"Tsunaminin izlerini Türkler siliyor"
Güncelleme Tarihi:
A.A
Oluşturulma Tarihi: Aralık 02, 2009 10:27
Endonezya'da 2004'te meydana gelen, bölgele ülkelerini de etkileyen ve yaklaşık 300 bin insanın yaşamını yitirdiği deprem ve ardından yaşanan tsunamide en fazla zararı gören Banda Açe bölgesine Türk sivil toplum örgütlerinin yardımları, halkın yaralarının önemli ölçüde sarılmasına büyük katkı sağladı.
Halkın ayda yaklaşık 100-150 dolarla geçim mücadelesi verdiği Banda Açe'de, tsunamiyle denizden karaya sürüklenen gemi, acıların izlerini en iyi yansıtan unsurların başında geliyor.
Hint Okyanusu'nda 2004'te meydana gelen deprem ve ardından yaşanan tsunami felaketinde en fazla etkilenen Endonezya'nın Banda Açe bölgesinde felaketin izleri büyük ölçüde Türk hayırseverlerin desteğiyle silindi.
Felaketin hemen ardından halkın çadır ve yemek gibi temel ihtiyaçlarını gideren Türk sivil toplum kuruluşları, Türk halkının bağışlarıyla 1050 konut, 3 okul, büyük devlet hastanesinin zarar gören bölümlerinin inşası, camilerin onarımı gibi çok sayıda kalıcı işe imza attı.
Türk Kızılayı'nın oluşturduğu “Türk Kızılayı Lampuuk Köyü”ndeki konutlar, Endonezyalılı yetkililer tarafından örnek evler seçilerek, diğer ülkelerin benzer yardım taleplerinde standart olarak kabul edilip, bunun dışındaki projelere izin verilmedi.
Kurban Bayramı'nda da halka et dağıtımı yapılan Banda Açe'de, çoğunlukla yılda bir kez et yiyebildiklerini belirten ve tsunami felaketinde öksüz kalan çocukların bakımını da üstlenen aileler, Türklere karşı sevgi gösterisinde bulunuyorlar.
PROJELERİNİ İLK TÜRKLER TAMAMLADI
Türkiye'nin Endonezya Büyükelçisi Aydın Evirgen, tsunami felaketinden sonra bölge halkının yardımına koşan ilk ülkelerden birisinin Türkiye olduğunu söyledi.
Çeşitli Türk sivil toplum kuruluşlarının Banda Açe'ye gidip acil yardım işlerini süratle üstlendiğini anlatan Evirgen, şöyle konuştu:
“Türkiye, halkın acil ihtiyaçlarını sağlamanın ötesinde imar yardımları da yürütmeye başladı. Bölgede 1050 konut, 3 okul yapıldı. Büyük devlet hastanesinin önemli bölümü yeniden inşa edildi. İrili ufaklı bir sürü faaliyetler yürütüldü. Yıkılan camilerin bir bölümü tamir edildi. Türkiye'nin yaptığı yardımlar, parasal olarak taahhütte bulunan diğer ülkelerinkinden daha düşük gözükmesine rağmen ülkemiz en süratli ve etkili biçimde yardım faaliyetlerini yürüttü. Türkiye, tsunaminin izlerinin silinmesi için projelerini tamamlayan ilk ülke oldu. Yapılan konutlar halka hemen teslim etti. Okullar açıldı. Bütün bu faaliyetler, Endonezya'da takdirle karşılandı.”
PSİKOLOJİK DESTEK
Evirgen, Türkiye'nin Banda Açe halkına en önemli katkılarından birisinin de insanların rehabilitasyonu olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
“Ülkemizi, dost ve güvenilebilecek ülke olarak görüyorlar. Burada kültürel bakımdan da en rahat çalışan ülke Türkiye. Kızılay'ın toplum merkezinde başlattığı psikososyal faaliyetler Endonezyalılar tarafından sürdürülüyor. Haftanın her günü topluma hizmet veriliyor. Özellikle çocuklar ve kadınlar faydalanıyor. En dezavantajlı gruplar yer alıyor. Eğitim faaliyetleri yapılıyor. Bina ve fiziki şartları iyileştirebiliyorsunuz ama insanların psikolojini değiştirmek zor oluyor. Toplum merkezi, bu konuda önemli görevler üstlendi. Bizim personelimiz yeni döndü ama halkın psikolojisinin normale dönmesine önemli katkılar sağladı.”
TÜRKLERE DUYULAN SEVGİ
Büyükelçi Evirgen, tsunaminin üzerinden yıllar geçmesine rağmen, Türkiye'nin etkili çalışması ve yardımseverliğinin halen Endonezya yönetim kademelerinde takdirle anıldığını belirterek, şunları kaydetti:
“Yardımların Açe bölgesinde yapılması, Osmanlı İmparatorluğu ile olan tarihi bağları da tekrar hatırlattı. Türkiye'nin burada imajının daha da yükselmesine önemli katkıda bulundu. Banda Açe'den sonra Cakarta ve Padang'daki depremlere de yardım kuruluşlarımız koştular. Bütün bunlar Türklere karşı sevgi ve sempatinin oluşmasına ve mevcut sevginin artmasına ciddi katkılar sağladı.”
AÇE EYALETİ VALİ YARDIMCISI NAZAR
Açe Eyaleti Vali Yardımcısı Muhammed Nazar da Türkiye ve Almanya'daki Türklerin yaptığı yardımların halkın yaralarının sarılmasına büyük katkı sağladığına belirterek, şunları kaydetti:
“Türk kardeşlerimizin yaptığı yardımlardan sonra halkın kendine güveni geldi. Ayaklarının üstünde durma gücünü hissetti. Ekonomi, sanayi ve eğitim alanında çok ciddi ilerlemeler oldu. Bu yardımlardan dolayı çok teşekkür ediyoruz. Bundan sonra teknik eleman ve bilimsel alanlarda ihtiyaçlar var. Ekonomiye yeniden yapılandırmamız gerekiyor. Bunlar gerçekleştirildiğinde Açe'nin önü daha da açılacaktır.”
TSUNAMİYİ ANLATAN GEMİ
Endonezya'nın Banda Açe bölgesinde 1990'lı yıllarda ayrılıkçı grupların elektrik santrallerine saldırılarını önlemek için deniz ortasında elektrik üretiminin yapıldığı ve tsunamiyle birlikte 5 kilometre karaya taşınan gemi, felaketin izlerini yansıtan en önemli unsurlar arasında yer alıyor.
Denizden dev dalgalarla 5 kilometre uzaklıktaki bir mahalle arasında sürüklenen geminin, suların çekilmesiyle oluşturduğu görüntü, Banda Açe'ye gelenlerin ilgisi çekiyor.
Şu anda elektrik üretiminin yapılmadığı bildirilen dev gemi, bölgedeki gençlerin rehberliğinde turistlere gezdirilerek tsunami hikayeleri anlatılıyor.
Endonezyalı 19 yaşındaki Arianto Ramadhan, turistlere rehberlik yaptığını belirterek, geminin 63 metre uzunluğunda, 18 metre genişliğinde ve 20 metre yüksekliğinde olduğunu söyledi.
Ramadhan, günde 200 kişinin gemiyi gezdiğini, insanların şaşkınlıklarını gizleyemediklerini bildirdi.
Hint Okyanusu'nda 2004'te meydana gelen deprem ve ardından yaşanan tsunami felaketinde en fazla etkilenen Endonezya'nın Banda Açe bölgesinde felaketin izleri büyük ölçüde Türk hayırseverlerin desteğiyle silindi.
Felaketin hemen ardından halkın çadır ve yemek gibi temel ihtiyaçlarını gideren Türk sivil toplum kuruluşları, Türk halkının bağışlarıyla 1050 konut, 3 okul, büyük devlet hastanesinin zarar gören bölümlerinin inşası, camilerin onarımı gibi çok sayıda kalıcı işe imza attı.
Türk Kızılayı'nın oluşturduğu “Türk Kızılayı Lampuuk Köyü”ndeki konutlar, Endonezyalılı yetkililer tarafından örnek evler seçilerek, diğer ülkelerin benzer yardım taleplerinde standart olarak kabul edilip, bunun dışındaki projelere izin verilmedi.
Kurban Bayramı'nda da halka et dağıtımı yapılan Banda Açe'de, çoğunlukla yılda bir kez et yiyebildiklerini belirten ve tsunami felaketinde öksüz kalan çocukların bakımını da üstlenen aileler, Türklere karşı sevgi gösterisinde bulunuyorlar.
PROJELERİNİ İLK TÜRKLER TAMAMLADI
Türkiye'nin Endonezya Büyükelçisi Aydın Evirgen, tsunami felaketinden sonra bölge halkının yardımına koşan ilk ülkelerden birisinin Türkiye olduğunu söyledi.
Çeşitli Türk sivil toplum kuruluşlarının Banda Açe'ye gidip acil yardım işlerini süratle üstlendiğini anlatan Evirgen, şöyle konuştu:
“Türkiye, halkın acil ihtiyaçlarını sağlamanın ötesinde imar yardımları da yürütmeye başladı. Bölgede 1050 konut, 3 okul yapıldı. Büyük devlet hastanesinin önemli bölümü yeniden inşa edildi. İrili ufaklı bir sürü faaliyetler yürütüldü. Yıkılan camilerin bir bölümü tamir edildi. Türkiye'nin yaptığı yardımlar, parasal olarak taahhütte bulunan diğer ülkelerinkinden daha düşük gözükmesine rağmen ülkemiz en süratli ve etkili biçimde yardım faaliyetlerini yürüttü. Türkiye, tsunaminin izlerinin silinmesi için projelerini tamamlayan ilk ülke oldu. Yapılan konutlar halka hemen teslim etti. Okullar açıldı. Bütün bu faaliyetler, Endonezya'da takdirle karşılandı.”
PSİKOLOJİK DESTEK
Evirgen, Türkiye'nin Banda Açe halkına en önemli katkılarından birisinin de insanların rehabilitasyonu olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
“Ülkemizi, dost ve güvenilebilecek ülke olarak görüyorlar. Burada kültürel bakımdan da en rahat çalışan ülke Türkiye. Kızılay'ın toplum merkezinde başlattığı psikososyal faaliyetler Endonezyalılar tarafından sürdürülüyor. Haftanın her günü topluma hizmet veriliyor. Özellikle çocuklar ve kadınlar faydalanıyor. En dezavantajlı gruplar yer alıyor. Eğitim faaliyetleri yapılıyor. Bina ve fiziki şartları iyileştirebiliyorsunuz ama insanların psikolojini değiştirmek zor oluyor. Toplum merkezi, bu konuda önemli görevler üstlendi. Bizim personelimiz yeni döndü ama halkın psikolojisinin normale dönmesine önemli katkılar sağladı.”
TÜRKLERE DUYULAN SEVGİ
Büyükelçi Evirgen, tsunaminin üzerinden yıllar geçmesine rağmen, Türkiye'nin etkili çalışması ve yardımseverliğinin halen Endonezya yönetim kademelerinde takdirle anıldığını belirterek, şunları kaydetti:
“Yardımların Açe bölgesinde yapılması, Osmanlı İmparatorluğu ile olan tarihi bağları da tekrar hatırlattı. Türkiye'nin burada imajının daha da yükselmesine önemli katkıda bulundu. Banda Açe'den sonra Cakarta ve Padang'daki depremlere de yardım kuruluşlarımız koştular. Bütün bunlar Türklere karşı sevgi ve sempatinin oluşmasına ve mevcut sevginin artmasına ciddi katkılar sağladı.”
AÇE EYALETİ VALİ YARDIMCISI NAZAR
Açe Eyaleti Vali Yardımcısı Muhammed Nazar da Türkiye ve Almanya'daki Türklerin yaptığı yardımların halkın yaralarının sarılmasına büyük katkı sağladığına belirterek, şunları kaydetti:
“Türk kardeşlerimizin yaptığı yardımlardan sonra halkın kendine güveni geldi. Ayaklarının üstünde durma gücünü hissetti. Ekonomi, sanayi ve eğitim alanında çok ciddi ilerlemeler oldu. Bu yardımlardan dolayı çok teşekkür ediyoruz. Bundan sonra teknik eleman ve bilimsel alanlarda ihtiyaçlar var. Ekonomiye yeniden yapılandırmamız gerekiyor. Bunlar gerçekleştirildiğinde Açe'nin önü daha da açılacaktır.”
TSUNAMİYİ ANLATAN GEMİ
Endonezya'nın Banda Açe bölgesinde 1990'lı yıllarda ayrılıkçı grupların elektrik santrallerine saldırılarını önlemek için deniz ortasında elektrik üretiminin yapıldığı ve tsunamiyle birlikte 5 kilometre karaya taşınan gemi, felaketin izlerini yansıtan en önemli unsurlar arasında yer alıyor.
Denizden dev dalgalarla 5 kilometre uzaklıktaki bir mahalle arasında sürüklenen geminin, suların çekilmesiyle oluşturduğu görüntü, Banda Açe'ye gelenlerin ilgisi çekiyor.
Şu anda elektrik üretiminin yapılmadığı bildirilen dev gemi, bölgedeki gençlerin rehberliğinde turistlere gezdirilerek tsunami hikayeleri anlatılıyor.
Endonezyalı 19 yaşındaki Arianto Ramadhan, turistlere rehberlik yaptığını belirterek, geminin 63 metre uzunluğunda, 18 metre genişliğinde ve 20 metre yüksekliğinde olduğunu söyledi.
Ramadhan, günde 200 kişinin gemiyi gezdiğini, insanların şaşkınlıklarını gizleyemediklerini bildirdi.