Tıp eğitiminde yeni düzenlemeler

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Nihat Tosun, Antalya'da düzenlenen Tıpta Uzmanlık Eğitimi Müfredat Standart ve Rotasyon Belirleme Çalıştayı'nda, akademisyenlerin, kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili uzmanlık eğitiminin nasıl olacağını, hangi derslerin hangi sürede verileceğini, hangi rotasyonların yapılması gerektiğini belirleyeceklerini bildirdi.

Sağlık Bakanlığı'nın ev sahipliğinde Antalya'da bir araya gelen bine yakın akademisyen, tıpta uzmanlık eğitimi müfredatının standardını belirlemek amacıyla çalışmalara başladı. Kundu'daki bir otelde düzenlenen ve üç gün sürecek çalıştay kapsamında basın toplantısı düzenleyen Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Nihat Tosun, Türkiye'nin her tarafından tıp ve diş hekimliği alanında eğitim veren akademisyenler, eğitimciler, tıp fakülteleri ile eğitim ve araştırma hastanelerinden üst düzey temsilcilerin katılımıyla çalıştay gerçekleştirdiklerini söyledi.

Nihat Tosun, “Bu çalıştaya gelen hocalarımız, kendi alanlarıyla ilgili uzmanlık eğitiminin nasıl olacağını, hangi derslerin hangi sürede verileceğini, hangi rotasyonların yapılması gerektiğini belirleyecek bir çalışma yürütecek. Bu çalışmalar değerlendirilecek, tüm eğitim kurumlarımızda bu standartlarda tıpta uzmanlık eğitimi verilmesi sağlanacak ve eğitim verilen kurumlar üç yılda bir denetlenecek” dedi.

“MÜFREDATA, TÜM AKADEMİSYENLER BİRLİKTE KARAR VERECEK”

Müfredata standart getirilmesinin gelişmiş ülkelerde de uygulandığına değinen Tosun, müfredata, bu alanda faaliyet gösteren ülke genelindeki tüm akademisyenlerin birlikte karar vereceklerini, bu sayede Türkiye'de zaten iyi olan sağlık eğitiminin daha da üst düzeye geleceğini ifade etti.

Bu standardın belirlenmesiyle, ülkenin her tarafındaki tıp fakülteleri ile, eğitim ve araştırma hastanelerinde uzmanlık eğitiminin aynı kalitede verileceğini vurgulayan Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Nihat Tosun, bu sayede uzman hekimin bilgi ve tecrübesinin daha da artacağına işaret etti. Tosun, şöyle devam etti:

“Ülkemizdeki tıpta uzmanlık eğitimini, günümüzdeki mevcut standartlar çerçevesinde geliştirmeyi ve dünyayla yarışabilir hale getirmeyi amaçlıyoruz. Münferit başarılar da önemlidir ama ülkemizin bir yerinde çok yüksek, diğerinde düşük düzeyde uzmanlık eğitimiyle, standardı olmayan eğitimle, dünyayla yarışabilmek güçtür. Bunu çözebilmenin yolu, tıpta uzmanlık eğitiminin en azından bir standardı olabilmesi.”

Nihat Tosun bu standardın belirlenmesiyle Türkiye'de artık diş hekimliğinde de uzmanlık eğitimi verilebileceğini açıkladı. Tosun, “Diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi verilmiyordu. Diş hekimliğinde ancak doktora yapılabiliyordu. Bu çalışmayla artık diş hekimliğinde de uzmanlık eğitimi verilebilecek” diye konuştu.

TAM GÜN YASASI

Müsteşar Nihat Tosun, bir soru üzerine, Tam Gün Yasası'nın uzmanlık eğitiminin kalitesinin artıracağını dile getirerek, şunları söyledi:
“Bir öğretim üyesinin meşgalesini başka taraflara yönlendirip, özel hasta, özel muayenehaneyle meşgul ettikçe eğitimle ilgili kısımlarda aksama olabilme riski her zaman var. Kanaatimizce onların kendi gelirlerini makul ölçülerde tutarak, onların ihtiyaçlarını karşılayarak, onların bütün zamanlarını eğitim ve hasta hizmetlerine verecek bir düzenleme olarak da değerlendiriyoruz. Bunun hem lisansa, hem lisans üstü eğitime ciddi pozitif katkı koyacağını düşünüyoruz.”

Nihat Tosun, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin geçen yılki mezuniyet töreninde, okulu birincilikle bitiren bir öğrencinin, Tıp Fakültesi'ndeki öğrenimi boyunca hocaları yeterince göremediğinden ve eğitimin kalitesinin düşüklüğünden yakınmasının hatırlatılması üzerine de, şunları kaydetti:

“O kızımız durduk yerde feveranda bulunmuyor. Ortada bir sorun var. Algı ya da organizasyon sorunu var. Akademisyen arkadaşlarımızın öğrencileriyle yeterince ilgilenmediği oluyor. 'Tam Gün' ile bu sorun ortadan kalkabilecek. O lisans öğrencisinin alacağı eğitimlerin de, kendi hocalarının da eğitimcilik standart ve koşulları belirlenecek.”

UZMAN HEKİM İHTİYACI

Tosun başka bir soruyu yanıtlarken de, tıpta 94 uzmanlık dalı bulunduğunu, bunlardan 49'unun ana dal, 45'inin yan dal olduğunu ve bu branşların mensuplarının çalıştaya katıldığını ifade etti.

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Tosun sözlerini şöyle tamamladı:
“Bütün branşlarda uzman hekime ihtiyacımız var. Özellikle yan dal dediğimiz, çocuğun ve dahiliyenin yan dallarında daha fazla uzmana ihtiyacımız var. Bunu günlük hayatımızda yaşadığımızda hissediyoruz. Yeni doğan uzmanının ne kadar önemli olduğu, bebeklerimizin hayatlarını kaybetmesi gündeme geldiğinde malumdur. Bütün alanlarda branş hekimine ihtiyacımız var. Bu çalışma bu alanlardaki ihtiyacı kapatmaya yönelik değil ama bu ihtiyacı kapatmaya katkısı var. Öncelikle bu uzmanları yetiştirecek pratisyen hekim sayısına ulaşmamız lazım. Her pratisyen hekime, uzmanlık eğitimi verebiliyoruz. Tıp eğitimi uzun bir eğitim. Bugün alınan bir öğrenci en erken 6-7 yıl sonra mezun olmuş doktor olarak geliyor. Bugün tıp fakültesini kazanan öğrenci 2020 yılında uzman olabilecek. Hedefimiz 2023 yılında Türkiye'nin sağlık alanında insan gücünün karşılanacak kapasiteye ulaşması.”