Terör mağduruna tazminat veriliyor

Güncelleme Tarihi:

Terör mağduruna tazminat veriliyor
Oluşturulma Tarihi: Ekim 20, 2004 00:00

Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlandı. Yönetmeliğin amacı, “5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanuna göre; terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddi zarara uğrayan gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin, bu zararlarının karşılanması” olarak belirlendi.     Zarar tespit komisyonlarının kuruluşu, çalışma usulleri ve görevleri ile komisyona yapılacak başvurularda takip edilecek hususların belirlenmesini de düzenleyen yönetmelik, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren eylemler veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddi zararlarının sulhen karşılanmasına dair esas ve usulleri kapsıyor. Yönetmelik, karşılanmayacak zararları ise şöyle belirliyor:         - Devletçe arazi veya konut tahsisi suretiyle yahut başka bir şekilde karşılanan zararlar,     - Bir mahkeme kararı gereğince veya 4353 sayılı Maliye Vekaleti Baş Hukuk Müşavirliğinin ve Muhakemat Umum Müdürlüğünün Vazifelerine, Devlet Davalarının Takibi Usullerine ve Merkez ve Vilayetler Kadrolarında Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair Kanun'un 30. ve 31. maddeleri gereğince karşılanan zararlar,     - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nce, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya eki protokollerin ihlal edildiği gerekçesiyle sözleşmenin 41. maddesine göre hükmedilen veya sözleşme hükümleri uyarınca dostane çözüm yoluyla uzlaşılan tazminatın ödenmesi sonucunda karşılanan zararlar,     - Terör dışındaki ekonomik ve sosyal sebeplerle uğranılan zararlar ile güvenlik kaygıları dışında kendi istekleriyle bulundukları yerleri terk edenlerin bu sebeple uğradıkları zararlar,     - Kişilerin kendi kasıtları sonucunda oluşan zararlar,     - Terör olaylarında yardım ve yataklık suçlarından mahkum olanların bu fiillerinden dolayı uğranılan zararlar.     ZARAR TESPİT KOMİSYONLARI     Zarar tespit komisyonları, illerde, kanun ve bu yönetmelik kapsamında yapılacak başvurular üzerine on gün içinde vali onayı ile kurulacak.     Komisyon valinin görevlendireceği bir vali yardımcısı başkanlığında bir başkan ve altı üyeden oluşacak.     Komisyon başkan ve üyeleri her yıl ocak ayının ilk haftasında yeniden belirlenecek. Baro yönetim kurulu komisyonda yer alacak avukat üyenin ismini her yıl aralık ayının sonuna kadar valiliğe bildirecek. Eski üyeler yeniden komisyonda görevlendirilecek.     Komisyon, zarar görenin veya mirasçılarının veya yetkili temsilcilerinin başvurusu halinde bu yönetmelik kapsamına giren bir zararın bulunup bulunmadığını tespit edecek.     Komisyon, “Sulhname tasarı”sının kabul edilmemesi veya kabul edilmemiş sayılması hallerinde bir uyuşmazlık tutanağı düzenleyerek birer örneğini ilgiliye tebliğ edecek ve İçişleri Bakanlığı'na  gönderecek.     BAŞVURULAR    Zarar görenin veya mirasçılarının veya yetkili temsilcilerinin zarar konusu olayın öğrenilmesinden itibaren altmış gün içinde ve olayın meydana gelmesinden itibaren bir yıl içinde ilgili valiliğe veya kaymakamlığa başvurmaları halinde gerekli işlemlere başlanacak.     Kaymakamlığa yapılan başvurular ivedilikle, ilgili komisyona gönderilecek. Bu sürelerden sonra yapılacak başvurular kabul edilmeyecek. Başvurunun süre yönünden reddedildiği bir tutanağa bağlanarak ilgiliye yazılı olarak tebliğ edilecek. Mirasçıların veya yetkili temsilcilerin başvurularında veraset ilamı ve noterden tasdikli vekaletname başvuru dilekçesine eklenecek. Türkiye Cumhuriyeti dış temsilcilikleri ve diğer bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan başvurular ivedilikle ilgili valiliğe gönderilecek ve başvuru sahibine bilgi verilecek.     1987'DEN SONRAKİ ZARARLAR DA KARŞILANACAK     Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun'un yürürlüğe girdiği 27 Temmuz 2004 tarihinden itibaren bir yıl içinde başvurulması halinde, 19 Temmuz 1987 tarihi ile kanunun yürürlüğe girdiği tarih arasında işlenen ve Terörle Mücadele Kanunu'nun kapsamına giren eylemler veya anılan tarihler arasında terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddi zararlar hakkında da bu yönetmelik hükümleri uygulanacak. Buna göre yapılan başvurular, başvuru tarihinden itibaren 2 yıl içinde sonuçlandırılacak. Bu durumda olanların yaklaşık 10 ay daha başvuru süreleri bulunuyor.     Komisyon ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından başvuru konusu ile ilgili her türlü bilgi, belge ve yardım isteyebileceği gibi adli ve askeri teşkilat ile kolluk kuvvetleri dışında kalan diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanları bilirkişi olarak da görevlendirebilecek. Komisyon gerek görmesi halinde keşif yapabilecek.     Komisyon salt çoğunlukla toplanacak ve kararlar üye tam sayısının salt çoğunluğu ile alınacak. Karara katılmayan üye gerekçesini yazacak.     KARŞILANACAK ZARARLAR     Sulh yoluyla karşılanabilecek zararlar ise şunlar:        - Hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar,     - Yaralanma, sakatlanma ve ölüm hallerinde uğranılan zararlar ile tedavi ve cenaze giderleri,     - Terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddi zararlar.     Taşınmaza ilişkin zarar tespitinde Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesinde belirtilen kıymet takdiri esasları kıyasen uygulanacak.     19 Temmuz 1987'den Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun'un yürürlüğe girdiği 27 Temmuz 2004 tarihine kadar, görevleri başında iken terörden veya terörle mücadele sırasında zarar gören kamu görevlilerinden veya mirasçılarından, ilgili mevzuat uyarınca tazminat almış olup, ancak aldıkları tazminatın hesaplanma kriteri bu yönetmelikten farklı olanlardan, kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içinde başvuranlara, yapılan hesaplamada aldıkları tazminat ile bu yönetmeliğe göre almaları gereken tazminat arasında fark olması halinde, eksik olan tutar yasal faiziyle birlikte ödenecek. Ödenen tazminat miktarı fazla ise iade talep edilemeyecek.     AYNİ İFAYA ÖNCELİK VERİLECEK     Hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlar ile terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddi zararlar ayni veya nakdi olarak karşılanacak. Ancak, bu zararların karşılanmasında imkanlar ölçüsünde ayni ifaya öncelik verilecek. Ayni ifa, bireysel veya genel nitelikli projeler çerçevesinde yapılabilecek.    Kişilerin konut, ahır ve benzeri yapılarında, tarımsal, sanayi ve zanaat araç ve gereçlerinde, canlı hayvan ve ayni ifaya konu olabilecek mameleklerinde meydana gelen zararın karşılanmasında, hasar raporları, mahkemelerce karara bağlanmış olan hasar tespitleri esas alınarak öncelikli olarak ayni yoldan ifa edilecek.     NAKDİ TUTAR     Yaralanma ve ölüm hallerinde 7000 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucunda bulunan miktar esas alınarak belirlenecek oranda nakdi ödeme yapılacak.     Ölenlerin mirasçılarına elli katı tutarında, nakdi ödeme yapılacak. Nakdi ödemenin tespitine esas tutulacak miktar, ödeme yapılmasına ilişkin valinin veya İçişleri Bakanı'nın onayı tarihinde geçerli gösterge ve katsayı rakamları esas alınarak belirlenecek.     Bakanlar Kurulu, nakdi ödemeye esas tutulan gösterge rakamını yüzde otuza kadar artırabilecek veya kanuni sınıra kadar indirebilecek.     Bu Yönetmelik kapsamındaki zararlardan dolayı, zarar gören kişilere gerçek veya özel hukuk tüzel kişileri tarafından yapılan ödemeler sebebiyle devlete rücu edilemeyecek.     Daha önceden ilgiliye herhangi bir şekilde ödeme yapılmışsa hesaplanan gayri safi zarar miktarından bu miktar mahsup edilecek.     Komisyon, doğrudan doğruya veya bilirkişi aracılığı ile yaptığı tespitten sonra uğranılan zararı sulh yoluyla karşılayacak safi miktarı belirleyecek. Komisyonca, bu esaslara göre hazırlanan ”sulhname tasarısı” davet yazısı ile birlikte hak sahibine tebliğ edilecek.     YARGI YOLU AÇIK    Davet yazısında hak sahibinin sulhname tasarısını imzalamak üzere yirmi gün içinde gelmesi veya yetkili bir temsilcisini göndermesi gerektiği, aksi takdirde sulhname tasarısını kabul etmemiş sayılacağı ve yargı yoluna başvurarak zararının tazmin edilmesini talep etme hakkının saklı olduğu belirtilecek.     Sulhname tasarısının kabul edilmemesi veya ikinci fıkraya göre kabul edilmemiş sayılması hallerinde bir uyuşmazlık tutanağı düzenlenerek birer örneği ilgiliye ve İçişleri Bakanlığı'na gönderilecek.     Sulh yoluyla çözülemeyen uyuşmazlıklarda ilgililerin yargı yoluna başvurma hakları saklı olacak.     Nakdi ödemeler hak sahibi veya sahiplerinin banka hesaplarına yapılacak.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!