Tohum, altından daha pahalı bir ürün oldu

Güncelleme Tarihi:

Tohum, altından daha pahalı bir ürün oldu
Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2004 00:00

Tarım ve Köyişleri Bakanı Prof. Dr. Sami Güçlü, arkadaşımız Yener Süsoy'a Türk tarımının sorunlarını da anlattı. Tarımda altyapıya önem vermeyişimiz nedeniyle her konuda dışa bağımlı hale geldiğimizi söyleyen Bakan Güçlü, toprağı, tohumu, teknolojiyi bilen ‘‘bilinçli çiftçi’’ sayısını hızla çoğaltmamız gerektiğini belirtti.Kırmızı et kárlı beyaz et sıkıntılıKırmızı et: Büyükbaş hayvanların yağı ve proteini yüksek, besleyici eti. Beyaz et: Tavuk, balık vb. etlere verilen genel ad.- Kırmızı ette sorunuz yok, süt ve et sığırcılığı şu anda çok karlı bir sektör. Türkiye'deki bütün hayvanları kayıt altına alırken özel anlamı olan küpeler takıyoruz. Üç nesil ıslah edilmiş, soy kütüğü belli olanlara mavi; ıslah safhasının başında olanlara ise beyaz küpe takılıyor. AB uyum sürecinin de bir gereği olarak hayvanların geçirdiği hastalıkların safhaları, yapılan tedavileri ve ırk özellikleri artık kayıt altında. Şu anda Batı bölgesinin tamamını hallettik, İç Anadolu'nun az bir bölümü kaldı, Doğu bölgesinin ise yüzde 50'si bitirildi. Bu kayıtlarda çiftçinin ne kadar hayvanı, ne kadar makine teçhizatı olduğundan, bölgesindeki iklim ve toprak özelliklerine kadar her türlü bilgi yer alıyor. Beyaz ette ise şu anda biraz zorluklar var, maliyetler yüksek, piyasa fiyatları ise düşük. İçerde ufak bir daralma olduğunda yurtdışına ihraç imkanları çok sınırlı. İlk defa bu sene AB'den bir heyet gelip kesim haneleri gezdi, birkaç küçük düzeltme dışında büyük ölçüde olumlu rapor verdi. Süne çiftçinin canına okuyorSüne: Yarım kanatlılardan, yumurtalarını ekin yapraklarına bırakan, esmer renkli, zararlı böcek (Eurigaster Integriceps). Kımıl: Yarım kanatlılardan, sap, çiçek, yaprak ve başakları emerek veya yiyerek ekin hastalığına yol açan, vücudu kalkana benzeyen zararlı bir böcek (Aelia Rostrata)- Süne ile kımıl zararlıları Türkiye'de tarımın yüzde 50'sini oluşturan tahılın hala can düşmanı olmaya devam ediyor. Bu zararlılar buğdayın sütünü emip çiftçinin maddi manevi canına okuyor. Süne buğdayın yüzde 25'ni götürüyor, bu yıl mücadele yapmamış çiftçi buğdayını 300 binden, yapan ise 400 binden sattı. Süne buğdayda tohum çimlenmesini azaltıyor, tane ve un kalitesini düşürerek verimde önemli azalmalara neden oluyor. Düşünün ki, yüzde 2'si zarar gören tanenin bile unu kullanılmaz, çünkü ekmek kabarmadığı gibi tadı da bozuk olur. Süneyi yok etmek için etkili ilaçlama şart, bunun için de çiftçi eğitilecek. Devlet çiftçiyi eğitmek yerine işi kendi üstlenip uçakla ilaçlama yapmaya başlamış. Bu yıllarca sürmüş, etkili olmayınca yayılmış, yayılmış ve sonunda bugünkü maksimum alana ulaşmış. Dünya, bu zararlıları bazen biyolojik, bazen hayvanlarla, bazen de ağaçlandırmayla yapmış, sonunda görevi çiftçiye teslim etmiş. İşte makine, işte ilaç, 6-7 gün içinde bütün çiftçilerin bunu yapması gerekiyor. Trakyalı çiftçi gerekli eğitimi alıp görevini yaptığı için bu bölgedeki süne mücadelesi çok başarılı. En geç 2 yıl içinde İç ve Güneydoğu Anadolu'da da yok denecek hale getireceğiz. ‘‘1000 Köye 1000 Tarım Gönüllüsü’’ kampanyamız bu anlamda da çok önemli. Din adamı ve öğretmenin yanında köyün ekonomik hayatına katkı yapacak eleman gidiyor. En büyük rüyam, Sivas'tan Afyon'a kadar İç Anadolu Bölgesi'nin sulandığını görmek. Bunu Türk mühendisi ve tarımcısı en kısa zamanda gerçekleştirmeli.Sebze tohumunda dışa bağımlıyız Tohum: Bitkilerde döllenme sonunda yumurtacıktan oluşan ve yeni bir bitki oluşmasını sağlayan tane.- Tohum bugün dünyada altından daha pahalı bir ürün durumunda. Çiftçi eğitimi ve zirai mücadele konusundaki çalışmalar cumhuriyetin ilk döneminden beri yapılıyor ama, çok gerilerde kalmışız. Bunca çalışmaya rağmen arzu edilen sonuçların alınamamasının nedeninin izah edilememesi garibime gitti. Mesela tohumculuğa önem verilip üretme çiftlikleri kurulmuş, mesafe alınamamış. İdealden vazgeçmemişler ama, sonunda tohumculukla ilgili bilimsel araştırmalar yapan enstitü çalışamaz hale gelmiş. Çiftliklere alınan işçiler sendikalaşmış, sonunda hiçbiri çalıştırılamaz hale gelmiş. KİT oldukları için ücretlerini ödemek zorunda kalmışlar, sonunda tohumculuktan vazgeçip ekmeklik buğday gibi piyasa talebi bol olan mal üretmeye başlamışlar. Yener Bey, buğday ve benzeri ürünlerle ilgili olarak yıllık 600 bin ton tohum ihtiyacımız var. Bu maksat için oluşturulmuş TİGEM işletmemiz yılda ancak 50 bin ton tohum üretebiliyor, yani ihtiyacın 12'de 1'ini. Sebzede hibrit tohumculuğu araştırmalarına zamanında başlamış olsaydık, bugün dünyada kuvvetli bir oligopol kuran İsrail ve Hollanda'ya bağımlı hale gelmezdik.Nahit Töre hemşerim ve sınıf arkadaşımdı Üniversite: Bilimsel özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip, yüksek düzeyde eğitim, öğretim, bilimsel araştırma ve yayın yapan fakülte, enstitü, yüksek okul ve benzeri kuruluş ve birimlerden oluşan öğretim kurumu.- Ben de değiştim elbette, mesela üniversitenin ilk yıllarında demokrasinin çok önemli olmadığını düşünüyordum. Laiklik de sempatik gelen bir kavram değildi ama, şimdi inancın ferdi olduğuna inanıyorum. 68 kuşağı üniversite öğrencilerinin pek çoğu gibi ben de o yıllarda gençlik hareketlerine katıldım. MTTB bünyesinde Konya Talebe Yurdu'nun temsilcisiydim, grubun önde gelen kişilerinden biriydim. Hemşerim olan Nahit Töre ile İktisat Fakültesi'nde sık görüştüğüm arkadaşlarımdan biriydi. Nahit çok önde bir adamdı, zamanla çok seyrek görüşür olmuştuk. Derslere lideri olduğu devrimci arkadaşlarıyla gelip gidiyordu, biz de sağ görüşlüler olarak başka tarafta oturuyorduk.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!