Törenin özel konuğu paroladaki ‘Ayşe’

Güncelleme Tarihi:

Törenin özel konuğu paroladaki ‘Ayşe’
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 18, 2024 07:00

1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’nın parolası ‘Ayşe tatile çıksın’dı. Paroladaki Ayşe, dönemin Dışişleri Bakanı Turan Güneş’in kızıydı. Ayşe Güneş Ayata 50 yıl sonra ilk kez konuştu, ‘tatil’e nasıl çıktığını anlattı: “Ecevit açıklayınca öğrendim, fotoğraflarımı çekmeye başladıklarında şaşırıp utanmıştım.”

Haberin Devamı

Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50’nci yıldönümü törenlerine katılmak üzere CHP heyeti ile bugün Lefkoşa’ya gideceğini belirten Ayşe Güneş Ayata, Ankara’dan telekonferans yöntemiyle KKTC’nin resmi haber ajansı TAK’a konuştu. Harekât sırasında 19 yaşında bir üniversite öğrencisi olduğunu belirten Ayşe Güneş Ayata o günleri şöyle anlattı: “Kıbrıs’ta Yunan darbesi olduğu zaman 15 Temmuz’da babam Çin’de resmi bir ziyaretteydi. Hemen döndü. Birkaç gün sonra Kıbrıs müzakerelerine katılmak için annemle Cenevre’ye gitti. Evdeki gündem ise yaz tatiliydi. Babaannemle oturuyorduk. ODTÜ’de sosyoloji öğrencisiydim. ‘Tatile gitmek istiyorum’ diye serzenişte bulundum. 19 yaşında kızların o yıllarda kendi başlarına tatile gitmesi söz konusu değil tabii. Babam, çok yakın arkadaşı olan Turizm Bakanı Orhan Birgit’e ‘Tanıdık biri varsa, Ayşe de birkaç gün onlarla tatile gitsin’ demiş.

Haberin Devamı

İLK TELEFONDA YANLIŞ ANLAŞILDI

Orhan Amca (Orhan Birgit) babam Cenevre’deyken beni ailesi ile tatile göndermek istedi. Cenevre’ye gitmeden önce babam, Başbakan Bülent Ecevit’le ‘Ayşe tatile çıksın’ ifadesini parola olarak belirlemiş, ama bizim haberimiz yok. Orhan Birgit, tatil izni almak için babamı Cenevre’den arıyor, ama ulaşamıyor. Orhan amca, Türk heyetindeki Haluk Ülman’a ulaşıyor ve “Ayşe tatile gitsin mi, Turan Güneş’e sorar mısın” diyor. Babam, “Ayşe tatile çıksın mı” sorusunu duyunca çok şaşırıyor. ‘Ayşe’nin tatili nereden çıktı” diyor. Haluk Ülman, “Turan hocam telaş edecek bir şey yok, tatil bu...’ deyince heyetteki bazıları böyle bir parola olduğunu öğreniyor, öğrenenlerden biri de annem.

BABAM PAROLAYI ŞİFREYLE YOLLUYOR

Babam, İkinci Harekât’tan önceki gece ‘Ayşe tatile çıksın’ parolasını Dışişleri Bakanlığı’na kripto çekiyor. Bu kriptoyu o dönemde Dışişleri Bakanlığı’nda memur olarak çalışan, sonrasında Kıbrıs’ta büyükelçi olarak görev de yapan Ertuğrul Apakan alıyor ve anlattığına göre de o çok şaşırıyor. Ertuğrul Apakan bu duruma biraz tereddütlü kalıyor. Fakat mesajı alıyor ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı’na götürüyor.

Haberin Devamı

MESAJI KAPTIĞI GİBİ ECEVİT’E GÖTÜRÜYOR

Müsteşar da ‘Aman ne diyorsun’ diyor ve mesajı kaptığı gibi Bülent Ecevit’e gidiyor. Böylelikle harekât hazırlığı başlıyor. Gece yarısı saat 02.00 gibi mesaj bakanlığa ve oradan da Silahlı Kuvvetler’e gidiyor, harekâtın başlayacağının sinyali oluyor. Bir taraftan da müzakereleri kesip o saatte başlamak da istemiyorlar. Müzakerelerin öyle bir noktada kesilmesi lazım ki kesildiği an harekât başlasın.

DENKTAŞ LAFI UZATIP ZAMAN KAZANDIRIYOR

Babamın daha sonra anlattığına göre o gece Rauf Denktaş’a ‘Şimdi siz çıkın, Lala Mustafa Paşa’dan beri Kıbrıslı Türklerin gördüğü mezalimi iki saat kadar anlatın’ diyor. Müzakereler sırasında söz kesmek yok. Denktaş da 2 saat konuşuyor ama laf bitince bu sefer babam başlıyor, aynı konuşmalara. Bir noktadan sonra da müzakereler kesiliyor.

Haberin Devamı

ECEVİT AÇIKLADI ÖYLE ÖĞRENDİM

İkinci Harekât başladıktan sonra annem Cenevre’den beni aradı ve hava sahası kapandığından birkaç gün daha geç geleceklerini söyledi. ‘Ayşe burada hep senden bahsediyoruz” deyince şaşırmıştım. Meğer böyle bir parola varmış... Annemle babamı karşılamaya Esenboğa Havaalanı’na ben de gittim. Bülent Ecevit de vardı. Orhan Amca, eski bir gazeteciydi. Benim adımın parolada kullanıldığını gazetecilere söylemiş, bazı bakanlar da bunu biliyormuş. “Ayşe tatile çıksın parolasındaki Ayşe Turan Güneş’in kızıdır” açıklamasını Başbakan Bülent Ecevit yaptı. Fotoğraflarımı çektiklerinde çok şaşırıp, utanmıştım.”

İLK KEZ ANLATIYORUM

“Her yıl 20 Temmuz yaklaştığında basından bana röportaj talebiyle ulaşanlar olur, nazikçe bu talepleri geri çevirirdim. Reddediyordum, çünkü siyaset bilimci kimliğim ile benim ismimle olan bir semboller dizisini birbirinden ayrı tutmak istedim. İsmim bir sembol, bunun kahramanı ben değilim. Bunun kahramanı babam Turan Güneş, Bülent Ecevit ve tabii ki Türk Silahlı Kuvvetleri’dir. Kararım, ölmez de sağ kalırsam harekâtın 50’nci yılında konuşmaktı.”

Haberin Devamı

KIBRIS’TA HEYECANDAN DÜŞÜYORDUM 

“Kıbrıs’a ilk kez 1974’ün aralık ayında, Başbakan Ecevit ve babam Turan Güneş’in de bulunduğu kalabalık bir heyetle geldim. Mağusa Limanı’nda bizi büyük bir mitingle karşıladılar. Gemiden inerken insanlar benim paroladaki Ayşe olduğumu fark edip adımı çağırmaya başlayınca o kadar heyecanlandım ki neredeyse kendimi merdivenlerden aşağıya attım. Kıbrıs’a ikinci gelişim de unutulmaz. Sencer’le (Akademisyen-yazar-siyasetçi Prof. Dr. Sencer Ayata) 1976’da evlendik. Düğünümüze Denktaş çiftini de davet ettik, gelemediler, ama bizi Kıbrıs’a balayına davet ettiler. Babam ‘Nerelere gidecekseniz bilemiyorum, ama başka bir Cumhurbaşkanı’nın sizi balayına davet edeceğini zannetmiyorum’ demişti.”

Haberin Devamı

NEDEN ‘AYŞE’ İSMİ

“Babam derdi ki eğer ismin Ayşe olmasaydı ismini sembol yapamazdık. Evet Ayşe benim, o tatile çıkan Ayşe de benim ama öbür taraftan Ayşe, Türkiye’de en çok bilinen kadın isimlerinden biri. Sokakta Ayşe diye bağırdığınız zaman size 5-6 kişi bakar.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!