Travesti cinayeti davasında sanığın kız arkadaşı ifade verdi
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 24, 2006 13:45
İstanbul'da çeşitli tarihlerde 4 kişiyi öldürdüğü öne sürülen Osman Bora Çuhacı'nın, travesti olduğu belirtilen Murat Taç'ın öldürülmesine ilişkin yargılandığı davada, Çuhacı'nın kız arkadaşı Şule Özbakan tanık olarak dinlendi.
İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Osman Bora Çuhacı katıldı. Duruşmada, Çuhacı ile bir başka cinayet olayına ilişkin yargılandığı davanın sanığı olarak tutuklu bulunan Şule Özbakan, bu dava kapsamında tanık olarak dinlendi.
Olaydan önce Çuhacı'nın Halkalı'daki evinde kaldığını, olay günü de evden gezmek için çıktıklarını belirten Özbakan, evde ve dışarıda bira içtiklerini söyledi. Fenerbahçe-Galatasaray maçı nedeniyle sanıkla iddiaya girdiklerini ve kaybeden tarafın kazanan tarafın her istediğini yapmasına karar verdiklerini anlatan Özbakan, dolaşırken Osmanbey'de bir bayanın otomobillerini durdurduğunu, başında spor şapka olması nedeniyle kendisini erkek sandığını, kadın olduğunu anlayınca da geri çekildiğini belirtti.
Çuhacı'nın kadına “Gel o benim kuzenim. Bir şey olmaz” dediğini, kendisinin tepki göstermesi üzerine kadını otomobile almadan ayrıldıklarını belirten Özbakan, iddiayı kaybetmesi üzerine Çuhacı'nın kendisinden o kadınla birlikte olmasına izin vermesini istediğini söyledi.
Bunun üzerine kadını gördükleri yere gittiklerini kaydeden Özbakan, şunları söyledi: “Kadınla pazarlığı ben yaptım. Üzerimde 80 YTL vardı, onu verdim. Kadının evine gittik. Osman Bora kadınla bir odaya girdi. O sırada ben de evdeki erkeklerle sohbet ettim. Hemşire olduğumu, gerekirse yardımcı olabileceğimi söyledim. Sonra Osman Bora sinirle odadan çıktı. Evden ayrıldıktan sonra Osman Bora bana kadının travesti olduğunu söyledi. 'Bu kadar para verdik çağır sohbet edelim bari' dedi. Ben de çağırmak için telefonla aradım. Bu sırada Osman Bora elimden telefonu alıp kendi konuştu. Özür diledi ve bulunduğumuz yere gelmesini istedi. Kadın otomobiliyle geldi. Onun otomobiline geçtik. Ben alkolün de etkisiyle dalmışım. Bir sesle uyandım. Camdaki kanı görünce kendimi dışarıya atım ve Osman Bora'nın arabasına bindim. Eve gittik, uyuya kalmışım. Uyandığımda her şey rüya gibiydi. Osman Bora ile konuşunca bana, travesti olduğu için cinsel ilişkiye girmek istemediğini, bu kişininde küfür ettiğini anlattı.”
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Mustafa Akın, Özbakan'a, “Bu ne biçim hayat. Senin anan baban yok mu? Evin yok mu? Neden başkalarının evinde kalıyorsun? Bir de hemşire olacaksın. Başkalarına yardım edecekmiş. Önce kendine yardım et” dedi.
Tanığın ifadesine karşı diyeceği sorulan Osman Bora Çuhacı da, “İfadelerin olayla uzaktan yakından alakası yok. Yalan söylüyor. Hastaneden getirdiği ilaçları içerdi. Diyaloğa bile girilmeyecek biriyle ilişkiye girmişim, hatam bu” diye konuştu.
Çuhacı, daha önce hakkındaki diğer davaların görüldüğü mahkemelere, basının duruşmalara alınmaması için dilekçe gönderdiğini belirterek, “yalan yanlış haberler yazıldığını, ailesinin ve kendisinin mağdur olduğunu” iddia etti.
Sanığın tutukluluğunun devamına, duruşmalara basın mensubu alınmaması yönündeki talebin, basın özgürlüğü ve duruşmaların belirli hallerde kapalı yapılabileceği gerekçesiyle reddine karar veren mahkeme heyeti, bu celse avukatı gelmediği için ifadesi alınamayan sanığın savunmasını yapması için duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 29 Ekim 2005 tarihinde Murat Taç ile buluşan ve tartışan Çuhacı'nın, Taç'ı başından vurarak öldürdüğü ifade ediliyor.
Osman Bora Çuhacı'nın, travesti olduğu ifade edilen Murat Taç'ı “kendisine hakaret ettiği için öldürdüğünü” söylediği kaydedilen iddianamede, sanığın ”kasten adam öldürmek” suçundan müebbet, “ruhsatsız silah taşımak” suçundan da 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
Olaydan önce Çuhacı'nın Halkalı'daki evinde kaldığını, olay günü de evden gezmek için çıktıklarını belirten Özbakan, evde ve dışarıda bira içtiklerini söyledi. Fenerbahçe-Galatasaray maçı nedeniyle sanıkla iddiaya girdiklerini ve kaybeden tarafın kazanan tarafın her istediğini yapmasına karar verdiklerini anlatan Özbakan, dolaşırken Osmanbey'de bir bayanın otomobillerini durdurduğunu, başında spor şapka olması nedeniyle kendisini erkek sandığını, kadın olduğunu anlayınca da geri çekildiğini belirtti.
Çuhacı'nın kadına “Gel o benim kuzenim. Bir şey olmaz” dediğini, kendisinin tepki göstermesi üzerine kadını otomobile almadan ayrıldıklarını belirten Özbakan, iddiayı kaybetmesi üzerine Çuhacı'nın kendisinden o kadınla birlikte olmasına izin vermesini istediğini söyledi.
Bunun üzerine kadını gördükleri yere gittiklerini kaydeden Özbakan, şunları söyledi: “Kadınla pazarlığı ben yaptım. Üzerimde 80 YTL vardı, onu verdim. Kadının evine gittik. Osman Bora kadınla bir odaya girdi. O sırada ben de evdeki erkeklerle sohbet ettim. Hemşire olduğumu, gerekirse yardımcı olabileceğimi söyledim. Sonra Osman Bora sinirle odadan çıktı. Evden ayrıldıktan sonra Osman Bora bana kadının travesti olduğunu söyledi. 'Bu kadar para verdik çağır sohbet edelim bari' dedi. Ben de çağırmak için telefonla aradım. Bu sırada Osman Bora elimden telefonu alıp kendi konuştu. Özür diledi ve bulunduğumuz yere gelmesini istedi. Kadın otomobiliyle geldi. Onun otomobiline geçtik. Ben alkolün de etkisiyle dalmışım. Bir sesle uyandım. Camdaki kanı görünce kendimi dışarıya atım ve Osman Bora'nın arabasına bindim. Eve gittik, uyuya kalmışım. Uyandığımda her şey rüya gibiydi. Osman Bora ile konuşunca bana, travesti olduğu için cinsel ilişkiye girmek istemediğini, bu kişininde küfür ettiğini anlattı.”
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Mustafa Akın, Özbakan'a, “Bu ne biçim hayat. Senin anan baban yok mu? Evin yok mu? Neden başkalarının evinde kalıyorsun? Bir de hemşire olacaksın. Başkalarına yardım edecekmiş. Önce kendine yardım et” dedi.
Tanığın ifadesine karşı diyeceği sorulan Osman Bora Çuhacı da, “İfadelerin olayla uzaktan yakından alakası yok. Yalan söylüyor. Hastaneden getirdiği ilaçları içerdi. Diyaloğa bile girilmeyecek biriyle ilişkiye girmişim, hatam bu” diye konuştu.
Çuhacı, daha önce hakkındaki diğer davaların görüldüğü mahkemelere, basının duruşmalara alınmaması için dilekçe gönderdiğini belirterek, “yalan yanlış haberler yazıldığını, ailesinin ve kendisinin mağdur olduğunu” iddia etti.
Sanığın tutukluluğunun devamına, duruşmalara basın mensubu alınmaması yönündeki talebin, basın özgürlüğü ve duruşmaların belirli hallerde kapalı yapılabileceği gerekçesiyle reddine karar veren mahkeme heyeti, bu celse avukatı gelmediği için ifadesi alınamayan sanığın savunmasını yapması için duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 29 Ekim 2005 tarihinde Murat Taç ile buluşan ve tartışan Çuhacı'nın, Taç'ı başından vurarak öldürdüğü ifade ediliyor.
Osman Bora Çuhacı'nın, travesti olduğu ifade edilen Murat Taç'ı “kendisine hakaret ettiği için öldürdüğünü” söylediği kaydedilen iddianamede, sanığın ”kasten adam öldürmek” suçundan müebbet, “ruhsatsız silah taşımak” suçundan da 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.