Terörist direksiyonda
Güncelleme Tarihi:
Uğur DÜNDAR
Oluşturulma Tarihi: Aralık 21, 2003 01:53
Hürriyet, İstanbul'u kana bulayan terör bombalarının en çarpıcı ve tarihi karesini yayımlıyor. 20 Kasım günü saat 11.05'te Tepebaşı Meşrutiyet Caddesi'ndeki İngiliz Başkonsolosluğu'nun kapısını yıkarak geçen bomba yüklü kamyonetin patlamadan bir saniye önce güvenlik kamerasınca tespit edilen görüntüsünde terörist Feridun Uğurlu gözüküyor.
Bir başka karede olayda şehit düşen polis memurları Hüseyin Apaydın ve Salih Çapkın'ın kamyonetin arkasından çaresiz bakışları kameraya yansıyor.
Araştırmacı gazeteci-yazar Uğur Dündar ve Arena ekibinden Altan Bulut'un ele geçirdiği güvenlik kamerası görüntülerinde 18 kişinin öldüğü, yüzlerce kişinin yaralandığı saldırı saniye saniye izlenebiliyor.
ŞEHİT 2 POLİSİN ÇARESİZ BAKIŞLARI
Kamera görüntülerine önce konsolosluğa yaklaşan 34 VCV 25 plakalı Hino marka kamyonet yansıyor. Bir sonraki karede kamyonetin tadilatı süren konsolosluğun kapısını tamponuyla zorladığı izleniyor.
Kapıları kırarak konsolosluk bahçesine giren kamyonetin direksiyondaki terörist Feridun Uğurlu ile şehit polislerin çaresiz bakışları güvenlik kamerasının tespit edebildiği son görüntüler.
Bombalı saldırıda İngiliz Başkonsolosluğu'nu korumakla görevli 2 polis memuru şehit düştü. Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği'nde görevli 12 yıllık polis memuru 33 yaşındaki Hüseyin Apaydın evliydi, 7 yaşındaki Kübra ve 11 yaşındaki Serdar'ın babasıydı. Şehit düşen diğer polis memuru 27 yaşındaki Salih Çapkın ise bekardı, memleketi Bandırma'da toprağa verildi.
KATİL KAMYONET 2 GÜN ÖNCE TESCİL EDİLDİ
İngiltere Başkonsolosluğu'na yönelik saldırıda kullanılan 34 VCV 25 plakalı Hino marka araç Sinoplu Cahit Öztürk üzerine kayıtlıydı. Öztürk'ün verdiği sahte adresin Feridun Uğurlu'nun eviyle aynı cadde üzerinde olması dikkat çekiciydi. Kamyonetin saldırıdan iki gün önce 18 Kasım 2003 tarihinde yeniden tescil edildiğini belirlendi.
UĞURLU VAKIFLA PAKİSTAN’A GİTMİŞTİ
Feridun Uğurlu, Kartal Semiha Şakir Lisesi'ni bitirdikten sonra bir vakıf aracılığıyla Pakistan'a gitti. Anne Elif Uğurlu, oğlunun orada 3 ay kaldıktan sonra hastalandığı için geri döndüğünü söyledi. Uğurlu, İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gören oğlunun iyileştikten sonra Pakistan'a dönmediğini de belirtti.
Sinagogdaki kamyonu da o buldu
Eskişehir doğumlu 27 yaşındaki Feridun Uğurlu Neva Şalom Sinagogu'na 15 Kasım Cumartesi günü düzenlenen bombalı saldırıda kullanılan kamyonu temin etti. Azat Ekinci ile Dubai'ye gidip son hazırlıkları tamamladıktan sonra Türkiye'ye başka bir isimle girdi. İlk saldırıdan 5 gün sonra İngiliz Başkonsolosluğu'na bombalı saldırı için direksiyona geçti. İşte Uğurlu tam da kapıdan girerken, güvenlik kamerasına yansıyan son görüntüler...
DGM’ye çıkarılan 4 kişi serbest
İstanbul'daki bombalı saldırılarla ilgili gözaltına alınan Kazım Sağlam, İrfan Kavak, Ahmet Satıcı ve Hasan Karakaya dün DGM'ye sevk edildi. 4 kişi, sorgunun ardından serbest bıkarıldı. İrfan Kavak Afganistan'daki El Kaide kampına katıldığını, 1997'de Adnan Ersöz'ün eğitiminden geçtiğini anlattı. Kavak'ın sözleri şöyle: ‘Kampta 2 ay ağır silah eğitimi ve Kalaşnikof kullanmayı öğrendik. 3’üncü ay farklı tabanca ve bomba eğitimi aldık. Türkiye'de eylem yapılacağını Habib'ten öğrendim. Habib, Azad ve Gürcan'la tartıştık. Türkiye'nin cihat alanı olmadığını, eylemin bize zarar vereceğini savundum. İkna olmadılar.''
Araştırmacı gazeteci-yazar Uğur Dündar ve Arena ekibinden Altan Bulut'un ele geçirdiği güvenlik kamerası görüntülerinde 18 kişinin öldüğü, yüzlerce kişinin yaralandığı saldırı saniye saniye izlenebiliyor.
ŞEHİT 2 POLİSİN ÇARESİZ BAKIŞLARI
Kamera görüntülerine önce konsolosluğa yaklaşan 34 VCV 25 plakalı Hino marka kamyonet yansıyor. Bir sonraki karede kamyonetin tadilatı süren konsolosluğun kapısını tamponuyla zorladığı izleniyor.
Kapıları kırarak konsolosluk bahçesine giren kamyonetin direksiyondaki terörist Feridun Uğurlu ile şehit polislerin çaresiz bakışları güvenlik kamerasının tespit edebildiği son görüntüler.
Bombalı saldırıda İngiliz Başkonsolosluğu'nu korumakla görevli 2 polis memuru şehit düştü. Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği'nde görevli 12 yıllık polis memuru 33 yaşındaki Hüseyin Apaydın evliydi, 7 yaşındaki Kübra ve 11 yaşındaki Serdar'ın babasıydı. Şehit düşen diğer polis memuru 27 yaşındaki Salih Çapkın ise bekardı, memleketi Bandırma'da toprağa verildi.
KATİL KAMYONET 2 GÜN ÖNCE TESCİL EDİLDİ
İngiltere Başkonsolosluğu'na yönelik saldırıda kullanılan 34 VCV 25 plakalı Hino marka araç Sinoplu Cahit Öztürk üzerine kayıtlıydı. Öztürk'ün verdiği sahte adresin Feridun Uğurlu'nun eviyle aynı cadde üzerinde olması dikkat çekiciydi. Kamyonetin saldırıdan iki gün önce 18 Kasım 2003 tarihinde yeniden tescil edildiğini belirlendi.
UĞURLU VAKIFLA PAKİSTAN’A GİTMİŞTİ
Feridun Uğurlu, Kartal Semiha Şakir Lisesi'ni bitirdikten sonra bir vakıf aracılığıyla Pakistan'a gitti. Anne Elif Uğurlu, oğlunun orada 3 ay kaldıktan sonra hastalandığı için geri döndüğünü söyledi. Uğurlu, İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gören oğlunun iyileştikten sonra Pakistan'a dönmediğini de belirtti.
Sinagogdaki kamyonu da o buldu
Eskişehir doğumlu 27 yaşındaki Feridun Uğurlu Neva Şalom Sinagogu'na 15 Kasım Cumartesi günü düzenlenen bombalı saldırıda kullanılan kamyonu temin etti. Azat Ekinci ile Dubai'ye gidip son hazırlıkları tamamladıktan sonra Türkiye'ye başka bir isimle girdi. İlk saldırıdan 5 gün sonra İngiliz Başkonsolosluğu'na bombalı saldırı için direksiyona geçti. İşte Uğurlu tam da kapıdan girerken, güvenlik kamerasına yansıyan son görüntüler...
DGM’ye çıkarılan 4 kişi serbest
İstanbul'daki bombalı saldırılarla ilgili gözaltına alınan Kazım Sağlam, İrfan Kavak, Ahmet Satıcı ve Hasan Karakaya dün DGM'ye sevk edildi. 4 kişi, sorgunun ardından serbest bıkarıldı. İrfan Kavak Afganistan'daki El Kaide kampına katıldığını, 1997'de Adnan Ersöz'ün eğitiminden geçtiğini anlattı. Kavak'ın sözleri şöyle: ‘Kampta 2 ay ağır silah eğitimi ve Kalaşnikof kullanmayı öğrendik. 3’üncü ay farklı tabanca ve bomba eğitimi aldık. Türkiye'de eylem yapılacağını Habib'ten öğrendim. Habib, Azad ve Gürcan'la tartıştık. Türkiye'nin cihat alanı olmadığını, eylemin bize zarar vereceğini savundum. İkna olmadılar.''