Güncelleme Tarihi:
Çelik, TEOG tartışmaları nedeniyle geçen yıl yayınladığı konuya ilişkin yazısını sosyal medyada yeniden paylaştı. “Yeryüzünde ölçme ve değerlendirme yöntemi olmayan bir eğitim sistemi yoktur. Ölçme, sınav yapmayı gerektirir. Bilenle bilmeyeni ayırmanın henüz başka bir yöntemi icat edilmemiştir” diyen Çelik’in değerlendirmeleri şöyle:
“Benim Milli Eğitim Bakanlığım, 1 Mayıs 2009’da sona erdi. Benden sonra gelen arkadaşım, üç yılda 3 sefer yapılan SBS’yi yine 8. Sınıfın sonunda yapılan tek sınava dönüştürdü. Tamamen olmasa da büyük çapta başa dönülmüş oldu. Ondan sonra gelen arkadaşımız, hızını alamayarak sınavları büsbütün kaldıracağını söyledi. İnsanlar haklı olarak sormaya başladılar. Kim fen liselerine ve diğer nitelikli liselere, kim taşradaki sıradan liselere hangi ölçü ve kriterle girecek? Tek başına İlköğretim Başarı Puanı bunun için yeterli mi? Okulların not şişirmelerinin önüne nasıl geçilecek? Sınavlar büsbütün kaldırılırsa taşradaki başarılı çocukların Türkiye’deki başarısı kanıtlanmış belli başlı liselere girmeleri imkansız hale gelmez mi? Çok rağbet olan liseler kura çekemeyeceklerine göre, her okul kendi sınavını yaparsa torpil, kayırma alıp başını yürümez mi?
Sınavlar kaldırılacak vaadi tedavülde iken göreve Nabi Bey geldi. Nabi Bey’in merkezi sınavların kaldırılacağını ilan edeceği basın toplantısından, sonradan adı TEOG olarak konacak olan nurtopu gibi bir bebeğimiz oldu. Sınavların kaldırılacağı vaadinden yılda 12 sınav çıkmıştı.”