Güncelleme Tarihi:
Mahkeme Başkanı, Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden gelen raporda sanığın akli dengesinin yerinde olduğunu belirten raporu okudu, duruşma karar için ertelendi.
Olay, 27 Kasım 2005'de saat 15.30 sıralarında Urla İskele Mahallesi, Siba Otel yakınlarında meydana gelmişti. Dokuz Eylül Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Elektronik bölümünü kazanan 20 yaşındaki C.E., Urla Lisesi 10 Spor sınıfına devam eden 16 yaşındaki kız arkadaşı Funda İşsiz'le okul çıkışı buluştuktan sonra birlikte dolaşmaya başladı.
Yaklaşık bir yıldır birlikte olan iki sevgili, bir süredir kullanılmayan Siba Otel bahçesine gitti. Aşklarından konuşup gelecekte evlilik hayalleri kuran C.E., sevgilisi Funda İşsiz'in cep telefonuyla oynadığı sırada girdiği mesajlar bölümünde başka bir erkeğe yazılmış mesaj bulunca çılgına döndü. Kendisini başka bir erkekle aldatmakla suçlağı liseli sevgilisin tartaklamaya başlayan C.E., daha sonra kendisini sevdiğini söylemesine aldırış etmediği Funda İşsiz'i boş olan kafeteryada sürüklemişti. C.E., yanında bulunan bıçağı çıkartıp, yerde yatarak kendisine yalvaran Funda İşsiz'in vücuduna saplamaya başladı.
C.E., 37 yerinden bıçakladıktan sonra kanlar içinde can çekişen genç kızın boğazını da keserek öldürdü. Genç kızın cansız bedeni üzerine kapanarak bir süre baygınlık geçiren öfkeli aşık, sevgilisini derin dondurucuya sakladıktan sonra eve gidip yaşananları ailesine anlatınca korkunç olay ortaya çıkmıştı.
İzmir 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya sanık C.E., ölen Funda İşsizin babası Naim ve annesi Huriye İşsiz ile tarafların avukatları katıldı. Sanık C.E., ifadesinde, “Kendisiyle evlilik hayalleri kuruyordum. Okul çıkışı buluştuktan sonra birlikte dolaşmaya başladık.
İki yıla aşkın birlikteyiz. Evlenmemizle ilgili konuları konuşmak için kullanılmayan otele gittik. Burada alkol almaya başladık. Funda'nın cep telefonuyla oynarken başka bir erkeğe yazılı aşk mesajı buldum.
Bu beni çıldırttı. Kendimden geçtim. Bıçağı çıkartıp rastgele sapladım. Öldürmemem için yalvardı. Ama artık çok geçti. Böyle olmasını istemezdim. O mesaj herşeyi bitirdi” dedi. Savcı mütalasında sanığın cinayeti ‘Canavarca hisle veya eziyet çektirerek’ işlediğini ve ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezasıyla cezalandırılmasın talep etti. Mahkeme başkanı Manis Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden gelen raporda sanık C.E., akli dengesinin yerinde olduğunu belirtti. Sanık avukatı İstanbul Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi'nden yeni bir rapor alınmasını talep etti. Mahkeme heyeti talebi reddedip, duruşmayı karar vermek için Şubat ayına erteledi.