Tel Aviv'de yaralanan Türk: Tam can pazarıydı

Öztürk, yaptığı açıklamada, “Verilmiş sadakamız varmış. Yaralarım çok fazla değil. Bu seferki çok güçlü bir patlayıcı olmalı ki ortalık tam bir can pazarıydı” dedi. 19 Ocak'ta kendi dükkanlarında meydana gelen saldırıyı hatırlatan Öztürk, şunları söyledi:

“O zaman patlama içeride olmuştu. Buna rağmen kimse ölmedi. Yaralananlar olmuştu, birisi gözünü yitirmişti. Bu seferki öyle değil. Patlamayla birlikte kendimi dışarıya attım. Gözümün önünden ölenlerin, yaralananların durumu gitmiyor. Kendimi düşünmüyorum o insanların durumunu hatırladıkça.”

Eşi İsrail vatandaşı olan ve biri 9 aylık, diğeri 4 yaşında iki kız çocuğu bulunan Öztürk, 10 yıldan fazla zamandır İsrail'de çalıştığını söyledi. Öztürk, dönerci dükkanının bulunduğu bölgenin yabancı işçilerle yerli halkın birlikte çalıştığı bir yer olduğunu hatırlatarak, “Burada herkes, kendi işinde gücünde, çoluk çocuğunun nafakası derdindeki, siyasetle ilgisi bulunmayan insanlar. Ne istediler bu masum insanlardan?” diye konuştu.

Bunu yapanları lanetlediğini söyleyen Öztürk, artık işine gidip çalışmaya korktuğunu da dile getirdi. Öztürk, bölgenin son birkaç yılda 6. kez saldırıya hedef olduğunu, daha önceki bir saldırıda insanların birbirlerine yardım için koşuştururken ikinci patlamanın meydana geldiğini anlattı.

Bu nedenle kendisi dahil içerideki bazı kişilerin, patlamayla birlikte kendilerini dışarı attıklarını ifade etti. Öztürk, patlamada koruma görevlisi olan 3 çocuk babası Binyamin Hafuta'nın da hayatını kaybettiğini, ölenlerden bazılarının da sürekli müşterileri olduğunu kaydetti. Öztürk, “Patronumuz, çocuğu hasta diye, önceki güvenlik görevlisinin yerine Hafuta'yı işe almıştı. Nereden bilirdi ki?” dedi.

İsrail televizyonlarında da Binyamin Hafuta'nın, Pesah (Hamursuz) Bayramı'nda ailesi ile şakalaşırken, kardeşlerine “Aynı dükkana ikinci bir teröristin gelmesi zayıf bir ihtimal. Niye gelsin ki” dediği kaydedildi. İsrail basını, çok sık terör saldırısına uğrayan mekan için ”lanetli” tabirini kullandı.

Türk döneri satan dükkanın sahipleri, televizyonlardaki haberlerde, bu tür bir saldırıyı bir daha yaşayacaklarını akıllarına bile getirmediklerini söylediler.

Bu arada, dünkü intihar saldırısında ölen 9 kişiden 8'inin kimliği belirlenerek kamuoyuna açıklandı. Ancak, birinin adı verilmedi. İsrail'deki uygulamaya göre, ailesi ya da yakınlarına haber verilmeden ölenlerin ismi açıklanmıyor.