Oluşturulma Tarihi: Mayıs 30, 2004 00:00
Maliye Bakanı Unakıtan, özelleştirme kapsamındaki THY, Erdemir ve Telekom'un hisselerinin New York borsasında satılmasıyla ilgili bir çalışma yapıldığını açıkladı. Persembe ve Cuma günleri New York'ta görüşmeler yapan Maliye Bakanı Unakıtan, bir grup Türk gazetecinin, New York'taki temasları ve Türk ekonomisi hakkındaki sorularını cevaplandırdı. “THY VE ERDEMİR HİSSELERİ NEW YORK BORSASINDA SATILACAKTHY ve Erdemir'in bazı hisselerini yakında piyasaya arzedeceklerini açıklayan Bakan Unakıtan, “Bu hisselerin New York borsasında satışını düşünüyoruz. Bu yönde bazı teklifler ve çalışma yapmak isteyen ABD'li firmalar var. Ben buna sıcak bakıyorum. THY'nin belli bir hissesini yakında piyasaya arzedeceğiz” dedi.Bakan Unakıtan bu konuda, şöyle konuştu: “THY hisselerini New York borsasında satabiliriz. Bir çok ülkenin şirketlerinin New York borsasında hisseleri olmasına rağmen bizden sadece Turkcell'in hissesi var. Biz doğrudan Amerikalı yatırımcıya hitap etmeye çalışıyoruz, borsa da bunu çabuklaştırmanın bir yolu. Borsaya giriş prosedürü zaman aldığı için bu konuda bir tarih vermek şimdilik mümkün değil. Sürecin başlamasına bugün karar verilirse, satışı yılbaşına kadar gerçekleştirebileceğimizi sanıyorum. THY hisselerinin maksimum yüzde 20'sini borsada pazarlamayı düşünüyoruz. Öncelikle az bir hisse satışı ile tanıtım yapmak istiyoruz. Bu konuda belirli stratejiler var, onları takip edeceğiz. Erdemir ve Telekom için de aynısı geçerli.” “THY'NİN UÇAK FİLOSU GENİŞLETİLECEK”THY'nin uçak filosunu genişletmeye de çalıştıklarını belirten Bakan Unakıtan, “THY'de şu an 65 uçağımız var. Bunlardan 11'i teknik sebeplerden dolayı uçuşlardan kalktı. Bunların yerine şimdi 13 tane uçak geliyor. Buna kısa dönemli kiralamalarla ilaveler de olacak. Bu geçici planlamaların dışında 30'un üzerinde orta menzilli, 4-5 tane de uzun menzilli uçak almayı planlıyoruz” dedi. Bakan Unakıtan, “Önümüzdeki üç yıl THY'nin filosunu genişlettiği yıllar olacak. Bunların finansmanını da düşünüyoruz. Öncelikle alım sırasında fiyat konusunda Airbus ve Boeing şirketleri ile önemli pazarlıklar yapıyoruz. Diğer kısa menzilli uçaklar için Kanada ve Brezilya firmaları ile de temas halindeyiz. Bu alımlar özelleştirme ile birlikte yürüyecek. THY'nin kapasitesi arttıkça değeri de artacak” şeklinde konuştu. “TÜRK EKONOMİSİNİ YATIRIMCILARA TANITMAYA ÇALIŞIYORUZ”New York'taki temasları konusunda da bilgi veren Bakan Unakıtan, şunları söyledi: “New York'ta City Group'un organize ettiği road-show programları yaptık... Buradaki toplantılar teke tek, toplu ya da yemekli görüşmeler halinde oldu. Amacımız yatırımcılarla yüzyüze gelmek ve onlara birincil ağızdan Türk ekonomisi hakkında bilgiler vermek, onları aydınlatmak ve sorularını cevaplandırmaktı. Hükümet olarak takip ettiğimiz aktif politikalar çerçevesinde, Türk ekonomisini dünyanın her yerindeki yatırımcılara daha fazla tanıtma gayreti içindeyiz. Başbakan başta olmak üzere, hemen hemen bütün bakanlarımızla bütün finans piyasalarında ve siyasetin önemli merkezlerinde bulunmaya gayret ediyoruz. Benim ABD ziyaretim de bunun bir parçası. Görüştüğümüz insanlar İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'ndan hisse alan, Türkiye'deki özelleştirmelere ilgi duyan yatırımcılar. Bunları yakından bilgilendirmek fevkalade önemli ve zaman zaman yapmakta fayda var.”Bu toplantılar sırasında yatırımcıların daha çok Türkiye'nin makro hedefleri ve performansıyla ilgili sorular yönelttiğini kaydeden Bakan Unakıtan, bu yatırımcıların Türkiye'yi yakından takip eden ve piyasaları yönlendiren gruplar olduklarını ifade etti. “TÜPRAŞ KONUSUNDA KALDIĞIMIZ YERDEN DEVAM EDECEĞİZ”Bu toplantılarda Tüpraş'ın özelleştirmesi konusunda yürütmenin durdurulması ile ilgili kendisine sorular geldiğini de ifade eden Bakan Unakıtan, “Benzer bir sorunu daha önce Tekel'in alkollü kısmının özelleştirilmesiyle ilgili de yaşamıştık. Aynı mahkeme Tekel konusunda da yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Biz de itirazımızı yapmıştık ve itirazımızda da haklı çıkmıştık. Yine aynı prosedürü yaşayacağız gibime geliyor. Yaptığımız itiraz çerçevesinde bir hafta-10 güne kadar herhalde bir karar verilecektir. Eğer lehte karar verilirse herşey kaldığı yerden devam edecek” dedi. “HURDA İNDİRİMİ İSTİSMAR EDİLDİ”Otomobil alımında hurda indirimi konusundaki bir soru üzerine Bakan Unakıtan, sektör temsilcileriyle yaptıkları toplantılar neticesinde otomotiv piyasası ve endüstrisinin önünü açmak amacıyla bu yasayı çıkardıklarını belirterek, “Bu yasadan bizim beklentimiz otomotiv piyasasının ve imalatının önünün açılmasıydı, bu amaç büyük çapta yerine geldi” dedi. Unakıtan, şöyle devam etti:“Ancak daha sonra bu konuda maalesef dürüst davranılmadı ve yanlışlıklar yapıldı. Hatta bu yasa otomobil ithalatının patlamasına sebep oldu. Dolayısıyla, son zamanlarda oto ithalatının artması bizim için tedbir alınması gereken yeni bir konu haline geldi. Hem tedbir açısından, hem de hurda alımlarında yapılan yanlışlıklar ve vergi kaçaklarının önünü almak amacıyla bu kararı aldık” dedi. Otomotivcilerden tepki geldiğini de belirten Bakan Unakıtan, “Ama aynı plakayı iki defa hurda diye satarsanız, buna bir tedbir almak gerekir” şeklinde konuştu. “AB KONUSUNDA YABANCI YATIRIMCI DA BEKLENTİ İÇİNDE”New York ve Washington'da görüştükleri tüm yatırımcı çevrelerinin söze Türk ekonomisinde uygulanan mali disiplin konusunda hükümetin göstermiş olduğu kararlılığı tebrik ederek başladıklarını ifade eden Bakan Unakıtan, şöyle konuştu: “Ancak son zamanlarda ABD'nin faizleri artırma kararından dolayı, bütün yükselen piyasalar gibi, Türkiye pazarı da olumsuz etkilendi. Faizlerin yükselmesine, borsanın düşmesine ve TL'nin değer yitirmesine sebep oldu. Buna rağmen, Türkiye bu mali disipline devam ettiği müddetçe Türk ekonomisini iyi günlerin beklediğine artık yabancı yatırımcılar da inanıyorlar. Bir de Türkiye'nin Avrupa Birliği'nden müzakere tarihi alması konusunda buradaki yatırımcılarda da bir beklenti gördüm. AB'den tarih alınması durumunda Türkiye'ye gelecek doğrudan yatırımın oldukça artacağını ifade ettiler.” “TMSF GEREKTİKÇE YASAYI HERKESE UYGULAYACAK”İşadamı Erol Aksoy'a ait şirketlere el konulmasına dair bir soruya ise Unakıtan, “Bu kanunları spor olsun diye çıkarmadık. Tatbik etmek için çıkardık. Devamı da gelecek. Bu kanunları bağımsız bir kurum olan TMSF tatbik ediyor. TMSF yeri geldikçe ve gerektikçe bu tür kararları alacaktır. Herkesin gördüğü gibi bu kanun sadece bir kişiye ya da bir aileye karşı tatbik edilmiyor ve edilmeyecek. Bu kanun kapsamına kim giriyorsa ona objektif olarak tatbik edilecektir” şeklinde yanıt verdi. “CARİ AÇIK KONUSUNDA ENDİŞEYE MAHAL YOK”Bir soru üzerine, cari açık konusundaki endişelerin yersiz olduğunu da kaydeden Bakan Unakıtan, şöyle dedi: “Ocak ve Şubat aylarında cari açığın mevsimsel olarak fazla çıkması gayet normal. Mart ayında beklenenin altında çıktı. Nisan ayında ne çıkacak onu beraber göreceğiz. Biz büyümekte olan bir ekonomiyiz, dolayısıyla cari açık vermemiz de gayet normaldir. Burada iki şeye bakmamız lazım. Birincisi, ithalat artıyor ama artan ithalatla neler geliyor? Baktığımızda çoğunlukla ara mallar ve yatırım mallarının geldiğini görüyoruz. Bu da ileriki tarihlerde bu ithalatın karşılığının fazlasıyla geri verileceğini göstermektedir.” İkinci olarak Türkiye gibi ülkelerde gayri safi milli hasılanın yüzde 3 kadar bir cari açık vermenin gayet normal olduğunu kaydeden Bakan Unakıtan, “Bunlar korkulacak büyüklükte olmayan açıklardır” diye konuştu. Unakıtan, şöyle devam eti: “Bizim de hesaplamalarımız yüzde 3 civarında olacağı şeklindedir. Geçen sene birara altından kalkılmayacak kadar çok cari açık çıkacak şeklinde tahminler vardı, ama biz yüzde 7,7 olarak tahminde bulunmuştuk yüzde 6,4 olarak gerçekleşti. Bu sene de çok fazla korkmanın anlamı yok. Kaldı ki bu sene turizm gelirleri iyi gidiyor. Önemli bir dış şok olmazsa bu yıl turizmden 13 milyar dolar bekliyoruz. Ayrıca Türkiye'de sermaye hareketleri de çok enteresan. Geçen sene 5,2 milyar dolar çıkmıştı, bu yılın ilk iki ayında da eksi oldu ama Mart ayında öyle bir artış yaşandı ki eksileri artıya döndürdü. Bunlar Türkiye'nin enteresan dinamikleridir, bu açıdan endişe etmenin alemi yok.” “HERKES HESABINI İYİ YAPMALI”“Türkiye artık eski Türkiye değil,” diyen Bakan Unakıtan şunları söyledi: “Ev hanımlarından tutun da banka sahiplerine kadar herkesin hesabını iyi yapması lazım. Herkes bütçeyi öğrenecek, hatta bütçe disiplini ne demek iyi öğrenecek. Türkiye'nin mali disipline uymaya devam edeceğinden herkes emin olsun. Bundan taviz verilmesi mümkün değildir. Bana mali disiplin 2004 yılında devam edecek mi diye sordular, ben de 2004 değil 2044 yılında bile devam edecek dedim. Ama bu ille de kemer sıkma anlamına gelmiyor. Vergilerin artırılması, harcamaların azaltılması, sosyal içeriğin unutulması anlamına gelmiyor. Mali disiplin hesabını bilme meselesidir. Yani kaynağı olmayan parayı harcamayacaksınız.” “YABANCI YATIRIMCILAR KIBRIS POLİTİKAMIZI TAKDİR EDİYOR”Kıbrıs'ta hükümetin izlediği politikaların yabancı yatırımcı çevrelerde de olumlu değerlendirildiğini ve takdir edildiğini kaydeden Bakan Unakıtan, bu yatırımcıların artık Türkiye'yi de yatırım yapılacak bir ülke olarak gördüklerini söyledi. Unakıtan bu konuda şöyle konuştu:“Washington'daki yatırımcı gruplara hükmettikleri sermayenin miktarını sordum, '7 trilyon dolar' dediler. 'Çin'e, Hindistan'a gidiyoruz, artık Türkiye'yi de düşünüyoruz' dediler. Bu yatırımcılar, Türkiye'deki siyasi ve ekonomik değişimin kendilerini etkilediğini söylüyorlar. Özellikle Türkiye'nin Kıbrıs'taki tutumundan çok etkilendiklerini belirtiyorlar.”Bir soru üzerine Türkiye'nin IMF ile olan ilişkilerini de değerlendiren Bakan Unakıtan, “Bizde IMF'ye kızılıyor. IMF'ye kızmana sebep yok. Esas kızmamız gereken, bizi bu batağa saplayan politikacılardır. Bizi niye bu kadar borçlandırdınız? Neden kaynağı olmayan harcamalar yapmak suretiyle Türk milletini bu kadar sıkıntıya düşürdünüz ve haraç gibi faizleri ödetmek zorunda bıraktınız?.. Bizim bunları sorgulamamız lazım. Sosyal güvenlikte 16 katrilyonluk açığı bütçeden ödüyoruz. İnsanları 35 yaşında emekli yapanlara bunun hesabını sormamız lazım. Sosyal güvenlikte aldığınız kararlar etkisini 15 sene sonra gösteriyor. Bunların hesabının, kitabının daha önce yapılması gerekirdi” dedi. Türkiye'nin ilk defa IMF ile bir stand-by anlaşmasını kendi hükümetleri döneminde tamamladığını hatırlatan Unakıtan, “Bu bizim ekonomi idaresindeki ciddiyetimizi ve hükümet olarak kararlılığımızı gösteriyor. Bunları yapmasaydık faizleri düşürmemiz de mümkün olmazdı. Bundan sonra da aynı ciddiyetle devam edeceğiz. Bundan sonra IMF ile ilişkilerin formatı konusunda otorulur, konuşulur ve bu durum bir-iki ay içerisinde netleştirilir. Onlarla da konuşmadan şu olacak, bu olacak diye ahkam kesmenin de anlamı yok” dedi.Yaptığı görüşmelerde, ABD'nin Türkiye'ye verdiği 8,5 milyar dolarlık kredinin ne zaman kullanılacağı konusunda kendisine sorular yönetildiğini de belirten Bakan Unakıtan, cevabının “bu krediyi bir rezerv olarak kenarda tutuyoruz” şeklinde olduğunu kaydetti. Unakıtan, bunu yatırımcıların olumlu bir durum olarak değerlendirdiklerini ifade etti. New York'taki temaslarını tamamlayan Unakıtan bugün akşam saatlerinde Türkiye'ye hareket edecek.
button