Güncelleme Tarihi:
Karadeniz Teknik Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi öğretim üyelerinden Dr. Hülya Çalışkan Akgül ve Doç. Dr. Serkan Demirel’in 2018 yılında başlattığı ‘Trabzon Protohistorik (Kalkolitik ve Tunç çağları) Yüzey Araştırma Projesi’yle önemli bulgular tespit edildi. Proje kapsamında yürütülen çalışmalarda Trabzon’un Düzköy ilçesi Çayırbağı Mahallesi Koskarlı mevkisinde bulunan bir mağarada, arkeologlarca, farklı boyutlarda 103 parça taş alet bulundu. Yapılan ilk incelemelerle, ‘kesici’ olarak kullanılan taş aletlerin, milattan önce 11 bin yıl öncesine ait olduğu belirlendi.
ÖNEMLİ KEŞFE İMZA ATILDI
Obsidyen ve çakmak taşından yapılma aletlerden 7 tanesi, köken analizi yapılmak üzere Kanada’daki McMaster Üniversitesi’nden Prof. Dr. Tristan Carter’e gönderildi. Elde edilen ilk sonuçlara göre, bölgede yaşayan ilk insan grubunun ‘kesici alet’ olarak kullandığı düşünülen taşlardan 5 tanesinin Kapadokya, 2 tanesinin Trans Kafkasya (Gürcistan-Ermenistan) kökenli olduğu tespit edildi. Bölgenin bilinen insanlık tarihine dair önemli bir keşfe imza atan arkeologlar, Göbeklitepe’ye yakın dönemlere tarihlendirilen ‘Koskarlı Mağarası’nda daha fazla bulgu elde edebilmek için kazı yapmayı hedefliyor.
DEFİNECİLERİN TALANINA UĞRAMIŞ
Bölgeyi heyecanlandıran tarihi kalıntıların bulunduğu mağaranın, daha önce define avcılarının talanına uğrağı ortaya çıktı. Defineciler tarafından tahrip edilen mağarada bulunan ve heykel olduğu öne sürülen 4 kayanın kırılarak yerinden alındığı tespit edildi. İçerisinde ateş yakarak, mağara ve çevresini tahrip ettiği belirlenen definecilerin yakalanması için çalışma başlatıldı. Yöre halkı, arkeologlarca inceleme sürdürülen mağaranın korunup, turizme kazandırılmasını istedi.
‘BU MAĞARADA DEFİNE YOK’
Yöre sakini Şenol Köroğlu, mağarada kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından kaçak kazı yapıldığını belirterek, “Önceden de gelip burada define arayanlar oldu. Son zamanlarda mağara tanınca buraya kazı yapmak için gelmeye başladılar. Biri gidiyor, biri geliyor, ama sonuç yok. Biz buradayız, buraya kimse giremez kolayına. Gelirse de jandarma burada, biz burada. Bu mağarada define yok, define olsa zamanında alırlardı onu” dedi.
‘DEFİNE İÇİN KİMSE GELMESİN’
Yöre esnafından Hamit Ercümer de çocukluğunun o bölgede geçtiğini belirterek, mağarada bulunan 4 heykelin kırılarak alındığını söyledi. Mağaranın tahrip edildiğini anlatan Ercümer, “Mağarada dört tane heykel vardı. Çocukluğum burada geçti, buraya devamlı geliyorduk ama buranın bu kadar meşhur olduğunu bilmiyorduk. Define aramak için gelenler, heykele benzeyen dört kaya parçasını kırıp aldılar. Başka da herhangi bir şey bulamadılar sanırım. Bu mağara ortaya çıktıktan sonra buraya çok kişi ziyarete geldi. Define için gelenler var, içerde kalıntılar var, hep kırıldılar. Fakat şimdi burayı kolluyoruz. Düzköy jandarması da elinden geleni yapıyor. Ziyaret için gelen gelsin, ama define için kimse gelmesin” diye konuştu.