Trabzon AB ile 'Futbol faslını' açtı
Güncelleme Tarihi:
AVRUPA Birliği Bakanı Egemen Bağış ile Trabzon’dayız. İngiltere Büyükelçiliği ile bakanlığın ortak olarak düzenlediği, ‘Yargı ve Temel Haklar’ konulu, avukatların katıldığı bir ‘hukuk semineri’ gerçekleşiyor.
Bu toplantı tam da Trabzonspor’un, Güney Kıbrıs ekibi Apollon Limasol ile karşılaşması sonrasına rastlıyor.
Tabi, AB Bakanı olup, AB ile Türkiye müzakerelerine başından beri ‘taş koyan’ Güney Kıbrıs’ın adının geçtiği bir ortamda bulunursanız, iş farklı mecralara kayabiliyor.
Bağış lafı gediğine koyuyor: “Trabzonspor, Apollon Limasol'u yenerek, AB ile 'futbol faslı'nı açtı. Umarım AB de diğer fasılları açar"…
Güney Kıbrıs’ın engellediği fasılların başında, Trabzon’da ‘semineri’ gerçekleşen ‘Yargı ve Temel Haklar’ı konu alan 23 ve 24üncü fasıllar da bulunuyor. Aslında Avrupa Birliği, Rumların ‘esiri’ olarak kendisiyle çelişkiye düşüyor.
Çünkü, iki yıl önce AB ülkelerinin tamamı (27 ülke) 23 ve 24’üncü fasılların açılmaması halinde diğer fasılların açılamayacağına karar verdi. Türkiye ise bu fasılları açmadan 14 faslı başlatmış durumda…
Bu ne çelişki?
Engelleyen Güney Kıbrıs, bu duruma ‘çaresiz bakan’ Avrupa Birliği… Türkiye’ye yönelik AB tarafından yöneltilen eleştirilerin, tepkilerin “yüzde 95’in” bu fasılların içerdiği konular ama, bu konuda müzakere başlatamayarak Türkiye’ye ‘yapması gereken konular’ hakkında bilgi vermeyen Avrupa Birliği…
Egemen Bağış da lafını esirgemiyor: “Bu fasılların açılmamasının tek sebebi var. O da yarımada devleti olan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin tek taraflı koyduğu vetolar. Önceki gün Trabzonspor Güney Kıbrıs Rum Yönetimiyle futbol faslını açtı. Umut ediyorum ki AB de diğer iki faslı açar. 14 faslın açılmasına engel olan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne benim verebileceğimden çok daha net bir mesajı Trabzonspor verdi. Bu 23. ve 24. fasılların açılmaması bizim değil Avrupa Birliği'nin ayıbıdır".
Egemen Bağış, Trabzonspor’un, Güney Kıbrıs’a ‘uçuş yasağına rağmen’ 'doğrudan' uçmasına ise farklı yorum getirdi. Ankara'nın bu duruma tepki göstermesini, 'doğal' karşılayan Bağış, buna rağmen bu yasakları 'köhnemiş, anlamsız' olarak değerlendirdi. Bu nedenle Limasol ekibinin Trabzon'a doğrudan uçuşla gelmeleri konusunda 'bir mahsur bulunmadığını' da söyledi.
Konuyla ilgili hatta bir anısını anlattı. "İsveç'te katıldığım bir toplantı sonrası tarifeli uçakla İstanbul'a dönecektim. O gün özel uçağıyla bir toplantı için Güney Kıbrıs'a gideceğini söyleyen Dışişleri Bakanı Bildt, yolda görüşmemizi sürdürmemiz için beni İstanbul'a bırakacağını oradan da devam edebileceğini söyledi. Ancak Bildt daha sonra, uçuş yasağı nedeniyle Güney Kıbrıs'a doğrudan uçamadı ve Yunanistan üzerinden bu uçuşunu yapmak zorunda kaldı. Bizzat bu yasağın anlamsızlığına şahit oldu. O gün bir kez daha bu köhne ve anlamsız durum ortaya çıktı".
Bu nedenle Bakan ısrarla, ‘Buyursun Limasol ekibi, doğrudan uçuşla Trabzon’a gelsin’ diyor. Trabzonluların misafirperverliğini övüyor. 'Misafirperverliğimizi gösteririz. Apollon Limasol ekibi doğrudan uçuşla gelirse bir sakınca olmaz. UNESCO tarafından koruma altına alınan Trabzon'daki Sümela manastırında yapılan ayine 4 bin Ortodoks katıldı ve kemençe, çiçeklerle karşılandılar. Apollon Limasol ekibi de Trabzon'a gelecek ve geleneksel misafirperverliği görecek. Trabzonspor da futbol eğitimi verecek".