Turan GÜLTEKİN/İZMİR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ocak 30, 2007 11:37
Avukat Özay, yolculuk yaptığı İtalyan Hava Yolları'nın kendisini zarara uğrattığını belirterek çok ilginç bir dava açtı.
Kurban Bayramı ve yılbaşı tatilini iki ağabeyi ve kardeşiyle birlikte Marsilya’da geçirmek isteyen İzmirli Avukat Senih Özay, yolculuk yaptığı İtalyan Hava Yolları Alitalia pilotlarının kötü hava şartları yüzünden Milano’dan Marsilya’ya gitmemeleri üzerine, ‘zarara uğradığını’ belirterek hukuk mücadelesi başlattı. Milano’dan Marsilya’ya karayolu ile gitmek zorunda kalınca, yaklaşık bin 800 Euro masraf yaptığını belirten Özay, bunu alabilmek için Alitalia’nın iflasını istedi.
Önceki yıllarda, Almanya’dan İzmir’e gelecek bir bilirkişiyi taşıyan Lufthansa Hava Yolları'na ait Münih- İzmir uçağının, kalkış sırasının sona alınması nedeniyle meydana gelen gecikme için 1 Alman markı tutarında tazminat istemiyle dava açıp kaybeden İzmirli Avukat Senih Özay, bu kez de İtalyan Hava Yolları Alitalia’ya karşı hukuk mücadelesi başlattı. İzmir 21'inci İcra Dairesi’ne başvuran Avukat Senih Özay tazminat almak için farlı bir yol deneyerek Alitalia'nın iflasını istedi.
Avukat Özay, iddiasına göre,27 Aralık 2006 sabahı ağabeyleri Mehmet Haşim Özay ve Levent Özay ile birlikte Milano üzerinden Marsilya’ya gitmek için AZ 0707 sefer sayılı Alitalia uçağı ile yola çıktı. Milano’da aktarma yapmayı bekleyen Özay ve ağabeyleri, bir süre sonra Alitalia pilotlarının sis ve kötü hava şartlarını bahane ederek uçmak istemediklerini öğrendi. Milano Havaalanı’nda şirketin kötü durumda, iflasın eşiğinde olması, personelin haklarını alamamaları nedeniyle pilotların uçmayarak işi yavaşlattıkları söylentileriyle beklemeye başlayan Özay, “Bizim uçağın dışında saat 10.00’daki ve 21.30’daki uçakların da kalkmayacağını söyleyerek bizden bagajlarımızı almamızı istediler. Bunun üzerine bagajlarımızı aramaya başladık. Ancak ben içerisinde Marsilya’da bulunan kardeşimin doğacak bebeği için eşimin eliyle hazırladığı giysilerin bulunduğu bagajımı bulamadım. Bagajın peşinde koşarken akşam oldu. Bu sırada ertesi gün yapılması gereken uçuşta da yer olmadığını öğrendik” diye konuştu.
SIKINTILI SAATLER
İtalyanca bilmedikleri için Milano Havaalanı’nda çok sıkıntılı saatler geçirdiklerini belirten Özay şunları anlattı:
“Ağabeylerim ve bende şeker, kalp gibi hastalıklar var. Havaalanında kimseyle diyaloğa giremediğimiz için çok kötü saatler yaşadık. Bu arada Milano’da kamu hizmeti diye bir şey olmadığını da gözlerimizle gördük. Kimseden yardım isteyemedik. Kimse de yardım etmedi. Milano, EXPO 2015 için İzmir ile yarışıyor, ancak İzmir ile arasında hiçbir konuda kıyas olmaz. Alitalia’nın yapılmayan seferleri yüzünden havaalanında dört gün bile bekleyenler olduğunu öğrenince Marsilya’daki kardeşimizi aradık.”
Marsilya’da bulunan kardeşleri Mahmut Özay’a, Milano Havaalanı’nda mahsur kaldıkları haberini verdiğini kaydeden Senih Özay, “Çaresiz kardeşim otomobiline atlayarak yaklaşık 600 kilometrelik yoldan bizim yanımıza gelmek zorunda kaldı. Kardeşim geldikten sonra karayolu ile Marsilya’ya gittik. Ancak hem vakit kaybettik, hem de tatilimiz kötü başladı. Türkiye’ye geri döndüğümde de gecikmeden doğan kaybımın, harcadığım paraların telafi edilmesini istedim” dedi.
“PARAYI ÖDEMEZSE İFLAS ETMİŞ SAYILACAK”
İflas istemiyle icra takibi için İzmir 21. İcra Dairesi’ne başvurduğunu sözlerine ekleyen Avukat Senih Özay, “İcra dairesine verdiğim dilekçeyi İtalyanca’ya tercüme ettirdim ve gönderdim. Şimdi sonucu bekliyorum. Çünkü bu tür bir iflas isteme uluslararası hukuk kuralları içerisinde pek rastlanılan bir olay değil” diye konuştu. Senih Özay, basından Havayolu şirketinin iflasın eşiğinde olduğunu öğrendiği için, başka herhangi bir hukuki girişimde bulunmadan doğrudan bu yola başvurduğunu söyledi. Bu yöntemin icra takibine göre hem kendisine alacaklılar arasında öncelik sağlayacağını, hem de istediği paranın ödenmemesi durumunda firmanın iflas etmiş sayılacağını, bu bakımdan da zorlayıcı olduğunu öne sürdü.