Güncelleme Tarihi:
Eğitim ütopyasız olmaz, efendiler
Yıllar önce yazmış olduğum bu testusu pek çok okurum yinelememi istedi... Bugün yeni bir hükümet ve yeni bir milli eğitim programının başlangıç sıcaklığında sırasıdır diyerek bu testusu ilave sorularla yenileyerek sunuyorum... Çağlar boyunca filozoflar toplumların yapıları, yasaları, gelecekleri hakkında düşünmüş, hayaller kurmuş, ütopyalar üretmişlerdi... Bütün yeniliklerin kaynağı işte bu hayallerdi... Çünkü, artık "gerçekleştirilebilir büyük hayal" olarak tanıma ulaşmış ütopya kavramı, kıytrırık olanı değil, yetinmeci olanı değil, oradan kırpma buradan ekleme olanı değil, iyice olanı değil, kesintili olanı değil, toplum için "en iyisi"ni istemekle başlar... Yirminci yüzyılın bu son günlerinin acı özelliği ise, ne yazık ki düşünce üretme tembelliği, ütopya isteksizliği, hatta ütopya düşmanlığı değil mi?.. Sanki artık eşitlik, adalet, dayanışma gibi kavramları, bozuk düzenleri, despotları, yetersiz ve yeteneksiz yöneticileri iyileştirmenin, bunlar için yöntemler icat etmenin bir anlamı yok... Ütopya gibi kavramları kullanıp iş edinenleri, "sözüm ola gerçekçiler" ya meczup ya da keriz olarak görmüyorlar mı?.. Ütopya, zamanı geçmiş bir kavram olarak itilip kakılmıyor mu?.. Bu yüzden her şeyin para ve iktidar olarak yüceltildiği bir "karşı ütopya" yaşamakta değil miyiz?.. Ütopyalar yenildi, düş kırıklığına uğradık... Ütopya sahibi olmak artık "şık" değil... Bu yüzden, "fikirsizlik" ve "kayıtsızlık" güya okumuş yazmış pek çok kişinin kimliği haline gelmedi mi?.. Ammaaa, konu eğitimimizin yüz yıllık özlemini gerçekleştirmeye gelince, buna ütopyacı bir şekilde yaklaşmak mı gerçekçiliktir yoksa ütopyasızlıkla mı?.. Ütopyasızlaştırılmış ortamların boşluklarında "karşı ütopya"lar kolaylıkla üremedi mi?.. Aynen bugün temel eğitimi kesintide bırakma yönündeki çığlıklardan anlaşıldığı gibi... Toplumumuzda ütopyayı teşvik eden yaratıcılık kaybolmuş olduğu için bugün korkunç bir "karşı ütopya" ile burun buruna değil miyiz?.. Eğitimimiz için ütopya üretmeye ve sonsuz yaratıcılık şevkine bizi tahrik etmeleri için Rousseau, Saint-Simon, John Dewey, Montessori, Piaget gibi eğitim devrimcilerine bir göz atmaya buyur ola bu kez de...
1 Mühim olan, diploma, profesörlük filan değil, alınan eğitimin niteliğidir; en büyük cahiller sözde okumuş geçinenlerdir, anlamındaki bu müthiş cümleyi kim söylemiş?.. "BU KADAR CEHALET ANCAK TAHSİLLE MÜMKÜNDÜR."
İpucu: Aynı kişinin bir başka deyişi, "Türk aydınları, dümeni bozulmuş, karaya oturmak üzere Doğu'ya giden bir gemide, arkaya doğru koşup Batı'ya gidiyoruz kuruntusuna kapılan yolculara benzer."
Yine başka bir ünlü cümlesi, "BİZDE İLGİLİLER BİLGİSİZ, BİLGİLİLER İLGİSİZDİR."
a. Aziz Nesin
b. Neyzen Tevfik
c. Sakallı Celal Bey(Celal Yalnız)
d. Temel Reis
2 Tarihçi yazarımız Necdet Sakaoğlu'nun bir yazısına göre, sekiz yıllık temel eğitim projesi bizde kaç yılın özlemiymiş?..
İpucu: Bu özlem il kez Mustafa Şevket Paşa'nın "Kitab-ı Bürhan-ı Hakikat" adlı eserinde dile gelmiş.
a. Dile kolay tam 500 yıl önce
b. 117 yıl önce
c. 79 yıl önce
d. Hiçbiri
3 "Mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim," sözü ile meşhur olan Osmanlı paşası kim?..
a. Türkçe bilmeyen sadrazam (I. Mustafa zamanı) Mere Hüseyin Paşa
b. Hem III. Selim'e hem de IV. Mustafa'ya sadrazamlık yapmış Keçiboynuzu İbrahim Hilmi Paşa
c. Okuması yazması olmadığından imzasını, tek bildiği eski Türkçe "7 ve 8" sayılarını çiziktirerek attığı için kendisine bu lakap takılan Yedi Sekiz Hasan Paşa
d. Sultan Abdülhamid'in, Boğaz'daki yalısıyla da meşhur maarif nazırı Haşim Paşa
4 Ütopya sözcüğünün mucidi Thomas More, "Ütopya" adlı eserinde, zorba yöneticileri, rüşveti, savaş çılgınlarını, din adamlarının paraya düşkünlüğünü, mahkemelerin adaletsizliğini, şefkatsiz ve kaba hocaları eleştirir... Ona göre bütün kötülüklerin kaynağı nedir?..
a. Ütopyası olmayan eğitim
b. Ezbere dayalı eğitim
c. Yalana alışmış çocuk
d. Özel mülkiyet
5 Bu sorudaki düşünür, 1814'te yazdığı "Avrupa Toplumlarının Yeniden Örgütlenmesi Üzerine" adlı kitabında, sanayici, bilim kişileri ve sanatçılardan oluşan bir yönetici üst grup öneriyordu... En kalabalık yoksul sınıfın yaşam koşullarının düzeltilebilmesini buna bağlıyordu... Önerdiği eğitim ütopyasının temelini çocukların üretken çevreyle iç içe ve etkileşim içinde yetiştirilmesi düşüncesi oluşturuyordu... EĞİTİMİN AMACI YARATICI ÜRETKENLİKTİ... Karl Marx'ı çok etkilemiş olan bu sosyalist ütopyacı kimdi?..
a. Robin Hood
b. Babeuf
c. Fourier
d. Saint-Simon
6 Jean Jacques Rousseau, "Emile ya da Eğitim Üzerine" adlı eserinde bir eğitim ütopyası öneriyordu... Çocukların okullara kapatılmalarını reddediyor, onların doğa içinde dolaysız deneyimle yetişmelerini istiyordu... Ona göre, 7 - 12 yaş arasında çocuklara kitap yasaklanmalıydı... Yalnızca doğadan öğrenmeyi öğreten hangi kitabı okumalarına izin veriyordu?..
a. Kazanova'nın Maceraları
b. Bin Bir Gece Masalları
c. Robinson Crusoe
d. Hiçbiri
7 Atatürk'ün eğitim ütopyası, Türk çocuğunun çağdaş evrensel uygarlıkla bütünleşmesini hedeflemişti... Bu idealinin bir proje haline getirilebilmesi için dünyanın o zamanki bir numaralı eğitimcisini Türkiye'ye davet etti... Özgün eğitim felsefesiyle bütün dünyayı etkilemiş olan bu değerli Amerikalı eğitimci, "YAPARAK ÖĞRENME"yi temel olarak alıyordu... 4 - 16 yaşlarında çocuklar, atölye düzenine ve çeşitli sanat çalışmalarına dayalı kolektif etkinlikler içinde yetiştirilecekti... DİSİPLİNİN YERİNİ SORUMLULUK, EZBERCİLİĞİN YERİNİ YARATICILIK ALACAKTI... Atatürk'ün isteği üzerine onun Türkler için hazırladığı rapor 1924 tarihlidir... Bu büyük eğitimci kimdi acep?..
a. Dale Carnegie
b. Mr. ve Mrs. Çalapala
c. E. V. Gatenby
d. John Dewey
8 Maria Montessori 1870'te İtalya'da doğdu ve İtalya'nın ilk kadın doktoru oldu... Çocuklar üzerinde çalışırken geliştirdiği metot ile yirminci yüzyılın en dikkat çekici eğitim ütopyasını yarattı... John Dewey ile biribirlerini etkilediler... Şu an sadece ABD'de beş bine yakın Montessori okulu varmış... Aşağıdakilerden hangisi Montessori metodunun öğeleri, acep?..
a. ÇOCUĞUN HAYAL GÜCÜNÜ VE YARATICILIĞINI KIŞKIRTMAK VE FIŞKIRTMAK
b. Çocuk her şeyi yaparak, kesip biçerek, yaratarak öğrenir... Öğretmen yalnızca yardımcı olur...
c. Çocuğun okula uyumu değil, okulun ve çevresinin çocuğa uyumu esastır... Bütün mimari çocuğun algılama ölçülerine göre ve çocuk ölçeğinde kurulur...
d. Hepsi
9 "ÖĞRENMEK İCAT ETMEKTİR!" Bu söz 20nci yüzyılın en etkin eğitim psikolojisini öneren bir İsviçreli bilim adamına ait... Çocuk mantığının ve düşünce sisteminin büyüklerinkinden çok farklı olduğunu keşfetti... Öğrenme yeteneğinin insanın genlerinde saklı olduğunu ve giderek geliştiğini ispat etti... Aktif öğrenme metodunun doğruluğunu kanıtladı... Kimdi?..
a. Jean Valjean
b. Jean Genet
c. Jean Piaget
d. Jean Vigo
10 Reggio Emelia diye bir metot var... Bunun farklılığı bir kişinin değil bir ekolün adı olması... Bu ekol, temel eğitim öncesi yaştaki çocuğun çevreyle aktif etkileşimi üzerine kurulu... Örneğin, küçük çocuğun grafik algılama yeteneğinden yararlanıyor... Temel eğitim öncesi çocuğun yaratıcılığı adeta fora ediliyor... YARATICILIĞI UYANDIRMA METOTLARINI ÖĞRENEN ÖĞRETMEN yetiştirme çabasıyla tanınan bu ekol, adını nereden almış?..
a. Reggio Emelia, 11. sorunun kahramanı Volkan Aksu gibi, yaratıcı ve atak bir İtalyan lise öğrencisinin adı...
b. Reggio Emelia bir dağın adı.... Çocuklar kendi ürettikleri kayaklarla bu dağda ski yapıyorlar...
c. Reggio Emelia İtalya'da 130 bin nüfuslu bir kent... Kuzey İtalya'da Emilio Romagna bölgesinde yer alıyor... Sözü edilen eğitim ekolü bu bölgedeki okullarda başlamış... Keşke bizde de Harran ekolü, GAP ekolü gibi eğitim ütopyaları biribirinin ardına patlatılsa...
d. Hiçbiri... Hayal gücünüzü kullanın...
11 Ali Kırca'nın Siyaset Meydanı'nda geçenlerde yayınlanan bir gençlik programında Bakırköy Lisesi öğrencisi Volkan Aksu adlı gencimiz, yanardağ patlamasını andıran sözleriyle Türk eğitim sisteminin içinde bulunduğu korkunç durumu ortaya koydu... Aşağıdakilerden hangisi onun o programda sıraladığı pek çok doğru saptama ve isteğinden biriydi?..
a. "BİZE YALNIZCA ÖĞRETİM VERİLİYOR... BİZİ EĞİTEN YOK..."
b. "ENERJİM SONSUZ... BU ENERJİMİ NEREYE HARCAYACAĞIM?.. YOL GÖSTEREN YOK..."
c. "BİZDEN DEVLETİ DÜZELTMEMİZİ BEKLEMEYİN. ÇÜNKÜ BİZ ÇETELERİ, KAVGAYI İLKOKULDA TANIYORUZ."
d. "GENÇLER UYUŞTURUCUYU NEREDEN BULUYOR? OKULLARA İKİ BİLARDO MASASI KOYUN ÖYLE YERLERE KİMSE GİTMEZ."
e. "ÖĞRETMENİMİ TANIMAK, ONUNLA DAHA ÇOK ŞEYİ PAYLAŞMAK İSTİYORUM."
f. Hepsi hepsi hepsi
Yanıtlar: 1) c, 2) b, 3) d, 4) d, 5) d, 6) c, 7) d, 8) d, 9) c, 10) c, 11) f