Güncelleme Tarihi:
Diyarbakır Eğil’e bağlı Ilgın köyünde, koruculuk görevi yapan Mehmet Hanifi Yılmaz’ın evinde 31 Ocak 2012 sabahı 5 sularında yangın çıktı. Yılmaz Ailesi’nin çocuklarından, o tarihte 16 yaşında olan Mehmet Yaşar, çığlıklar üzerine uykusundan uyandı. Babası Mehmet Hanifi ile 18 yaşındaki ablası Gülistan’ın yerdeki ateşi söndürme çalıştığını gördü. Hızla büyüyen ateş bütün odayı sardı. Dumandan göz gözü görmüyordu.
Yatağından kalkan Mehmet Yaşar odadan çıkıp bitişik evdeki amcasını uyandırdı. Amcası evin penceresini sökmeye çabaladıysa da başaramadı. O sabah evden, aynı odada uyuyan 48 yaşındaki Mehmet Hanifi ve 40 yaşındaki eşi Sabiha ile çocukları Gülistan, 12 yaşındaki Hacı, 11 yaşındaki Abdurrahman, dokuz yaşındaki Eyyüp ve yedi yaşındaki Adem’in cesetleri çıkarıldı.
POLİS LABORATUARI KALINTI BULAMADI
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi (DBB) İtfaiyesi’nin raporunda yangının sabah 06.20’de bildirildiği ve köye 08.30’da varıldığı belirtildi. Köyün kendi imkanlarıyla söndürdüğü yangına ekiplerin bir müdahalede bulunmadığı anlatıldı. Raporda, “Yangının sobadan çıkan kıvılcımlardan meydana geldiği kanaate varılmıştır” denildi. Kriminal Polis Laboratuarı, evdeki bulgular üzerinde yangın başlatıcı veya hızlandırıcı madde kalıntısı bulamadı. Eğil Cumhuriyet Başsavcılığı da 7 Şubat 2013’te kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.
Ailesinden geriye kalan tek kişi olan Mehmet Yaşar Yılmaz, dosyanın tekrar açılması için Avukat Muzaffer Ava’ya başvurdu. Ava da Yılmaz’ın korucu olduğunu ve görevi göreği verilen silah ve patlayıcıların yangına sebebiyet vermiş olabileceğini savunarak, harekete geçti. Dosyayı açan Ava, DBB’ye itfaiyenin neden iki saat geç gittiğini sordu. DBB de gecikmenin kar yağışından kaynaklandığını bildirdi. Ava da “Yangının sobadan çıkan kıvılcımlardan meydana geldiği kanaatine nasıl varılmıştır?” diye sordu. DBB’den yanıt verilmedi.
Dosyanın tekrar açılması için savcılığa başvuracaklarını, DBB ve İçişleri Bakanlığı aleyhine tazminat davası açacaklarını belirten Ava, “Belediye hem geç gitmiş, hem müdahale etmemiş, hem de ‘Kıvılcımdan çıktı’ diyor. Nereden biliyorsunuz? Kaymakamlık da Köy Kanunu’na göre bu yolları açması gerekirken, merkeze yakın olan bu köy için görevini yerine getirmemiş” diyor.