Güncelleme Tarihi:
Çırağan Sarayı’ndaki Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) 8’inci Olağan Genel Kurulu’na katılan Başbakan Erdoğan özetle şunları söyledi:
TERÖRLE YOLA DEVAM EDEMEYİZ
Terör, daha en başından itibaren Türkiye’nin büyümesinin, yükselmesinin, güçlenmesinin önünde bir bariyer olmuştur. Terör hiçbir zaman hedefine ulaşamadı ve ulaşması da asla mümkün değil. Terör, benim Kürt kardeşlerime de, bugüne kadar acıdan, ölümden, gözyaşından başka hiçbir şey ama hiçbir şey vermedi. Terörün hiçbir gerekçesi olamaz. Hele bugün, demokrasinin standartları yükselmişken, hak ve özgürlükler genişletilmişken, siyasetin kanalları sonuna kadar açıkken, terör, hiçbir şekilde makul ve mantıklı gösterilemez. Devletin kademelerinde yer almaksa benim Kürt kardeşim devletin kademelerinde en üst düzeyde yer almıştır. Parlamentoda yer almaksa, yer almış, bunun yanında bölücü terör örgütünün uzantıları da parlamentoda yer almıştır.
BDP’den protesto
PARİS’te 3 PKK’lı kadının öldürülmesini protesto etmek amacıyla BDP Bağlar ilçe binası önünde toplanan kadınlar, cezaevi önüne kadar yürümek istedi. Polis geniş güvenlik önlemi alarak, yürüyüş yollarını kesti. BDP’liler barış görüşmelerinin önemine değinerek yollarının açılmasını istedi. Güvenlik Şube Müdürü Süleyman Hançerli ise “Sizleri anlıyorum. Bakın hiçbir yasa dışı pankart yok” dedi. Valilikten yürüyüş izni verilmesinin ardından, kadınlar, Paris’te öldürülen Sakine Cansız’ın 12 Eylül döneminde yattığı Diyarbakır Cezaevi önüne yürüdü. BDP Diyarbakır Milletvekili Nurseli Aydoğan, kalabalığa yaptığı konuşmada, acılarının da, öfkelerinin de büyük olduğunu belirtti. Şanlıurfa’nın Siverek ilçesi
Kanlı Kuyu Meydanı’nda bir araya gelen yaklaşık 50 kişilik grup da cinayetleri kınadı. Grup, ‘İnadına barış’, ‘Barışa uzanan eller kırılsın’ yazılı dövizler açtı. İstanbul’da Galatasaray Meydanı’nda 14.00’de toplanan aralarında BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel ile BDP Batman Milletvekili Ayla Akat’ın da bulunduğu yaklaşık 100 kişilik kadın grubu ise İstiklal Caddesi’nde yürüdü. Kadınlar, Fransa Başkonsolosluğu’nun önüne siyah çelenk bıraktı.
Güvenlik endişesi yoktu
ABD’nin New York Times gazetesinde Dan Bilefsky imzasıyla yayınlanan haberde, öldürülen Sakine Cansız’ın erkek kardeşi Metin Cansız’ın görüşlerine yer verildi. Metin Cansız kardeşinin PKK için para topladığını söyledi. Metin Cansız, “Kardeşim barış sürecini destekledi ve bunu canıyla ödedi.Yeni yılı Rotterdam’da kutladık. Güvenliğinden endişeli değildi. Hiç korkmuyordu. Mutluydu” dedi.
Cesur adıma destek veriyoruz
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Abdullah Öcalan ile görüşme sürecinin başlatılması yönünde sergilediği siyasi iradeyi “Cesur bir adım” olarak gördüklerini belirterek, sürece destek çıktı. Jagland’ın açıklamaları şöyle:
GÖRÜŞMELER ŞEFFAF OLMALI
“Gelişmeyi memnuniyetle karşılıyorum. Başbakan Erdoğan çok cesur bir adım attı. Bu inisiyatif uluslararası camia tarafından destek görmeyi hak ediyor. Başlatılan görüşmeleri Avrupa Konseyi’nde büyük bir ilgiyle izliyoruz, cesaret verici buluyoruz. Görüşme sürecinin bu kadar zorlu bir zamanda başlatılmış olması da kayda değer bir durumdur. Görüşmelerin şeffaf bir şekilde yürütüleceğini ümit ediyorum. Görüşmelere toplumun desteğini güvence altına alabilmenin yolu şeffaflıktan geçiyor.
KILIÇDAROĞLU’NUN DESTEĞİ ÖNEMLİ
Ana muhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu’nun da sürece destek vermesi yeni bir durumdur ve memnuniyetle karşılanmalıdır. Ümit ederiz, hükümet ve muhalefet birlikte hareket eder.
CİNAYET SÜRECİ ETKİLEMEMELİ
Paris’teki olay kabul edilemez, bu cinayetleri en kuvvetli şekilde kınıyorum. Ümit ederim, bu olay başlamış olan müzakere sürecini olumsuz bir şekilde etkilemez. Paris’teki cinayetlerin başlamış olan görüşmeleri olumsuz yönde etkilemesine izin verilmemelidir.
İfadelerle otopsi çelişti
PKK’lı 3 kadının cesetlerini bulan tanıkların ifadeleriyle, Fransız yetkililerin yaptığı otopside verilen muhtemel ölüm saatleri çelişiyor. Tanıklara göre cinayet 11.30-13.30 arasında yaşanmış olmalı. Otopsi raporunda ise cinayetlerin 18.00-19.00 arasında işlendiği belirtildi.
Fidan Doğan ile güçlü bir arkadaşlığının olduğunu söyleyen Tanık A., şunları anlattı: “Dış kapının şifresini bildiğimiz için onu açtık ama, 2’nci kapı kapalıydı. Bende de sadece büronun kapısının anahtarı vardı, aradaki bu kapının yoktu. Binadaki tüm evlerin zillerine bastık hiçbiri açmadı. Bir arkadaşımız daha geldi, ‘Ya itfaiyeyi çağıracağım ya da bu kapıyı açacağım’ dedi. Konuşurken, omuzuyla biraz itince kapı açıldı. Sonra 1. kata çıkıp anahtarla kapıyı açtım. İçeride ilk gördüğüm ayaklar oldu. İlerlediğimde yerde sırt üstü düşmüş Rojbin’in (Fidan Doğan) yüzünü gördüm. Gözleri kapalı, yüzü donmuştu. Girişte gördüğüm Sakine arkadaşın ayaklarıydı. Sırtı televizyon dolabına dayalı olarak düşmüştü. Aralarında bir valiz vardı. Rojbin arkadaş diz üstü oturmuş, sırtüstü düşmüş gibiydi, Sakine arkadaş da oturduğu yerden yana düşmüş ve sırtı dolaba dayanmıştı. Muhtemelen valizi hazırlarken vurulmuşlar. Valizdeki eşyalardan bir iki parça halen Sakine arkadaşın dizinin üstündeydi.”