Güncelleme Tarihi:
TÜDER, faiz riskine ve döviz fiyatındaki ani hareketliliğe dikkat çekerek, “Türkiye’de sermaye piyasasının son derece sığ olduğu ve gelişmiş ekonomilerin, üzerinde rahatlıkla oyun oynayabildiği bir ekonomi olduğu unutulmamalıdır” açıklamasını yaptı.
TÜDER’den yapılan açıklamada, konut kredisi alacak tüketicilerin değişken faizli krediler yerine sabit faizli kredileri tercih etmeleri önerisinde bulunuldu.
Alınacak konutun gerçek değerinin doğru tespit edilmesi gerektiğine vurgu yapılan açıklamada, ucuz ve uzun vadeli kredilerin etkisi altında kalınmadan satın alınacak evin, gerçek değerinde alınmasına dikkat çekildi. Açıklamada konut kredisi kullanacak tüketicilere yönelik öneriler şöyle sıralandı:
-Halen Türkiye’de faaliyet gösteren bankaların kaynak yapısı 3 ay vadeli, 10 yıl ve 20 yıl gibi vadelerle satılan krediler çok büyük faiz riskiyle karşı karşıyadır.
-Ev alınırken mutlaka öz kaynak katkısı sağlanmalıdır. Konutun belirli bir tutarı mutlaka tüketici tarafından ödenmelidir.
-Tüketiciler gelecekteki nakit akışlarını ipotek altına almamalıdır.
-Aynı dönemde aylık yüzde 0.99'a kadar inen Konut kredisi faizlerinin bir anda yüzde 2.69'a kadar yükseldiği unutulmamalıdır.
-Her türlü artış hesaba katılarak nereye kadar risk alınabileceği hesaplanarak, kredi yükünün altına girilmelidir.
-Türkiye’de mortgage olarak bilinen ancak Konut Finansmanı olarak yasalaşan hususun tüm kurumlarıyla işlerlik kazanması için gerekli tedbirlerin şimdiden alınması otoritelerin en büyük görevidir.
-Tüketiciler 5 yıldan daha uzun vadeli konut kredisi kullanmamaya özen göstermelidir. Daha önceki yıllarda BDDK ve TBB yetkililerinin Türkiye’de kullanılan konut kredisi vadesinin 3.75 yıl olduğunu söyledikleri unutulmamalıdır.