Teşhis değil tespit
Güncelleme Tarihi:
Soner KOCAER- Teslime TOSUN/ANTALYA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2011 14:53
Antalya’da fuhuş çetesi üyesi olduğu iddiasıyla gözaltına alınıp çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Ukrayna asıllı Türk vatandaşı 40 yaşındaki İrina Y.'nin 17 erkek arasına konulup camlı bölümden 'teşhis' yaptırıldığı haberini yalanlayan Antalya Emniyet Müdürlüğü, "Yapılan işlem tespit işlemidir. Bu yöntemle isim verilerek kimlik tespiti değil, örgütün yapısının tamamen deşifre edilmesi amaçlanır" açıklaması yaptı.
Antalya Emniyet Müdürlüğü’nün geçen 24 Ekim’de yaptığı, 50 kişinin gözaltına alındığı 'Doğu Hattı' adlı fuhuş operasyonunda tutuklanan 11 kişi arasında yer alan İrina Y. hakkında bugün bir gazetede yer alan 'İrina Hangisi' başlıklı haber üzerine Antalya Emniyet Müdürlüğü yazılı açıklama yaptı. Soruşturma dosyasına konulan ve İrina Y.'nin 17 erkek arasına konulup camlı bölümden teşhis yapıldığına yönelik iddia üzerine yapılan açıklamada şöyle denildi:
"Habere konu olan 'teşhis işlemi', salt teşhis işlemi değil, bir tespit işlemidir. Tespit; suç örgütü üyelerinin, örgüt içerisinde hangi konumda olduğunu, hangi görevleri üstlendiğini ve hangi kod isimle tanındığının tespitine yönelik olarak yapılan bir işlemdir.
Örgüt üyeleri, camlı bölme arkasında numaralandırılarak mağdurlara gösterilip, mağdura hangi numaralı şahısları tanıdığı sorulur. Mağdurların belirlediği numaralı şahıslar tutanakla tespit edilir. Mağdurlara ifadelerinde tanıdıkları bu şahısların kim oldukları ve ne şekilde tanıdıkları sorularak örgütün tamamen deşifre edilmesi amaçlanır. Haberde belirtildiği şekliyle isim verilerek kimlik tespiti yapıldığı hususu gerçeği yansıtmamaktadır."
Üst düzey bir emniyet yetkilisi ise 'teşhis' ile 'tespit' arasındaki farkı şöyle anlattı:
"Suça konu olan kişi ya da kişilerin yanı sıra benzer özelliklere sahip giyim, boy, kilo gibi fiziki özellikler taşıyan insanlar arasından yine camlı bölümün ardından yapılan ve gerçek şüpheliyi tespit etmek adına yapılan işleme teşhis denir. Teşhis yaptırılırken odaya sadece şüpheliler değil, sivil polis memurları, vatandaşlar da konulur. Örgütlü suçlarda suç örgütü üyelerinin çete içerisindeki pozisyonlarını ve mağdurlar tarafından ne şekilde ve ne isimle tanındığını belirlemek için yapılan ise tespit ve tasnif işlemidir. Bu işlemde suça konu olan mağdur yada mağdurların örgüt içerisindeki kod isimlerle tanıdığı şüphelilerin örgütteki görevlerinin ne olduğunun belirlenmesi adına yapılır. Tespit işleminde sadece şüpheliler odaya alınır. Teşhis işleminde olduğu gibi sivil polisler ve vatandaşlar kullanılmaz. Bu olayda yapılan, teşhis değil tespit ve tasnif işlemidir."
Asayiş Şube Müdürlüğü’nde yapılan bu işlemle ilgili, haberde belirtildiği gibi herhangi bir soruşturma olmadığı, şüpheli avukatlarının da itirazda bulunmadığı kaydedildi.
50 KİŞİ GÖZALTINA ALINMIŞTI
Antalya polisi, geçen 24 Ekim’de 'Doğu Hattı' adlı fuhuş operasyonunda aralarında 5 otelin de bulunduğu 45 ayrı adrese baskın düzenledi, 4 Türk kadının yanı sıra, 9 Türkmen, 4 Rus, 4 Ukrayna, 4 Moldova, Bulgaristan, Belarus, Gürcistan ve Kırgızistan uyruklu 29 kadın ile kadınları erkeklere pazarladığı iddia edilen 1’i kadın 18 kişiyi gözaltına aldı. Teknik ve fiziki takibe takılan ve çeteye yardım ettikleri ileri sürülen 3 polis memuru da savcılık talimatıyla gözaltına alındı.
4 Türk hayat kadını ifadelerinin ardından serbest bırakılırken, yabancı uyruklu 25 kadın ise sınır dışı edildi. Aralarında 3 polis memurunun da bulunduğu 21 kişi ise ’Suç Örgütü Kurmak, Yönetmek ve Üye Olmak, Örgüt Faaliyetleri Çerçevesinde Fuhuş Amaçlı Kadın Pazarlamak, Fuhşa Teşvik, Aracılık ve Yer Temin Etmek’ suçlarından adliyeye sevk edildi. Şüphelilerden çete lideri Şeref Ö., yardımcısı ve oğlu Onur Ö., İrina Y., Tahsin T., Sefa Ç., Ali K., Uğur K., Fahri Y., Cemil A., Müslüm B. ve Şükrü Ç. tutuklandı, polis memurlarının da aralarında olduğu diğer şüpheliler serbest bırakıldı.
"Habere konu olan 'teşhis işlemi', salt teşhis işlemi değil, bir tespit işlemidir. Tespit; suç örgütü üyelerinin, örgüt içerisinde hangi konumda olduğunu, hangi görevleri üstlendiğini ve hangi kod isimle tanındığının tespitine yönelik olarak yapılan bir işlemdir.
Örgüt üyeleri, camlı bölme arkasında numaralandırılarak mağdurlara gösterilip, mağdura hangi numaralı şahısları tanıdığı sorulur. Mağdurların belirlediği numaralı şahıslar tutanakla tespit edilir. Mağdurlara ifadelerinde tanıdıkları bu şahısların kim oldukları ve ne şekilde tanıdıkları sorularak örgütün tamamen deşifre edilmesi amaçlanır. Haberde belirtildiği şekliyle isim verilerek kimlik tespiti yapıldığı hususu gerçeği yansıtmamaktadır."
Üst düzey bir emniyet yetkilisi ise 'teşhis' ile 'tespit' arasındaki farkı şöyle anlattı:
"Suça konu olan kişi ya da kişilerin yanı sıra benzer özelliklere sahip giyim, boy, kilo gibi fiziki özellikler taşıyan insanlar arasından yine camlı bölümün ardından yapılan ve gerçek şüpheliyi tespit etmek adına yapılan işleme teşhis denir. Teşhis yaptırılırken odaya sadece şüpheliler değil, sivil polis memurları, vatandaşlar da konulur. Örgütlü suçlarda suç örgütü üyelerinin çete içerisindeki pozisyonlarını ve mağdurlar tarafından ne şekilde ve ne isimle tanındığını belirlemek için yapılan ise tespit ve tasnif işlemidir. Bu işlemde suça konu olan mağdur yada mağdurların örgüt içerisindeki kod isimlerle tanıdığı şüphelilerin örgütteki görevlerinin ne olduğunun belirlenmesi adına yapılır. Tespit işleminde sadece şüpheliler odaya alınır. Teşhis işleminde olduğu gibi sivil polisler ve vatandaşlar kullanılmaz. Bu olayda yapılan, teşhis değil tespit ve tasnif işlemidir."
Asayiş Şube Müdürlüğü’nde yapılan bu işlemle ilgili, haberde belirtildiği gibi herhangi bir soruşturma olmadığı, şüpheli avukatlarının da itirazda bulunmadığı kaydedildi.
50 KİŞİ GÖZALTINA ALINMIŞTI
Antalya polisi, geçen 24 Ekim’de 'Doğu Hattı' adlı fuhuş operasyonunda aralarında 5 otelin de bulunduğu 45 ayrı adrese baskın düzenledi, 4 Türk kadının yanı sıra, 9 Türkmen, 4 Rus, 4 Ukrayna, 4 Moldova, Bulgaristan, Belarus, Gürcistan ve Kırgızistan uyruklu 29 kadın ile kadınları erkeklere pazarladığı iddia edilen 1’i kadın 18 kişiyi gözaltına aldı. Teknik ve fiziki takibe takılan ve çeteye yardım ettikleri ileri sürülen 3 polis memuru da savcılık talimatıyla gözaltına alındı.
4 Türk hayat kadını ifadelerinin ardından serbest bırakılırken, yabancı uyruklu 25 kadın ise sınır dışı edildi. Aralarında 3 polis memurunun da bulunduğu 21 kişi ise ’Suç Örgütü Kurmak, Yönetmek ve Üye Olmak, Örgüt Faaliyetleri Çerçevesinde Fuhuş Amaçlı Kadın Pazarlamak, Fuhşa Teşvik, Aracılık ve Yer Temin Etmek’ suçlarından adliyeye sevk edildi. Şüphelilerden çete lideri Şeref Ö., yardımcısı ve oğlu Onur Ö., İrina Y., Tahsin T., Sefa Ç., Ali K., Uğur K., Fahri Y., Cemil A., Müslüm B. ve Şükrü Ç. tutuklandı, polis memurlarının da aralarında olduğu diğer şüpheliler serbest bırakıldı.