OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 31, 2000 00:00
TEMMUZ'DA HİÇBİR DEĞİŞİKLİK OLMADI MI? Geçen hafta, astroloğun önyargılarını işin içine karıştırmayan, ve tümüyleanalitik bir yaklaşımla hazırlanmış "kişilik analizi" ve "tahmin raporları"nın erdemlerine değinmiştim...Bu raporlarda, zaman zaman "çelişkili ifadeler"e ya da "durumlar"arastlanabilir demiş, ve bu hafta bu konuyu açıklamaya çalışacağımı da belirtmiştim... Ama bundan önce, Ağustos ayı ile ilgili uyarı ve açıklamalar yapmak istiyorum...Temmuz ayı için o kadar bağırıp çağırmamın ardından kimi okurların hayatında, beklenen alanlarda büyük değişiklikler olmuş. Bu kişilerden mektuplar aldım. Buna karşılık, okurların yaklaşık yarısının hayatında (ki bunların hiçbirinden mektup almadım) hiçbir kayda değer değişiklik olmadığını biliyorum. Zira bu tutulmalar (eclipse) etkisini ya günü gününe ya da bir "Ay Siklüsü" sonrasında gösteriyor...Bu şu demek: Eğer Temmuz ayındaki üç tutulmanın üçünde de hayatınızda kayda değer ve önemi yıllarca sürecek bir değişim yaşamadı iseniz, bunu Ağustos'ta, ve MUTLAKA yaşayacaksınız demektir.Biraz daha açık bir ifadeyle, Ağustos'un 1'ini, 16'sını ve 30'unu BEKLEYİN!! (Bu tarihlerin +/- 48 saat olarak alınması gerekiyor.)Hangi alanlarda ne gibi değişiklikler bekleyeceğini, ve her
burç mensubunun hangi konularda dikkatli olması gerektiğini merak edenler http://www.hurriyet.com.tr/agora/astroloji.htm adresinden Burçlara Özel Temmuz Durumları I ve II'yi okuyabilirler.Genel planda hatırda tutulması gereken en önemli nokta şu çünkü: Bu yıl, Dünya çapındaki yönetim ve işleyişle ilgili ciddi bir değişim/gelişme beklenmiyor ama bireysel planda, hemen herkesin hayatında etkisi yıllarca devam edecek değişim/yenilik/ayarlamalar sözkonusu olacak. Bilginize...Şimdi... Astrolojik kişilik analizleri ve gelecek tahminleri konusundaki çelişkili mesajlar konusuna dönebiliriz...Kelli Fox'un (http://www.astrology.com/) raporlarının analitik olduğunu belirtmiştim. Bu raporlar, her bir gök cisminin yıldız haritanızdaki konumunun yaratacağı etkiyi münferiden açıklar nitelikte. Yani, kompartmanlardan oluşuyor. Böylece, astrolog, sadece belli bir gök cisminin sizin doğum gökyüzünüzde belli bir noktada olmasının etkilerini açıklamakla yetiniyor ve dolayısıyla da "bir tipik Koç" için, ya da "bir tipik Başak" için rapor yazıyor olmuyor. Bu da, onun önyargılarının ve kişisel yorumlarını işin içine katmasını ciddi oranda minimize ediyor.Ve fakat, böyle olunca, bu kez de "çelişkili mesajlar" konusu gündeme gelebiliyor.Bunu açıklamak için, KİŞİLİK ANALİZİ ile ilgili bir örnek vereyim: Örneğin bir kişinin doğum anında Ay,
Balık Burcu'nda olabilir. Bu durum, kendi başına pek hayırlı ve tatlı bir durum değil aslında. Zira bu kişinin aşırı hassas ve yaralanabilir (vulnerable) bir kişiliği olması, ve aşırı hassas sinir sisteminin etkisiyle de, olaylarla başaçıkma yöntemi olarak özbenine yönelik yokedici tüketim alışkanlıkları (
yemek, alkol, hatta uyuÅŸturucu) geliÅŸtirmeye eÄŸilimli olması muhtemeldir...Buna karşılık, aynı kiÅŸinin, doÄŸum anında Satürn, OÄŸlak Burcu'nda olabilir. Bu durumda, bu kiÅŸinin azimli, tuttuÄŸunu koparan, bir iÅŸe baÅŸladığında, bu iÅŸi obsesif bir biçimde tamamlamadan son nefesini vermeyecek bir özdisiplinle yaÅŸayabilecek, GÜÇLÃœ biri olduÄŸunu her astrolog teslim edecektir.Åžimdi... "Perhizde lâhana turÅŸusu" bir durum varmış gibi görünüyor, deÄŸil mi?.. Ama aslında yok... Zira, hemen herkesin "zayıf" ve "güçlü" olduÄŸu alanlar vardır. Ve SORUNLAR, bunları bilmemekten kaynaklanır. Bu yukarıdaki örnekte yer alan ÅŸahsın sinir sistemi daima hassas olacaktır. Zira duyum eÅŸiÄŸi çok geniÅŸtir ve saÄŸ beyni daha fazla geliÅŸmiÅŸtir. Bu durumda, bu kadar çok veri giriÅŸi ve bu verileri içselleÅŸtirme sonucu "bende bir eksiklik var, ben zayıfım, ben olaylarla baÅŸaçıkabilecek güçte biri deÄŸilim" ÅŸeklinde bir dizi "Ä°NANCA" sahip olması iÅŸten bile deÄŸildir. Gerçek sorunsa, bu kiÅŸinin "NE YAPARSA, NASIL DAVRANIRSA, VE ENERJÄ°SÄ°NÄ° HANGÄ° ALANLARA KANALÄ°ZE EDERSE KENDÄ°SÄ°YLE BARIÅžIK VE MUTLU OLACAÄžINI BÄ°LEMEMESÄ°"dir sadece...Bu verdiÄŸim örneÄŸin karşılık geldiÄŸi bir kiÅŸi Jenice Joplin, diÄŸeri de Eric Clapton'dır. Her ikisi de çocukluk ve ilkgençlik yıllarında, hassas kiÅŸiliklerinin taşımakta güçlük çekeceÄŸi ailevî sorunlar yaÅŸamışlardır. Ama Joplin, gerçekte olaylarla baÅŸaçıkabilecek kadar güçlü biri olduÄŸunu "BÄ°LEMEDEN", yiyerek-içerek-uyuÅŸturucu kullanarak kısa yaÅŸamayı SEÇMÄ°Åž, Clapton ise avuçlarını tırnaklarıyla kanatarak bedenini uyuÅŸturucu bağımlılığından kurtarmış ve günde 10 saat çalışarak belli bir iç huzuruna ve dengeye kavuÅŸup uzun yaÅŸamayı, üretmeyi ve ardında daha çok sayıda birÅŸeyler bırakmayı SEÇMÄ°ÅžTÄ°R.Sonuç olarak, sözkonusu örnek KiÅŸilik Analiz Raporundaki her iki ifade ve yorum da, ilk bakışta çeliÅŸkili görünse de, aslında doÄŸru ve geçerlidir...ASTROLOJÄ° de, en çok burada, zayıf ve güçlü olduÄŸumuz alanları öğrenmemiz konusunda iÅŸe yarar.Bunu bilmek, bilebilmek hayattaki en zor ÅŸeydir aslında. Kendimizi tanımamak ve kendimizden kaçmak için geliÅŸtirdiÄŸimiz zihinsel ve duygusal mekanizmalar akıllara durgunluk verecek kadar karmaşıktır, ve bu yüzden de, bir kiÅŸilik analizi yapmak bu iÅŸin uzmanı olan bir psikanalistin bile birkaç yılını almaktadır...ASTROLOJÄ°, zayıf ve güçlü olduÄŸumuz alanları bilmeye yarar."Ä°lim kendin bilmektir" diyerek konuyu inanılmaz bir ÅŸekilde özetlemiÅŸ olan Yunus Emre'ye rahmet olsun...Not: "Gelecek tahminindeki çeliÅŸkili ifadeler" konusunu gelecek hafta, ayrı bir yazıyla incelemekte yarar gördüm.Lea - 31 Temmuz 2000, Pazartesi Â
button