Güncelleme Tarihi:
Arınç, dün Anadolu Ajansı (AA) toplu iş sözleşmesi imza törenine katıldı. Törende TRT'den iki çalışanın attıkları tweetler nedeniyle yerlerinin değiştirilmesine ve haklarından disiplin soruşturması açılmasına da değinen Arınç, “TRT’den 2 kişi attığı tweetlerden dolayı bilmem ne olmuş.’ Yok, öyle bir şey. Evet, adam tweet atmış ama hakaret etmiş, ‘filan yerde onlarca kişi öldürüldü, hadi o tarafa gidin’ demiş. Benim 8 bin çalışanım var. 2 kişinin böyle bir halt yemesi karşısında, affedersiniz işinden mi atılıyor? İşinden atmak mümkün mü? Bütün sözleşmeliler kadroya geçti. Görevleri değiştiriliyor ve hakkında disiplin soruşturması başlatıldı. Buna günlerce bağıran çağıranlar niye sizin çalışanlarınızın böyle bir hakkı yok? Neden siz onları her gün kapı önüne koyuyorsunuz? Sizin genel yayın yönetmenleriniz niye bir sendikaya hayat vermek için çalışan işçileri her gün tehdit ediyor? Bunları karşı iki satır yazı yazamazlar ama her gün bize bağırırlar. Her gün bizi eleştirirler. Bunların hiçbirisi doğru değil. Çalışanların hakkı gün geçmeden ödenecek teri kurumdan verilecek” dedi.
''ŞAFAK SAYDIĞIMIZ GÜNLERDE...''
Arınç, akşam da Bursa'da Şehrengiz Dergisi'nin "Bursa'ya Değer Katanlar Ödülleri" törenine katıldı.
Derginin daha önceki bir sayısında kendiyle ilgili bir dosya hazırladıklarını, onu da çok başarılı bulduğunu belirten Arınç, şunları kaydetti:
"Çocukluğumdan bugüne gelinceye kadar doğrusu benim bile toparlamakta zorluk çekeceğim bilgileri bir araya getirmişler ve eşimle, ailemle ilgili bir dosya yapmışlardı. Hoşa gidebilecek bir dosya yapmışlardı. Daha sonra her sayısını takip ettim. Bir yayıncı olarak gözlemlemek gerekirse dergi mükemmel, iyi bir kağıda basılıyor. Fotoğraflar, çok güzel."
"Bana sanki siyasette bir ödül verecekler gibi. Özellikle aktif siyasi hayatımın sonuna yaklaştığımız günlerde, Allah ömür verirse, asker tabiriyle şafak saydığımız günlerde, böyle bir ödülle taltif edilmek benim için büyük bir başarı" diyen Arınç, şunları söyledi:
"Siyaset, uzun soluklu bir iş. Başarabilirseniz, sabrederseniz, azmederseniz, bu işte heyecanınızı kaybetmezseniz, özellikle halkla ilişkiler noktasında iyi bir performans gösterirseniz keyifle yapılan bir şey. Tabii siyasetin politikayla benzerliği var. Politika, kelime anlamı olarak ne anlama geliyor biliyoruz ama siyaset denince bunun kökü Arapça'dır. Seyis dediğimiz, yani atların bakıcılarından kinaye, 'iyi yöneten' demektir. Toplumu dünya ve ahiretiyle veya insanları huzurlu, mutlu, iyi, doğru ve güzel bir zamanda yetiştirmek demektir. Siyasetin bu anlamı, beni daha çok ilgilendirdi. Yani politika anlamı, dünyaca meşhur, bilinen bir anlamıdır. Siyaseti de siyaset olarak yapmak gerektiğini düşünüyorum. Çok kitaplar yazılmış, çok şeyler söylenmiş olabilir. Aslında fiilen yapılan bir şeydir, yaşanan bir şeydir siyaset. Öyle akademik öyküler içerisinde kitap yazmakla, rapor hazırlamakla doğrusu iyi bir siyasetçi olarak yetişmek mümkün değil. Sahaya inmek, halkın arasına girmek lazım. Şüphesiz donanımlı olmak lazım. Düşündüğünüzü, vizyonunuzu, ilerisi için ne planladığınızı, halkın nasıl bir yaşam içerisinde mutlu olabileceğini, nasıl yönetilirse çok daha iyi bir ortamda huzurlu ve güvenli olabileceğini düşünmek demektir."