TSK 'çok gizli' dedi Baransu tutuklandı
Güncelleme Tarihi:
Balyoz Davası'nda kumpas iddialarına ilişkin yürütülen soruşturmanın ilk şüphelisi olarak tutuklanan gazeteci Mehmet Baransu'nun Emniyet ifadesinde, savcılığın Genelkurmay Başkanlığı'na sorduğu soruya da yer verildi. Savcılığa Baransu tarafından teslim edilen belgeler arasında "gizli belge" olup olmadığı yönündeki soruya Genelkurmay, belgeler arasında Egemen Harekat Planı'nın da bulunduğu 118 adet 'çok gizli' belge bulunduğunu belirtti. Genelkurmay'ın ayrıca, 11 ve 17 no'lu CD'ler içerisinde yer alan Balyoz, Suga, Çarşaf vb. isimlerle hazırlanmış olanların ise TSK'ya ait belgeler olmadığı yanıtını verdiği öğrenildi.
GENELKURMAY BAŞKANLIĞI: BALYOZ, SUGA, ORAJ, ÇARŞAF VB. İSİMLERLE HAZIRLANMIŞ BELGELER TSK'YA AİT DEĞİL"
Genelkurmay Başkanlığı, 5 Aralık 2014 tarihinde savcılığın yazısına cevap verdi. Genelkurmay'ın cevabında, "Şüpheli Mehmet Baransu tarafından orijinallerinin yok edildiği, kopyalarının teslim edildiği 19 adet CD içeriğinde bulunan belgeler üzerinde Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı'nca yapılan inceleme sonucunda, 11 ve 17 numaralı CD'ler içerisinde yer alan Balyoz, Suga, Oraj, Çarşaf vb. isimlerle hazırlanmış olanların TSK'ya ait bilgiler olmadığı" belirtildi.
"EGEMEN HAREKAT PLANI..."
Genelkurmay'ın yazısında, "CD'lerde yer alan açık ismi EGEMEN Harekat Planı olan ERTUĞRUL Harekat Planı'nın yenisinin ihdas edilmesi nedeniyle 18 Aralık 2008 tarihinde imha edildiği, imha edilen harekat planının 'ÇOK GİZLİ' gizlilik derecesini haiz olduğu tespit edilmiş ve söz konusu Harekat planındaki bilgilerin devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken ve ifşası halinde devletin savaş hazırlıklarını veya savaş etkinliğini veya askeri hareketlerini tehlikeye sokabilecek nitelikte olduğu değerlendirilmiştir" denildi.
Genelkurmay ayrıca, yazının ekinde, CD'ler içerisinde 118 adet çok gizli belgenin de listesini gönderdi.
"ORİJİNALLERİ SAVCILIĞA TESLİM ETTİM"
Mehmet Baransu'nun, ifadesinde, ismini bilmediğini iddia ettiği kişiden aldığı belgelerin orijinallerini savcılığa teslim ettiğini anlatarak, "Ben ve gazetede belgeleri inceleyen hiçbir arkadaş orijinal belgeleri imha etmedik. Bu orijinal belgeleri devlete teslim ettim. Bu belgelerin orijinallerinin hepsi mahkemede. Biz gazetedeki bütün kopya CD'leri imha ettik" dediği öğrenildi.
“KASEDİ NEDEN TESLİM ETMEDİN?"
Baransu'ya, Yunanistan'a karşı Trakya bölgesinde düzenlenecek olan bir harekatta kullanılmak üzere hazırlanmış, açık ismi Egemen Harekat Planı olan Ertuğrul Hareket Planı'na ilişkin eski 1. Ordu Komutanı Ergin Saygun'un ses kaydının yer aldığı 1/6 numaralı kasedi niçin teslim etmediği sorusu da yöneltildi. Baransu'nun ise “Bana bavul içerisinde verilen tüm belgeleri kaset dahil teslim ettim. Kasetlere herhangi bir surette müdahalem söz konusu değil" diye yanıt verdiği, "Açık ismi Egemen Harekat Planı olan Ertuğrul Hareket Planı'nı kimlerle paylaştınız?" sorusuna da “Bu bilgileri ve belgeleri orijinal halde savcılığa verdim. Kimse ile paylaşmadım" yanıtını verdiği belirtildi.
"SAHTE DİJİTAL DELİLLERİ SİZ Mİ ÜRETTİNİZ?"
Baransu'ya son olarak ise Balyoz Davası'nda yeniden yargılama sırasında İTÜ öğretim üyeleri tarafından hazırlanan rapor hatırlatılarak, "Soruşturmaya konu devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etme, açıklama ve yayma suçlarının ortaya çıkmaması için bu sahte dijital delilleri siz mi ürettiniz?" sorusu yöneltildi.
Baransu, “İddia edildiği gibi sahte dijital verileri ben ürettiysem, orijinal hallerinin kopyalarını neden hem Cumhuriyet Savcılığı'na ve askeri savcılığa vereyim? Tüm belgelerde açıkça 2003'te yapılanın seminer değil, darbe planı olduğu net görülüyor. Biz bunu görüp gazetemizde vatandaşlık görevimizi yaptık. Bir gazeteci haberi yapar. Soruşturma yapma yetkisi yok. Bunu savcı yapar. Yargılamayı mahkeme yapar. İddiaların doğru olup olmadığını onlar araştırır. Bu benim görevim değil. Kaldı ki, daha önceki bilirkişi raporlarına baktığımızda da tam tersine kararlar verildiği görülecektir" yanıtını verdiği belirtildi.
Kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmeyen Baransu, "Devletin güvenliğini ilişkin belgeleri tahrip etme, amacı dışında kullanma, hile ile alma, çalma" ve "Devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etme" suçlarından tutuklanarak Metris Cezaevi'ne konuldu.