OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 26, 2003 00:00
27 Temmuz 2003 yani yarın gece, saat 21:00 Cemil Topuzlu, Harbiye Açık Hava Tiyatrosu'nda ‘‘Devler'in Gecesi’’ var. Türk caz tarihi, ömrünün randevusuna yetiÅŸmeye çalışacak. TRT Caz Orkestrası, Most Productions'ın organizasyonu saÄŸolsun; Açıkhava Konserleri kapsamında büyük buluÅŸmaya hazırlandı.Picasso'nun dediÄŸi gibi, uzun bir zaman dilimi yani: Her birinin yaşı -ki hakikaten orkestra, her yaÅŸtan ve her türden kabiliyeti barındırıyor- artı provalar, artı ve saire... Korkarız size çok kısa görünecek! Gönül, her birini teker teker uzun uzun anlatmak istiyor ama yerimiz dar olduÄŸu için dilerseniz, tüm orkestrayı, solistler nezdinde şöyle özetleyelim: ‘‘Yapılabilecek ne varsa yaptılar!’’ Cazın göbeÄŸinden bir tabirle; ‘‘BIG BAND’’ dinleyicilerini bekliyor. Çok bekletmeyin. Gözünüzü sevelim: Bir tarihe saygısızlık etmeyin... AYTEN ALPMANÄ°stanbul, YeÅŸilköy doÄŸumlu. Müzikle Ä°stanbul NiÅŸantaşı Kız Lisesi'nde okurken Ä°lham Gencer sayesinde tanıştı. BaÅŸlarda Ä°ngilizce söyledi. Erenköy Lisesi'nden mezun olduktan sonra Ä°lham Gencer'in solistlik teklifini kabul etti ve Ä°stanbul Radyosu'nda programa baÅŸladı. Ä°lk sahneye çıktığı Taksim Belediye Gazinosu'nda Arif Mardin ile tanıştı. 1953'te Ä°lham Gencer ile evlendi. Çatı Gece Kulübü'nü kuran eÅŸi vesilesiyle orada sahneye çıkmaya baÅŸladı. 1959'da ilk plağını yayınladıktan sonra eÅŸinden ayrıldı. Daha sonra Ä°smet Sıral Orkestrası ile çalışmaya baÅŸladı ve 1963'te onlarla birlikte Ä°sveç'e göçtü. Türkçe sözlü aranjman modasına pek uyamadı çünkü şükür ki uyumsuzdu, cazda ısrar etti: Fakat, Fecri EbcioÄŸlu çok ısrar edince dayanamadı, ilk çalışması ‘‘İnan Bana / Ayrıldık Yalnızım’’ı yaptı. 1972 yılında, sözlerini Fikret Åženes'in yazdığı ‘‘Bir BaÅŸkadır Benim Memleketim’’ ile, iÅŸte, yapacağını yaptı. Keyfi geldiÄŸinde caz konserleri vermektedir.MAESTRO: NEÅžET RUACAN1948 Ä°stanbul doÄŸumlu. MüziÄŸe, 10 yaşında klasik gitar ile baÅŸladı. Rıza BaÅŸkoÄŸlu'ndan ve Dr. Metin Bulut'tan caz gitarı dersleri aldı. 63'te VahÅŸi Kediler Grubu ile pop müzik yapmaya giriÅŸti. Ä°ktisat Fakültesi'ni terk etti ve müzikle prefesyonel ve ordinaryus anlamında ilgilenmeye karar verdi. Türkiye'de bulunduÄŸu sıralarda Erol Büyükburç ve sair orkestralarla çalıştı. (Arada) Ä°ngiltere'de Leeds College of Music, ABD'de Berklee College of Music, Brooklyn School of Music, Julliard School of Music'den kurs aldı; Ernest Wieke, Alex Ulanowski, Jerry Bergonzi'den özel ‘‘ders!’’ aldı. TRT Hafif Müzik ve Caz, Fransa'da Amiens ve Le Mans, Flandiya'da Pozi caz karmasında yer aldı. '96'daki 3. Caz Festivali'nde Önder Focan duo'sunda performans sergiledi. Åžimdilerde álemin orkestrasını yönetiyor.NÃœKHET RUACANÄ°stanbul doÄŸumlu, Tatbiki Güzel Sanatlar Fakültesi'nde okudu. Müzikte karar kıldı ve Ä°sviçre'de, Emin FındıkoÄŸlu'nun orkestrasında ÅŸarkıcılığa baÅŸladı. Ä°ki yıl boyunca Norveç'te, Fatih Erkoç, NeÅŸet Ruacan, Emin FındıkoÄŸlu, Cankut Özgül ile çalıştıktan sonra memlekete döndü. 1979'da Amerika'ya okumaya gitti. New York'ta Brooklyn Konservatuvarı'nda okudu. Dört sene sonra tekrar Türkiye'ye döndü. Arada Houston Fest. gibi, Çin'deki Kültür DeÄŸiÅŸimi Programı'nda bulunmak benzeri ‘‘mütevazı’’ faaliyetlerde bulundu. Türkiye'de ne kadar festival varsa katıldı. Ä°stanbul'da çalışmadığı otel kalmadı. 1975'te Türkçe ve Ä°ngilizce pop parçalarından oluÅŸan bir albüm -pardon, albüm olarak bulamazsınız, çünkü plakta kaldı- yaptı. Albümü yoktur, ararsanız, biyografisi de yoktur. Bir tek Bülent Ortaçgil'e ithafen ‘‘tribute’’ albümde söyledi. Åžu aralar Bilgi Ãœniversitesi'nde hocalık yapıyor ve halinden memnun, öğrencilerini seviyor. Öğrencileri de onu, söylemeye gerek var mıdır?ERKUT TAÇKINDenizci Yüzbaşısı oÄŸlu olarak doÄŸdu. Babası istemediÄŸi halde meslekte -müzisyendir kendileri- direndi. Annesi sonradan Deniz Harp Akademisi'ne -ki, o sırada ismi Deniz Lisesi idi- gizlice kaydını yaptırdı. Derslerde deÄŸilse de sosyal faaliyetlerde iyi koÅŸmaktaydı: Boru, trompet. Udi bir annenin evladıydı. 1955 yılında Deniz Harp Okulu Akademisi öğrencileri tarafından kurulan ve Durul Gence ve Erkan Gürsal gibi isimleri de içeren orkestraya, ısrar üzerine katıldı. ‘‘Sonunda eline trompet tutuÅŸturuldu.’’ Fizik düzgündü, ses iyiydi, hanımlar itibar ediyordu. Ä°lk sahne deneyimi 1956'da oldu. Yaptıkları yasaktı. ‘‘Ya tertip, ya müzik!’’ talimatına karşın, inatla müzik yapıyorlardı; illegal olarak... Ona şöyle sormuÅŸlar(dı): ‘‘Cazcı mısın, popçu musun, rock'çı mısın, yoksa blues'cu mu, belli deÄŸil. Herkes her ÅŸeyi söylüyor; dolayısıyla söyledikleri bir ÅŸeye benzemiyor. Bu sermayesizlik gibi geliyor?’’ Taçkın'ın yanıtı: ‘‘Aslında babam gibi denizaltıcı olmak istiyordum ama para ve şöhret tatlı geldi. Gerçi bugünki gibi TV kanalları yoktu ama yine de şöhret olmuÅŸtuk.’’ Sonra Ankara (Durul Gence ile..), sonra SSS Grubu, sonra Almanya... Henüz 19 yaşında ve işçi olarak... Çalıştığı fabrikadan bir çaÄŸrı geldi: ‘‘Çalgıcılar arasında’’ Tanju, Erol, Tuncay gibi müzisyenler vardı... (Artık kim olduklarını tahmin edersiniz...) Durum, beÅŸ yıl kadar sürdü. Plaklar doldu... Kara-kuru-atletiktirler: Ä°simleri ‘‘Esmer Noktalar’’ idi: Durul Gence'nin tavsiyesi üzerine Türkiye'ye döndüler. Taçkın'a göre; ‘‘Her ÅŸeyi, hatta Twist'i bile söylediler.’’ Altı yıl boyunca her gün çalıştı. İçinde tek uhde vardı; (okuyamamıştı) alaylı olmaktı. Ancak evi bir dergáhtı; okumuÅŸ kim varsa, evinde konaklamaktaydı. Çok ödül kazandı ama ne önemi var ki? Åžimdilerde, kendileri bir sebildir; Açık Hava'da ve Nardis'te yaÄŸmaktadır...kerem görsev1961 Ä°stanbul doÄŸumlu. 67'de Ä°stanbul Ä°stanbul Belediye Konservatuvarı'nda Rana Erksan'dan piyano, 1972-1979 seneleri arasında Ä°stanbul Devlet Konservatuarı'nda Gönül GökdoÄŸan ve Özer Sezgin'den keman ve viyola dersleri aldı. 1985'te, Elvan Aracı ile ilk caz çalışmalarına baÅŸladı. Ä°stanbul'un pek çok kulübünde Ed Howard, Dave Jones, Rabin Kenyata, Deborah Davis, Doris Troy, Vinnie Night, Eric Rives, La Verne Butler, Allen Harris gibi isimlerle çalıştı. Ralph Moore, Pat Metheney, Kenny Garret, Tomy Campbell, Joshua Redman, Wynton Marsalis ile çaldı. Muhtelif festivallerde, takdire ÅŸayan performanslar sergiledi. Albümler yaptı... Fatih erkoç1953'te, Ä°stanbul'un Fatih semtinde doÄŸan Fatih Erkoç'un ilk enstrümanı keman, babası udi Hasan Erkoç tarafından kendisine üç yaşındayken hediye edildi. Evdeki taÅŸ plaklardan Türk musikisi dinleyerek kemanını geliÅŸtiren Erkoç, ilk öğreniminden sonra Ä°stanbul Belediye Konservatuvarı’na girdi. Burada yedi yıl boyunca trombon, piyano ve kontrbas eÄŸitimi aldı. Mezun olduktan sonra o dönem ortalığı birbirine katan GeliÅŸim Orkestrası ile çalışmaya baÅŸladı. 1971'de onlarla ilk albümünü kaydetti. Ä°stanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nda trombon çalan Erkoç, askerlik dönemini, Ankara'da, Erol Pekcan Orkestrası ile caz ağırlıklı müzik çalarak geçirdi. Müteakip 11 yıl boyunca Norveç'te yaÅŸadı. O arada trombon, flüt, gitar, bas gitar, keman, saksofon, trompet, ud gibi enstrümanlarla Ä°skandinavya'yı dolaÅŸtı. 1986'da memlekete dönen Erkoç, aynı yıl, 1. Altın Güvercin Åžarkı Yarışması'nda, söz, müzik, düzenleme ve yorumu kendisine ait ‘‘Yol Verin A Dostlar’’ parçasıyla zafere ulaÅŸtı. 1987'de aynı adı taşıyan birinci solo albümünü çıkarttı. 1989'da yine aynı yarışmada, söz, müzik, düzenleme ve yorumu yine kendisine ait ‘‘Sen ve Ben’’ ile tekrar birincilik kazandı. TRT Hafif Müzik ve Caz Orkestrası'nda trombon üstadı ve solist olarak altı yıl çalışan Erkoç, çalıştığı süreçte Avrupa'nın muhtelif ÅŸehirlerinde ve ABD'de, muhtelif caz festivallerinde çaldı... Bu arada yine muhtelif seferler Eurovision ‘‘elemelerinde’’ ve bir kez de Endonezya'da Türkiye'yi temsil etti. Tüm bu süreçte, Türkiye'de pop albümleri çıkarmayı sürdürdü. Ve ÅŸimdi huzurlarınızda...emin fındıkoÄŸlu1940'ta Ä°stanbul'da doÄŸdu. Lisede flüt ve üflemeli çalgılarla müziÄŸe baÅŸladı. 1959-1960'ta Arif Mardin'den armoni ve aranjman dersleri aldı. 1962-1966 arası Berklee School of Music'de burslu olarak eÄŸitim gördü. '67'de Ä°stanbul'da Ä°sveçli saksofoncu Lennart Jansson'un grubunda piyano çalmaya baÅŸladı. 70'te The Rhythm Section isimli caz kulübünü açtı. Ardından Hair müzikalinin müzikal direktörlüğünü yaptı. 1976 itibarıyla Onno Tunç ile topluluklar kurmaya baÅŸladı. 1979'dan sonra Brecht Kabare'nin müzikal düzenlemeleriyle iÅŸtigal etti. 1984'ten sonra Tuna Ötenel ile grup kurdu (kurmaya baÅŸladı). 1985'te Bilsak Caz Festivali'ni oluÅŸturdu. Grup dağılınca, Emin FındıkoÄŸlu Bodrum'a göçtü ve orada ikamet etmeye koyuldu. (Ha, bir de en son ‘‘Sinir Standard and Other Songs’’ adlı albümü kaydetmiÅŸtir. KaydoluÅŸu üzerinden uzun vakit geçmiÅŸtir ama ilktir...)<ı>Not: ArÅŸiv kayıtlarında emeÄŸi geçen herkese şükranlar sunarız. Â
button
ı>