Güncelleme Tarihi:
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, Pakistan’a yaptığı resmi ziyaretin ikinci gününde, Başbakan Yusuf Rıza Gilani tarafından resmi törenle karşılandı. Karşılama sırasında bando, “Hatırla Sevgili” ve “Samanyolu” şarkılarını çaldı. Erdoğan daha sonra Gilani ile birlikte yüksek düzeyli işbirliği toplantısına başkanlık etti. Ortak basın toplantısında Pakistanlı doktorların tutuklu CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal ile ilgili mektubu sorulduğunda Erdoğan, şunları söyledi:
“Haberal konusu, şu anda tamamen yargının konusudur. Yargıyla ilgili bu konu hakkında bazı aktivistlerin, şu veya bu kişilerin, bu tür temennisi bizi pek ilgilendirmiyor, alakadar etmiyor. Yargı ne karar verirse herkes ona uymak durumundadır. Konu sıradan bir konu değildir. Konunun ilişkili olduğu madde ciddi bir maddedir. Bile bile mensubu olduğu siyasi parti, bu kişileri aday göstermiştir. Mesleki noktadaki taassupla bu iş ele alınırsa bu yanlış olur. Her mesleğin kendine has bazı savunulacak yanları veya savunanları çıkabilir. Ama burada da, mesleğinde çok başarılı bir insan olabilir. Yargı, farklı şeyler ele almak ve bunları değerlendirmek suretiyle böyle bir karara varmıştır. Şu anda da bu süreç devam etmektedir. Bize düşen sadece süreci izlemektir. Haberal milletvekilliği adaylığına dışarıda iken gösterilmiş değil, tutuklu iken gösterilmiş bir şahıstır.” Erdoğan, ortak basın toplantısında ise özetle şunları söyledi: “Para kendisi için uygun zemini arar. Girişimci onun peşinden koşar. Dolayısıyla hiçbir girişimci parasını kaybedeceği yerde yatırım yapmaz. Zaman, zaman bizde yargı bu noktada, küresel sermayeye karşı farklı tavırlar oluşturmuştur. Biz, bunun ciddi sıkıntılarını yaşadık ve girişimciyi çekemedik. Yasal düzenlemeler yapmak suretiyle bazı adımlar attık. Çünkü girişimcinin geleceği ülkenin yatırım için güvenilir olması, o ülkede istikrarın olması lazım. Eğer güvenilir olmazsa girişimci o ülkeye gitmez, yatırım o ülkede yapmaz. Yaşadıklarımızdan örnekle söylüyorum. Bizim bir sözümüz var, kızım sana söylüyorum gelinim sen işit.
Afganistan mesajı
NATO’nun Afganistan’dan çekilme hedefi 2014 sonu gibi görünüyor ama bu kesin bir süre değil. Bu 2014’ten sonraya da sarkabilir. Türkiye olarak biz bütün ülkeler orayı terk ettikten sonra terk etmeyi düşünüyoruz. Kardeşlerimizi orada yalnız bırakmayı düşünmüyoruz.
Pakistan’daki şehitlerimiz sebebiyle ABD’nin özür beyanını hatırlatmak durumundayım. Çok açık net ortada bir vaka var, bir olay var. NATO ikmal yolu olayına gelince, bu Pakistan’ın kendi takdiridir. Bir NATO ülkesi olarak bir mutabakat çerçevesinde çözmek en isabetli yol olur.
Böyle muhalefet olmaz
Navaz Şerif ile Gilani arasında bir dayanışma olmasını isterim. İlk zamanlarda burada muhalefet iktidarı destekliyordu. O zamanlarda sayın Gilani’ye ‘Böyle muhalefet bizim başımıza’ demiştim. Bizdeki muhalefet, beyaza siyah der, böyle bir muhalefet anlayışı olmaz. Buna rağmen mücadelemizi sürdürdük, sürdürüyoruz.”
Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla
BAŞBAKAN Erdoğan ile Pakistan Başbakanı Gilani dün ortak bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıdan önce Gilani, çeviri yapıldığını unutarak konuşmasının tamamını bir solukta yaptı. Durumu fark eden Gilani, özür dileyerek elindeki konuşma metnini tercümana verdi. Daha sonra Erdoğan, konuşmasında bir atasözünden bahsedeceğini söyleyerek tercümana “Burayı dikkatli çevir haa” diye uyardı. Erdoğan, “Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla” atasözünü söyledi. Tercümenin ardından salonda gülüşmeler oldu. Gilani, bu atasözünün ülkelerinde de kullanıldığını söyledi.
BAŞBAKAN Erdoğan, resmi temaslarının ardından, kaldığı otelde Pakistan ana muhalefet lideri, Müslim Lig Partisi Genel Başkanı Navaz Şerif’i kabul etti. Erdoğan, Navaz Şerif’e, “Son görüşmemizden bu yana kilo almışsınız” dedi. Şerif de “Tam aksine zayıfladım. Benim için çok hassas bir konu” diye yanıt verdi. Erdoğan, daha sonra Cemaati İslami Partisi Genel Başkanı Syed Münevver Hassan ve parti yöneticilerini kabul etti.