Oluşturulma Tarihi: Kasım 05, 2002 00:00
HALK, Ecevit hükümetinin bütün ortaklarını cezalandırdı. Dünün iktidarı bugün Meclis dışında.Ama ben bu hükümete teşekkür etmek gerektiğini düşünüyorum.Bir büyük deprem ve bir büyük ekonomik krizle boğuştular. Türkiye'de şimdiye kadar yapılmamış bir ‘‘yapısal değişim süreci’’ni başlattılar ve bir bölümünü gerçekleştirdiler. Çok önemli kararları, çok cesurca aldılar. ‘‘Siyaseten yanlış’’ ama ‘‘ülke için doğru’’ pek çok icraatı başlattılar. Avrupa Birliği konusunda önemli adımlar attılar. Ben bugünleri hatırlamayan çocuklara, Ecevit hükümetini ‘‘iyi’’ ama ‘‘şanssız’’ bir hükümet olarak aktaracağım. Burada
aslan payının da Bülent Ecevit'te olduğunu hiç unutmayacağım. Teşekkürler Bülent Bey... Ve ortakları... AKP'nin ipi kendi elindeHAFTALARDIR ‘‘abuk sabuk’’ anketler yayınlanırken, hem liderlerle yaptığımız söyleşilerde, hem de bu köşede ‘‘en güçlü ihtimalin’’ iki partili bir Meclis olduğunu vurguladık. Hatta Tayyip Erdoğan'la Ankara'da yaptığımız konuşmada canlı yayında ‘‘Meclis'e sadece siz ve CHP girer, milli iradenin yarıya yakını Meclis dışı kalırsa seçimi yeniler misiniz?’’ diye sorduk. Çünkü perşembenin gelişi belliydi.Bütün ‘‘dandik anketçiler’’ Cem Uzan'ın partisinin barajı aşmasını ‘‘kesin gibi’’ gösterirken, burada bunun mümkün olmadığını da bağırdık. Ve bu köşede AKP iktidarının Türkiye açısından ‘‘sıkıntı olmayacağını’’ belirttik. Nitekim AKP'nin önde gelen isimleri ‘‘
seçim gecesi’’nden beri son derece ‘‘mutedil’’ mesajlar veriyorlar. Hem siyasi, hem de ekonomik konularda ‘‘radikal’’ bir söylem yok. Ben böyle icraat içine gireceklerini de zannetmiyorum. Hepsinden önemlisi toplumda, ‘‘AKP'ye oy vermemiş’’ kesimlerde de bir ‘‘infial’’ yok. Bu da gösteriyor ki, ‘‘AKP ve lideri’’ kendini iyi anlatmayı başarmış ve anlattıklarına toplumu inandırmış. Bu nedenle yüzde 35'le gelen yüzde 70'lik iktidar gücü ‘‘paniğe’’ neden olmadı.Şimdi AKP, seçim döneminde ‘‘ürkütmediği’’ kesimleri, icraatıyla da ‘‘ürkütmemek’’ durumunda. Ben dün ‘‘Bu seçim sayılmaz’’ diye yazarken seçim sonuçlarını bilmiyordum. Hatta daha oy verme işlemi bile tamamlanmamıştı. Ama bugün de bu fikrimin arkasındayım. Bu seçim sayılmaz. Türk siyasetinin geleceğini bir sonraki seçim ve o seçime kadar AKP'nin yapacağı işler belirleyecek.Ya halkın kendilerine ‘‘ikram ettiği’’ gücü iyi kullanıp, siyasette istikrarı ‘‘kalıcı’’ hale getirecekler...Ya da bir dahaki seçimde seçmeni ‘‘yeni arayışlara’’ itecekler.Açıkçası ben birinci şıkkı tercih ediyorum. Ülkem ve kızım için. Yüksek limitli kredi kartı SEÇİM gecesi başta genel başkan olmak üzere, birçok AKP yöneticisi ile konuştum. İstedikleri ama ‘‘galiba’’ beklemedikleri bir zaferle çıkmışlardı seçimden. En azından benim edindiğim izlenim buydu. Açıkçası hepsinin belli belirsiz bir ‘‘panik’’ içinde olduklarını hissettim. Anayasa'yı değiştirebilecek bir çoğunluk ile tek başına iktidar. Çekirdeksiz üzüm. Ama bir yandan da ‘‘bahanesiz’’ icraat beklentisi. Halk AKP'ye ‘‘Al bakalım. Ne yapacaksın görelim’’ diyor. AKP'de bunun paniği var. Çünkü ‘‘tecrübe eksikliğinin’’ onlar da farkındalar. Seçim öncesinde bu noktada önemli ‘‘takviyeler’’ yaptılar ama yeterli olup olmadığından emin değiller. Büyük sorunlar, çok yakında önemli tarihler var. AKP masaya oturdu ama hesap da yüklü. Seçimlerde halkın ceplerine koyduğu kredi kartı yüksek limitli. Ancak bu yüksek limitli kredi kartının bir sakıncası var. Kartı veren halk ama sonunda gelen hesap ekstresini parti ödeyecek. Yani ya dengeli harcayacaksın, ya da iyi gelirin olacak. AKP'de şimdi bunun sıkıntısı var. İktidara gelmenin bir ‘‘son’’ değil, bir ‘‘başlangıç’’ olduğunun farkındalar. En azından bu bile umut verici. NE ZAMAN ADAM OLURUZ?Halkın tercihini iki kap
yemek, iki çeki odunla satın alabileceğini zannedenleri her seferinde eşekten düşmüşe çevirdiğimiz zaman.
button