(a.a.)
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 27, 2007 19:02
Türk Hava Yolları (THY) tarafından yapılan açıklamada, Hava-İş Sendikasının “Önce uçuş güvenliği” başlığıyla gazetelere verdiği ilanlarla, sadece THY'nin değil tüm havayolları ve sivil havacılık otoritelerinin töhmet altında bırakıldığı belirtilerek, kuruma yönelik iftira ve hakaret suçları nedeniyle sendika yöneticileri aleyhine cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulduğu bildirdi.
THY Basın Müşavirliğinden yapılan açıklamada, bugün bazı gazetelerde kamuoyuna duyuru mahiyetinde 'Önce Uçuş Güvenliği' başlığıyla bir ilanın yer aldığı hatırlatılarak, “Kurumumuzda örgütlü Türkiye Sivil Havacılık Sendikası (Hava-İş) tarafından verilen, uçuş emniyeti konusunda kuşku ve kaygı yaratıcı nitelikte olan bu ilan sadece Türk Hava Yollarını değil, tüm havayollarını ve sivil havacılık otoritelerini töhmet altında bırakmaktadır” denildi.
Uçuş emniyetinin havacılık sektörü ve bu sektörde faaliyet gösteren tüm tarafların kesinlikle taviz veremeyeceği ve en üst düzeyde mutlaka süreklilik sağlanması gereken “olmazsa olmazı” olduğu vurgulanan açıklamada, sektörün ulusal ve uluslararası ölçekte çok yönlü olarak, sıkı bir şekilde denetlendiği ve kontrol edildiği ifade edildi.
“İYİ NİYETLİ YAKLAŞIM DEĞİL”
Bir havayolu şirketi açısından güven ve itibarın en önemli ve temel unsurunun uçuş emniyeti olduğu kaydedilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
“Bu nedenle uçuş emniyeti konusunda kaygı ve kuşku yaratıcı nitelikteki yaklaşım ve söylemler, bu sektöre ve bu sektörün aktörü durumundaki havayolu şirketlerine vurulabilecek en büyük darbedir. Ne acıdır ki, uçuş emniyetine verdiğimiz önem ve gösterdiğimiz özen, başta çalışanlarımız olmak üzere ulusal ve uluslararası otoriteler tarafından yakından bilinirken, böyle bir saldırı rakip şirketlerden değil çalışanlarımızı temsil ettiğini iddia eden sendika yönetiminden gelmiştir. Bir sendika yönetiminin, tamamen gerçek dışı ve hiçbir bilimselliği olmayan söylemlerle, varlık sebebi olan kuruma saldırmasının iyi niyetli bir yaklaşım olarak değerlendirilemeyeceği açıktır.
21. dönem toplu iş sözleşmesi sürecinde sendika yönetimi tarafından bugüne kadar gerek kurum çalışanlarına, gerek basına ve kamuoyuna yönelik çok sayıda açıklama yapılmıştır. Pek çoğu olumsuz bir yaklaşım ve söylem taşıyor olsa da, müzakere sürecinin getirdiği psikolojik ortamdan dolayı bunlar ortaklığımız yönetimi tarafından hoş görülebilir açıklamalar olarak değerlendirilmiştir. Ancak bugün ilanlar vasıtasıyla kamuoyuna yapılan duyuru, tolerans sınırlarını aşan, kesinlikle kabul edilemeyecek niteliktedir. Bu ilanı veren anlayışın derdinin hak aramak değil, şirkete zarar vermek olduğu aşikardır.”
THY'nin sahip olduğu güvenli ve emniyetli havayolu şirketi algısının, 74 yıldır kuruma hizmet eden çalışanların emek ve çabasının ürünü olduğuna işaret edilen açıklamada, “Sendika yönetimi, bu algıyı yaratan çalışanlarımızdan topladığı aidatlarla verdiği ilanla, binlerce çalışanın emeğine saygısızlık etmiştir” denildi.
SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU
Açıklamada, bu sektörde yer alan hiçbir kişi ve kurumun bu türden bir yaklaşımı kabul etmesi ve buna tolerans göstermesinin mümkün olmadığı da ifade edilerek, şöyle denildi:
“Ortaklığımız yönetimi, kurumumuza yönelik iftira ve hakaret suçları nedeniyle sendika yöneticileri aleyhine cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunmuştur.”
Açıklamada ayrıca, İMKB'de işlem gören bir kurum olması sebebiyle yatırımcıları yanlış yönlendirebilecek, manipülasyonlara sebebiyet verebilecek ve şirketin piyasa değerini olumsuz etkileyebilecek bu tutuma ilişkin olarak, Sermaye Piyasası Kurumunun (SPK) da bilgilendirildiği kaydedildi.
“EN İYİ CEVABI ÇALIŞANLAR VERECEK”
Söz konusu ilanı hazırlayıp yayınlayan zihniyetin THY çalışanlarını temsil etmediği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Bu anlayışa en iyi cevabı yine THY çalışanları verecektir. Bu yaklaşım kimlerin kurumumuzu ve çalışanlarımızın geleceğini düşündüğünü, kimlerin bu geleceği karartmaya çalıştığını gözler önüne sermektedir. Atilay Ayçin'in (Hava-İş Sendikası Genel Başkanı) temsil ettiği zihniyetin Türk Hava Yollarına, çalışanlarımıza ve sektörümüze hizmet etmediği ortadadır. Kime veya kimlere hizmet ettiğinin takdirini ise kamuoyuna bırakıyoruz.”