Tunceli Üniversitesi’nde ‘Dersim’ açılımı
Güncelleme Tarihi:
Ferit DEMİR/TUNCELİ, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 18, 2010 14:05
TUNCELİ Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Durmuş Boztuğ, Ekim ayında düzenleyecekleri 1’inci Uluslararası Dersim Sempozyumu ile ilgili üniversitenin yaptığı resmi yazışmalarda ‘Tunceli ve Dersim’ adını birlikte kullandıklarını söyledi.
Rektör Boztuğ, Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere bir çok kuruma gönderdikleri ‘Dersim’ yazılı yazışmayla ilgili bugüne kadar olumsuz bir tepki almadıklarını belirtti.
Tunceli Üniversitesi, 4-6 Ekim 2010 tarihleri arasında 1’inci Uluslararası Dersim Sempozyumu düzenleyecek. Rektör Prof.Dr. Durmuş Boztuğ, sempozyumda, 1937 ve 1938 yılları arasında Dersim’de yaşanan olayların ağırlıklı olarak ele alınacağını söyledi. Sempozyumun yapılacağı tarihi kadar üniversitenin yapacağı resmi yazışmalarda Tunceli’nin yanı sıra parantez içinde ‘Dersim’ adını kullanacaklarını belirten Rektör Boztuğ, şöyle dedi:
“Şu ana kadar Cumhurbaşkanlığı makamı dahil olmak üzere bakanlıklara ve YÖK dahil bütün resmi kurumlara sempozyumla ilgili yaptığımız yazışmalarda Tunceli (Dersim) olarak kullanacağız. Şu ana kadar bu şekilde yaptığımız yazışmalarda hiçbir olumsuz tepki almadık. Ancak bu yazışmalar sadece 4-6 Ekim tarihlerine kadar yani sempozyumun bitiş tarihine kadar olacak. Ondan sonra sempozyumda ortaya çıkacak sonuç bildirisi ve ortaya çıkacak duruma göre durumu tekrar değerlendireceğiz. Ama şu anki düşüncemiz sempozyumun yapılacağı tarihe kadarki resmi yazışmalarda bu şekilde yazışmaya devam edeceğiz.”
CUMHURBAŞKANI’NA MEKTUP
Rektör Prof.Dr. Durmuş Boztuğ, sempozyuma Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü davet edeceklerini ve bu konuda kendisine bir mektup yazdıklarını söyledi. Rektör Boztuğ, şunları söyledi:
“Tunceli’de ilk kez böyle bir etkinlik yapılmasının yanı sıra ülkemizin doğusunda uzun yıllar kapalı alan olarak kalan Tunceli kenti ilk kez bir akademik bir çalışmanın konusu olacaktır. Sempozyumun hem mekanı hem de konusu Tunceli’de ekonomi, tarih toplum ana başlıkları altında din, dil, tarih, kültür, ekonomik olanaklar, inanç, yerel yönetim, toplumsal yönetim ve kenteki gündelik hayat akademik ortamda bilimsel bir metodoloji ile tartışılacaktır.
Bu bağlamda yakın tarihte Dersim’de cereyan eden ve ‘1938 vakası’ olarak belleklerde yeralan ve travmatik etkileri devam olayları çatışma ve gerilim kültüründen uzak bilimsel bir hoşgörü ve sevgi ile saygı ortamında tartışılmasını öngörmekteyiz. Bunun herkes eşittir ve herkes farklıdır ilkesi ile ortak yaşam kültürümüze katkıda bulunacağını düşünmekteyiz. Tunceli (Dersim) bölgenin önemli kentlerinden biri olması nedeni ile buradan hareketle çeyrek asırdan beri bölgede süregelen Kürt sorunu, Alevi sorun, anadil sorunu ve benzeri olarak tanımlanan temel toplumsal problemlerin çözümü için şiddete dayalı olmayan çözüm önerilerinin de sempozyumu da tartışılması hedeflenmektedir.”
Rektör Boztuğ, sempozyumun ana tartışma konularından birinin 1938 yılında bölgede yaşanan olayların olabileceğini de belirtti. Rektör Boztuğ, “Sempozyumda ortaya çıkacak sonuca göre Dersim ismi de tekrar gündeme gelecek ve bu konu üzerinde tekrar düşünülebilinecektir” dedi.
Rektör Boztuğ, gazetecilerin yapılacak çalışmanın, hükümetin uygulamaya çalıştığı demokratik açılım projesinin bir devamımı yönündeki sorusuna şu karşılığı verdi:
“Bu çalışmaya hükümetin yaptığı demokratik açılım projesi ile doğrudan bağlantılı diyemeyiz. Hükümetimizin almış olduğu demokratik açılım kararını Türkiye’de ilk biz desteklemiştik. İlk kez üniversitemizde, Alevilik Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni biz açtık. Yine ilk kez Türkiye’de bu yörede konuşulan yerel diller olan Zazaca ve Kürtçe’yi üniversitemizde seçmeli ders olarak okuttuk. Yine ilk kez biz Anadolu Sevgi Felsefesi’ni ders olarak okutuyoruz. Bu nedenle üniversitemizde yapılan bütün bu çalışmaların nedeni demokrasiye katkıda bulunma ve insan haklarının yerleşmesidir. Yani bir anlamda demokratik açılama bir katkı sunuyoruz üniversite olarak.”
Tunceli Üniversitesi, 4-6 Ekim 2010 tarihleri arasında 1’inci Uluslararası Dersim Sempozyumu düzenleyecek. Rektör Prof.Dr. Durmuş Boztuğ, sempozyumda, 1937 ve 1938 yılları arasında Dersim’de yaşanan olayların ağırlıklı olarak ele alınacağını söyledi. Sempozyumun yapılacağı tarihi kadar üniversitenin yapacağı resmi yazışmalarda Tunceli’nin yanı sıra parantez içinde ‘Dersim’ adını kullanacaklarını belirten Rektör Boztuğ, şöyle dedi:
“Şu ana kadar Cumhurbaşkanlığı makamı dahil olmak üzere bakanlıklara ve YÖK dahil bütün resmi kurumlara sempozyumla ilgili yaptığımız yazışmalarda Tunceli (Dersim) olarak kullanacağız. Şu ana kadar bu şekilde yaptığımız yazışmalarda hiçbir olumsuz tepki almadık. Ancak bu yazışmalar sadece 4-6 Ekim tarihlerine kadar yani sempozyumun bitiş tarihine kadar olacak. Ondan sonra sempozyumda ortaya çıkacak sonuç bildirisi ve ortaya çıkacak duruma göre durumu tekrar değerlendireceğiz. Ama şu anki düşüncemiz sempozyumun yapılacağı tarihe kadarki resmi yazışmalarda bu şekilde yazışmaya devam edeceğiz.”
CUMHURBAŞKANI’NA MEKTUP
Rektör Prof.Dr. Durmuş Boztuğ, sempozyuma Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü davet edeceklerini ve bu konuda kendisine bir mektup yazdıklarını söyledi. Rektör Boztuğ, şunları söyledi:
“Tunceli’de ilk kez böyle bir etkinlik yapılmasının yanı sıra ülkemizin doğusunda uzun yıllar kapalı alan olarak kalan Tunceli kenti ilk kez bir akademik bir çalışmanın konusu olacaktır. Sempozyumun hem mekanı hem de konusu Tunceli’de ekonomi, tarih toplum ana başlıkları altında din, dil, tarih, kültür, ekonomik olanaklar, inanç, yerel yönetim, toplumsal yönetim ve kenteki gündelik hayat akademik ortamda bilimsel bir metodoloji ile tartışılacaktır.
Bu bağlamda yakın tarihte Dersim’de cereyan eden ve ‘1938 vakası’ olarak belleklerde yeralan ve travmatik etkileri devam olayları çatışma ve gerilim kültüründen uzak bilimsel bir hoşgörü ve sevgi ile saygı ortamında tartışılmasını öngörmekteyiz. Bunun herkes eşittir ve herkes farklıdır ilkesi ile ortak yaşam kültürümüze katkıda bulunacağını düşünmekteyiz. Tunceli (Dersim) bölgenin önemli kentlerinden biri olması nedeni ile buradan hareketle çeyrek asırdan beri bölgede süregelen Kürt sorunu, Alevi sorun, anadil sorunu ve benzeri olarak tanımlanan temel toplumsal problemlerin çözümü için şiddete dayalı olmayan çözüm önerilerinin de sempozyumu da tartışılması hedeflenmektedir.”
Rektör Boztuğ, sempozyumun ana tartışma konularından birinin 1938 yılında bölgede yaşanan olayların olabileceğini de belirtti. Rektör Boztuğ, “Sempozyumda ortaya çıkacak sonuca göre Dersim ismi de tekrar gündeme gelecek ve bu konu üzerinde tekrar düşünülebilinecektir” dedi.
Rektör Boztuğ, gazetecilerin yapılacak çalışmanın, hükümetin uygulamaya çalıştığı demokratik açılım projesinin bir devamımı yönündeki sorusuna şu karşılığı verdi:
“Bu çalışmaya hükümetin yaptığı demokratik açılım projesi ile doğrudan bağlantılı diyemeyiz. Hükümetimizin almış olduğu demokratik açılım kararını Türkiye’de ilk biz desteklemiştik. İlk kez üniversitemizde, Alevilik Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni biz açtık. Yine ilk kez Türkiye’de bu yörede konuşulan yerel diller olan Zazaca ve Kürtçe’yi üniversitemizde seçmeli ders olarak okuttuk. Yine ilk kez biz Anadolu Sevgi Felsefesi’ni ders olarak okutuyoruz. Bu nedenle üniversitemizde yapılan bütün bu çalışmaların nedeni demokrasiye katkıda bulunma ve insan haklarının yerleşmesidir. Yani bir anlamda demokratik açılama bir katkı sunuyoruz üniversite olarak.”