Güncelleme Tarihi:
Genelkurmay Başkanlığı'nın bugünkü açıklamasında şu ifadeler yer aldı: "13 Mayıs 2016 tarihinde, Hakkari ili Çukurca/Çığlı 2136 Rakımlı Tepe Üs Bölgesine bölücü terör örgütü mensubu teröristler tarafından bir saldırı gerçekleştirilmiştir. Teröristlerin etkisiz hale getirilmesi maksadıyla; Saldırı esnasında başka bir bölgede görev yapmakta olan Hava Kuvvetlerine ait iki adet F-16 uçağı çatışma bölgesine sevk edilmiş, görülen ve bilinen hedefler ateş altına alınmış, İnsansız Hava Araçları ve takviye birlikler bölgeye gönderilmiş, Başka bir görevin icrası için bölgede bulunan iki taarruz helikopteri, birliklerimize ateş desteği sağlamak maksadıyla çatışma bölgesine sevk edilmiştir.
YERDEN ATEŞ AÇTILAR
Helikopterler görevlerini icra ederken; bir helikopterin, terörist unsurların yerden açtığı ateş sonucu muhtemelen yerden havaya atılan ve cinsi henüz belirlenemeyen, füze olabileceği değerlendirilen bir hava savunma silahı ile vurularak düşürülmüş olabileceği kanaatine varılmıştır.Meydana gelen olayla ilgili ayrıntılı inceleme ve tetkik faaliyetine uluslararası sertifikasyona sahip yetkili mercilerce devam edilmektedir.
2'Sİ PİLOT 8 ASKER ŞEHİT OLDU, 13 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ
Saldırıda ikisi pilot sekiz kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 13 kahraman silah arkadaşımız yaralanmış, 13 bölücü terör örgütü mensubu terörist etkisiz hale getirilmiş, bölücü terör örgütüne ait bir Doçka Uçaksavar mevzii ve silahı imha edilmiştir. Şehit olan kahraman silah arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet ve kederli ailelerine tekrar başsağlığı diliyoruz" ifadeleri yer aldı.
Güvenlik uzmanları yaşanan olayı hurriyet.com.tr için yorumladı...
METE YARAR: TSK İNCELEMEDEN SONRA AÇIKLAMA YAPAR
Güvenlik Uzmanı Mete Yarar, helikopterin, yerden atılan bir füze ile vurulmuş olabileceği yönündeki TSK açıklamasının 6 gün sonra yapılmış olmasını “Silahlı kuvvetler, özellikle bu tür konularda, bir grubunu yayınladığı görüntüler üzerinden değil elindeki veriler üzerinden açıklama yapar. Dolayısı ile bu süreçte, kalıntı ve parçalar üzerindeki incelemelerden sonra açıklama yapılmış olması doğru olan” sözleri ile değerlendirdi.
TÜRKİYE TOPRAĞINA DÜŞEN İLK HELİKOPTER
Yarar, Çukurca’da 13 Mayıs’ta düşürülen helikopter için “Türkiye topraklarında, füze ile vurulup düşürülen ilk helikopter oluyor. Daha önce düşen iki helikopter, sınır ötesi operasyonlar kapsamında düşmüştü. Ve bunlar sınırın diğer tarafında düştü. Ancak, Çukurca’da düşen helikopter bu yönü ile bir oluyor” dedi.
ELEKTRONİK MÜDAHALE Mİ OLDU?
Yarar, görüntüleri incelediğini belirterek, “Burada yanıtı aranan ve ortaya konulması gereken önemli bir soru var. Helikopter kilitlenmeye karşı neden bir manevra yapmadı. Acaba, elektronik bir harp mı söz konusu” ifadesi ile, düşen helikoptere yönelik elektronik bir müdahalenin olabileceğine işaret etti.
DAHA FAZLASI DA VERİLMİŞTİR
Yarar, helikopterin düşürülmesine yol açan füzenin Rus yapımı olduğu görüşüne sahip olduğunu belirterek, “Bu füzelerden, birileri size bir tane vermişse, daha fazlasını da vermiştir” sözleri ile, anılan füzelerden çok fazlasının ellerinde olabileceğini kaydetti.
PARA İLE ALAMAZSINIZ
Yarar, anılan füzelerin bir raf ömrü olduğunu hatırlatarak, son kullanılan SA-18 hava savunma füzesi için “Bu füzeler, öyle para ile alınabilecek silahlar değil. Para ile alamazsınız bunları. Öte yandan, PYD’ye, hem ABD hem Rusya silah veriyor. Ancak, IŞİD’in uçağı yok ki, bir ülke bu füzelerden de verilmiş olsun. Bu füzeler, bir ülkenin onayı olmadan alınabilecek silahlar değil. NATO bile, kendi üye ülkelerindeki füzelerin envanterini çok sıkı tutuyor” dedi.
ASIL KIYAMET O ZAMAN KOPAR
Yarar, Çukurca’da helikopterin düşürülmesine neden olan füzenin hangi ülkeye ait olabileceğinin ortaya çıkarılabileceğini kaydederek “İşte asıl kızıl kıyamet o zaman kopar” yorumunda bulundu.
METİN GÜRCAN: PKK'LILAR FÜZEYİ NEDEN ŞİMDİ KULLANDI
Özel kuvvetler bünyesinde görev yapan, 2015'te emekli olan ve terörizm, ayaklanma ve ayaklanmaya karşı koyma gibi konularda akademik çalışmalar yürüten Metin Gürcan ise saldırının nasıl olduğu ve ne tür sonuçlar doğuracağına dair şu değerlendirmeleri yaptı:
TERÖRİSTLER İLK DEFA MI HELİKOPTER DÜŞÜRDÜ?
Türkiye’nin 1984’ten bu yana sürdürdüğü terörle mücadele tarihinde PKK sadece iki defa AH-1W tipi helikopter düşürdü. Bunlardan ilki 18 Mayıs 1997’de (Çukurca’da SA-7 Strela ile vurulmuştu) diğeri ise 24 Şubat 2008’de Irak’ın kuzeyindeki Güneş Harekatı esnasında (Süper Kobra kuyruğuna isabet eden RPG-7 roketi ile vurulmuştu) düşürülmüştü. Bu PKK tarafından düşürülen üçüncü operasyonel kayıp.
HAİN SALDIRI NASIL GERÇEKLEŞTİ?
Profesyonel olduğu gözlenen bir PKK’lı Rus Yapımı SA-18 Grouse portatif hava savunma füzesini şarj ederek, yaklaşık 3 kilometre mesafeden yakın hava desteği görevinde olan helikoptere nişan aldığı görülüyor. Helikopterin o esnada hemen altındaki hedeflere 20 milimerelik top atışı yaptığı anlaşılıyor, helikopter bu nedenle sabit bir bölgede daireler çizerek, oldukça yavaş seyrediyor. Yaklaşık 15 saniyelik bir bekleme süresinin ardından atıcı heyecanlanmadan (kuvvetle muhtemel sınırın Irak tarafından) füzeyi ateşliyor. Füze yaklaşık 2 kilometrelik dik bir yükselişten sonra helikoptere yönelerek, üç-dört saniye içinde kuyruk kısmından vuruyor. Atıcı ile gözcünün yoğun ağaçlık bir bölgede ve rahat bir ortamda bulundukları görülüyor ki bu, PKK’lıların sadece helikopteri düşürmek amacıyla bölgede olduklarına işaret ediyor.
İKAZ SİSTEMİ NEDEN ÇALIŞMADI?
Helikopterin radar ikaz setleri ile AN/ALE-39 tipi güdümlü füze aldatıcısı sisteminin neden çalışmadığı meçhul. Bu konu TSK'nin teknik incelemesi sonucunda ortaya çıkacaktır.
TERÖRİSTLER BU FÜZEYİ NEREDEN BULDU?
Bu soruya “Kuvvetle muhtemel Suriye” yanıtını vermek mümkün. Çünkü özellikle 2012-2014 yılları arasında Suriye ordusunun envanterindeki ana portatif hava savunma füze sistemi olan SA-18’lerin ordu depolarından yağmalandığı ve karaborsaya düştüğü biliniyor. 5 Nisan’da Suriye’deki muhaliflerin bir Suriye SU-22 Fitter savaş uçağını, SA-18 ile aynı aileden gelen 9K310 Igla-1 füzesi ile düşürdüğü haberleri basına yansımıştı.
KENTTEKİ BASKIYI AZALTMAK İSTİYORLAR
Bu soruya cevap olarak aslında PKK’nın özellikle Irak sınırına yakın kırsal bölgelerde bu yeteneğinin zaten olduğunun altını çizmek gerekiyor. “Neden şimdi?” sorusuna yanıt vermeden önce bir gerçeği hatırlamak gerekli: Baharla PKK’nın çatışmaları Nusaybin ve Şırnak gibi kent merkezlerinden kırsala çekmeye çalıştığı gözleniyor. Bu tarz sansasyonel saldırılarla kırsal alanlara birlik kaydırmayı amaçladığını ve bu sayede kentlerdeki PKK'lıların üzerindeki baskıyı hafifletmeye çalıştığını söylemek mümkün.
UÇAKLAR DA TEHDİT ALTINDA MI?
Bunun cevabı “Hayır.” Çünkü yaklaşık 5 kilometre menzili olan bu alçak irtifa sistemleri, yedi-dokuz kilometre mesafeden lazer güdümlü mühimmat kullanan Türk F-16’ları için açık bir tehdit değil. Zaten bu gelişmeden sonra TSK’nın da Irak’ın kuzeyindeki PKK hedeflerine yönelik hava bombardımanlarını artırması kaçınılmaz olacak. Yani önümüzdeki günlerde Irak’ın kuzeyindeki PKK hedeflerine yönelik yeni hava bombardımanı haberlerini çok okuyacağız.
OPERASYONLARI ETKİLER Mİ?
Helikopterler yakın hava desteği görevlerinde ve havadan tahliye ve takviye ile lojistik destek için kullanılır. Bölgenin şartlarında çok kritik görevler üstleniyor. Özellikle alan hakimiyeti kapsamında bölgede çok fazla geçici üs bölgeleri açılıyor. Son saldırı da bu üs bölgelerinden birine yapıldı. Bu bölgelere yol yoktur. Buralara mühimmat ve kumanya desteği helikopter ile yapılıyor. Helikopter de bu bölgelerden birinde vuruluyor. Dolayısıyla PKK helikopteri vurup alan hakimiyeti kapsamında açılan geçici üs bölgelerini engellemeye çalışıyor. Helikopteri vurduğu zaman bu üslere ikmali sekteye uğratma peşinde. Bu saldırıdan sonra helikopterlerin güzergahları, uçun mesafeleri, manevraları vb. tümden değişecek. Böyle bir etkisi olacaktır saldırının.
PKK'NIN RUS YAPIMI BİR FÜZE KULLANMASINA DİĞER ÜLKELER NE DİYECEK?
Bugüne kadar PKK, Suriye'nin Kuzeyi'nde kullandığı sofistike silahları Türkiye'de kullanmamıştı. Ben bunu aylar önce de söylemiştim. PKK bu silahları Türkiye'de kullanır mı demiştim. Şimdi böyle bir durumla karşı karşıyayız. TSK, PKK'yı kent merkezlerinde sıkıştırdıkça görüldü ki, PKK da Suriye'de edindiği deneyimi, eğitimi ve silahları sıkıştıkça Türkiye'de de kullanacak. Ama burada örgüt için bir sorun var. Bu silahlar Türkiye'de kullanıldıkça PKK, başta ABD olmak üzere Batı ülkelerinde edindiği desteği bence yavaş yavaş yitirir. Yani PKK'nın IŞİD'e karşı savaşta kazandığı uluslararası meşruiyetini bu tür füze saldırılarını sürdürürse kaybeder.