Teşekkür ederim

ABD Başkanı Bill Clinton, TBMM'de yaptığı konuşmada, Türkiye'nin gelecekte dünyanın ilham kaynağı olacağını belirterek, ‘‘Türkiye'siz bir Avrupa tam olamaz’’ dedi. Clinton'ın, Türkiye'nin önceliklerini, hassas değerlerini ve stratejik önemini Atatürk'ten aldığı sözlerle süslenmiş, iyi bir analize dayalı bir konuşması ABD CNN'den naklen verildi. Clinton konuşmasında şu konulara değindi:

BİZ DOSTUZ Ulusal bir trajedi yaşanırken ABD'nin dayanışma hislerini iletmeye geldim. Bu dönemde iki ülkenin ortaklığının önemini belirtmek isterim. İki ülkenin uzun süredir dosttur.

GÜVENİYORUZ Başkan Truman'ın, Souk Savaş'ın başlangıcında Türkiye'nin bütünlüğünü korumak için ABD'nin kaynaklarını seferber edeceğini söylemesi iki ülke ilişkilerini kaynaştırdı. Bu ABD'nin Soğuk Savaş sonrası ilişkilerinin temelini de oluşturdu. 50 yılı aşkın süredir müttefikliğimiz zamana karşı kuvvetli durmuş, Kore'den Kosova'ya kadar bütün imtihanları geçmiştir. Bütün Amerikalılar adına yarım yüzyıllık dostluk, güven ve saygıdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum. Birlikte NATO'yu 21. Yüzyıl'ın taleplerine adapte ediyoruz. Balkanlar ve Ortadoğu'da barış için ortaklık yapıyoruz.

ETRAFINIZ KUŞATILMIŞ Yaklaşık tümü barış ve demokrasiye aktif düşmanlık içinde olan veya demokrasi ile barışı sağlayabilmek için büyük engellerle mücadele eden komşular tarafından etrafınız kuşatılmıştır. İran kapalı ve açık toplum savunucuları arasında olağanüstü tartışmalara şahit olurken, Irak kendi halkına kendi baskı yapmaya, komşularını tehdite ve toplu imha silahları arayışına devam ediyor. Kuzey Irak'taki Çekiç Güç operasyonuna desteğinizden dolayı teşekkür ediyorum. Bu, Kuzey Irak'taki insanları korumamıza, Saddam'ın baskısını azaltmamıza ve cesurca karşıladığınız mülteci krizinin yeniden yaşanmasına engel olmaktadır. Adil ve detaylı bir barış çok iyi bir imkan doğmuştur. Türkiye, İsrail ve Arap ülkeleri ile bağlantılarından dolayı barış için bir güçtür. Balkanlar'da 7 yeni demokrasi doğmuş, savaşlar yüzbinlerce masum hayata malolmuştur. Türk güçleri, bu savaşların sona ermesine yardımcı olmuş ve bu sayede yüzyılın insan hakları ve insan itibarına olan güçlü bağlılığını sergileyerek son bulmasını sağlamıştır.

ÖNDER ÜLKE OLDUNUZ Bugün kalıcı barış için el ele çalışıyoruz. Sadece etnik temizliği ortadan kaldırmaya değil, balkanlara huzur ve refah getirmeye çalışıyoruz. Doğuda Sovyet imparatorluğu harabelerinden 12 bağımsız devlet ortaya çıktı. Dünyanın şu anda özellikle onların, sağlam ve demokratik toplum haline gelmelerine yardım etmekten daha büyük bir görevi yoktur. Bu görev de, özellikle aynı dil, tarih ve kültürü taşıyan toplumlara Türkiye önder olmuştur. Ama halen yapılacak çok şey var. Rusya'nın demokratik devrimi tamamlamasına yardımcı olmalıyız. Terörizmle verdiği savaşın doğru olduğunu, fakat sivillere karşı kaba kuvvet kullanmalarının yanlış olduğunu, bunun sorunları daha da ciddi hale getireceğini anlatmalıyız.

12 kez alkışlandı

Clinton dün TBMM'de milletvekillerine hitap eden ilk ABD Başkanı olarak tarihi bir olaya imza attı. Clinton yaklaşık 25 dakika süren konuşmasında milletvekillerince 12 kez alkışlandı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, FP Genel Başkanı Recai Kutan, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, DYP Genel Başkanı Tansu Çiller ve DSP lideri Bülent Ecevit sırayla Meclis'e geldiler. Bahçeli ve Kutan, Clinton'u kulaklıkla dinlerken, diğerleri kulaklık kullanmadılar.

Türkiye anahtar

Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılması ve Türkiye'nin yükselmesi ile bu yüzyılın tüm tarihi şekillendi. Bu imparatorluğun yıkıntılarından yeni uluslar doğdu. Eski düşmanlıkların kaybolması güç. Sınırların değişmesi ve gerçekleşmeyen ideallerin karışımından bir asır süren çelişkiler oluştu. 1. Dünya Savaşı'nda başlayan bu çelişkiler Ortadoğu ve eski Yugoslavya'ya kadar uzadı. 20. yüzyılı anlamak için Türkiye'nin tarihi, bir anahtardır. Ancak ben inanıyorum ki, Türkiye'nin geleceği önümüzdeki bin yılın ilk yüzyılının şekillenmesinde de son derece önemli bir rol oynayacaktır. İnsanlar harita çizebilmeye başladığından bu yana Türkiye'nin coğrafyasının sabit gerçeklerine dikkat çekmişlerdir, Anadolu kıtalar arasında bir köprüdür. Boğaz'ın en yakın iki noktası bir kilometreden kısa bir mesafe, Avrupa ile Asya'yı ayırır. İnşa ettiğiniz köprüler, ticaret ilişkileri ve haberleşme devrimi sayesinde kıtalar arasında ayrım da kalmamıştır. Türkiye'nin Doğu ile Batı'yı birleştirme konusundaki başarısı bu coğrafyayı gözönüne alınca daha da önem kazanmaktadır.

Ecevit'le gururluyuz

1863 yılında ABD'nin toprakları dışındaki ilk koleji olan Robert Koleji'nin Türkiye'de açıldığını anımsatmak isterim. Boğaziçi kenarında bulunmasına izin verilen tek yabancı okuldu. Bunun kesin ebebi ABD'nin Türk egemenliğine hiçbir zaman tecavüz etmemiş olmasıdır. Başbakan Bülent Ecevit'in de bu okuldan mezun olmasından gurur duyuyorum.

Özal'ın vizyonu vardı

Eski Cumhurbaşkanınız Turgut Özal'ın vizyonu, Cumhurbaşkanı Demirel ve Başbakan Ecevit'in devam eden liderliği ve Türk insanının dinamizmi sayesinde Türkiye bölgesel büyümenin motoru haline gelmiştir. Önümüzdeki aylarda çoğu enerji sektöründe olan, Türkiye'ye yeni iş imkanları getiren ve ülkelerimizi daha da yakınlaştıran yeni projeleri birlikte başlatacağız.

Atatürk'ün sayesinde buradayız

Yeni bin yılın başlangıcında farklı geçmişlerden iki ülkenin birbirine yaklaşma yolculuğuna yansıyacak ender bir şans doğdu. Ortaklığımızı daha da geliştirmek. Bugün hepimiz burada Mustafa Kemal Atatürk'ün sayesinde buradayız. Atatürk Ankara'yı Başkent olarak seçti. Sadece Ankara'yı başkent olarak seçtiği için değil, Türkiye'nin geleceğinin bu gururlu Meclis'in sembolize ettiği demokrasiye bağlılığını sağladığı için. Yaptıklarının çoğunu Batılı güçlerden destek almadan hatta onların muhalefeti karşısında, onlar Türkiye'yi parçalamaya çalışırken yaptığını hatırladıkça kendisinin büyüklüğünü bir kez daha anlıyor ve etkileniyorum. Ancak bunlara rağmen Türkiye'yi içine kapamayıp dünyaya açtığını göz önüne alınca büyüklüğü daha da artıyor.

Atatürk 2. George Washington

Atatürk, ABD hayallerini cesur reformlarıyla yakalamış bir liderdir. Kendisine 2. George Washington adı verilmişti. Kongre üyelerimizle yazışmalarda bulundu. Biz de sefaretimizi buraya, Anadolu'nun kalbi olan bu şehre taşıdık. 1927'de 6 gün süren konuşmasında Atatürk, Türkiye'nin dünya ülkeleri ile ilişkilerini değerlendirirken, bence ABD'ye bir kompliman yaptı ve dedi ki (ABD diğerlerine nazaran daha kabul edilebilir bir ülkedir).