’Teknoloji üssü’nde Hindistan’a rakip olduk, 12 bin kişiye iş kapısı açılıyor
Güncelleme Tarihi:
Nilgün KARATAŞ
Oluşturulma Tarihi: Nisan 12, 2007 00:00
Nortel, Oracle, Microsoft, Whirlpool, Unilever, Luftansa, Siemens gibi pek çok firmanın bilgi teknoloji (BT) merkezlerini taşıdığı Türkiye, Hindistan’ın tahtını almaya hazırlanıyor.
Çağrı merkezlerinin ardından BT merkezlerinin de Türkiye’ye taşınması, önümüzdeki dönemde 12 bin kişiye istihdam olanağı vaat ediyor.
PEKÇOK dünya devinin önce çağrı merkezlerini taşıdığı Türkiye, şimdi de bilgi teknoloji (BT) merkezlerine üs oluyor. Geçen hafta Kanadalı ağ iletişim şirketi Nortel’in 9 milyon dolar yatırımla, 300 mühendis istihdam ettiği Küresel Yüksek Teknoloji Operasyon Merkezi’nin taşıdığı Türkiye, son bir kaç yıldır bu konuda önemli gelişmelere sahne oluyor. Farklı sektörlerden firmaların Avrupa’daki ya da Hindistan’daki BT departmanlarını Türkiye’ye kaydırmaları, bu sektörde, "İyi yönetilip çeşitli avantajlarla geliştirilip cazip hale getirilirse birçok firma Türkiye’nin BT üssü olarak konumlandırabilir. Bu da 12 bin kişilik yeni bir istihdam alanı açar" planlanlarını hazırlıyor.
BÜYÜYEN SEKTÖR: Türkiye’nin en genç, en dinamik sektörlerinden biri olan BT’nin yıllık cirosu şu anda 3.5 milyar dolar kabul ediliyor. Son 4 yılda ortalama yüzde 21 büyüyen sektör, sağladığı iş olanakları ile de dikkat çekiyor. Uluslararası pazar araştırmaları şirketi IDC’nin (International Data Corporation) verilerine göre, BT sektöründe 2001 yılında 80 bin olan çalışan sayısı geçen yıl 130 bine yaklaştı. Bu arada bugün Hindistan’da bu sektörde yaklaşık 500 bin kişinin istihdam edildiği ve 2010 yılında bu sayının 1.5 milyonu geçeceği de dikkate alınması gereken bir unsur olarak kabul ediliyor. Hewlett Packard, IBM, Oracle, Microsoft, SAP, Cisco Systems, Intel ve ST Microelectronics gibi uluslararası oyuncularının bulunduğu sektör, sadece BT firmalarının Türkiye’ye gelmesini değil, finanstan otomotive, beyaz eşyadan gıdaya kadar pek çok şirketi de Türkiye’ye çekiyor. Halen Oracle, Microsoft, Whirlpool, Unilever, Lutfansa, Siemens gibi pek çok uluslararası firma, BT merkezi olarak seçtikleri Türkiye’den Avrupa’dan Afrika’ya kadar pek çok ülkeye hizmet veriyor.
CEBIT’TE SUNUM: Bu hareketliliği izleyen Türkiye Bilişim Derneği (TÜBİSAD) gibi kuruluşlar da bunu destekliyor. Dernek yetkilileri, mart ayında Almanya’da yapılan Cebit Fuarı’nda bir de sunum yaptılar. Uluslararası şirketlere neden BT hizmetlerini Türkiye’ye kaydırmaları gerektiği anlatılan sunumda, Türkiye’nin kazançlarına da yer veriliyor. TÜBİSAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Data Expert CEO’su Hasan Altunkaya, Türkiye’nin de bazı altyapı çalışmalarını yapması halinde, 150 firmanın ortalama 80 kişilik BT merkezini taşımasıyla bu rakama ulaşılacağını savunuyor.
Fortis ve Deutsche Bank taşınıyor Ericsson inceliyor
TEKNOLOJİK hizmetlerinin bir kısmını Türkiye’ye aktarmaya hazırlanan pek çok şirket de var. Bunların arasında iki finans kuruluşu yer alıyor. Fortis BT Destek Merkezi’ni, Deutsche Bank ise 450 kişilik Avrasya Operasyon Merkezi’ni Türkiye’ye taşımaya hazırlanıyor. BT hizmetlerini Türkiye’ye aktarma konusunda inceleme yapan şirketler arasında ise Ericsson yer alıyor.
Ücretlerden 1.6 milyon Euro tasarruf mümkün
ŞİRKETLERİN BT merkezlerini Türkiye’ye taşımalarında en önemli etken, insan kaynağı. Her yıl 1.5 milyon gencin üniversite sınavına girdiği Türkiye’de bunların yüzde 1’inin yanı 5 bin 500 kişinin bilişim ile ilgili bölümlere girdiğine dikkat çeken Data Expert CEO’su Hasan Altunkaya, sektörde donanımlı bir genç nüfus bulunduğuna da dikkat çekti. BT sektöründe üst düzey yönetici ücretlerinde çok fark bulunmasa da diğer kademelerde Türkiye’de ücretlerin düşük olduğuna dikkat çeken Altunkaya, 80 kişi çalıştıran bir firmanın Avrupa’da yıllık 5.6 milyon Euro, Türkiye’de ise 4 milyon Euro yıllık ücret ödeyeceğini, yani bir yıllık ücretten 1.6 milyon Euro tasarruf edebileceğini hesapladı.
Düşük yatırımla yüksek katmadeğer
BİLİŞİMİN, en düşük yatırımla ve en kısa sürede istihdam yaratan bir alan olduğunu da vurgulayan Hasan Altunkaya, TÜBİSAD’ın yaptığı karşılaştırmayı da şöyle aktardı: "Sanayide bir kişi için 60 bin ile 80 bin dolar, turizmde yaklaşık 50 bin dolar yatırım gerekirken, bilişim için 5 bin dolar yetiyor. Yatırım süresi de yıllar değil, aylarla ölçülüyor. Bunun katma değeri ise çok yüksek. yapılan yatırım karşılığında alınan katma değer tarımda yüzde 5, sanayide yüzde 10, hizmetler sektöründe yüzde 15’lerde kalırken, bilişimde yüzde 30’ların üzerine çıkıyor."
PEKÇOK dünya devinin önce çağrı merkezlerini taşıdığı Türkiye, şimdi de bilgi teknoloji (BT) merkezlerine üs oluyor. Geçen hafta Kanadalı ağ iletişim şirketi Nortel’in 9 milyon dolar yatırımla, 300 mühendis istihdam ettiği Küresel Yüksek Teknoloji Operasyon Merkezi’nin taşıdığı Türkiye, son bir kaç yıldır bu konuda önemli gelişmelere sahne oluyor. Farklı sektörlerden firmaların Avrupa’daki ya da Hindistan’daki BT departmanlarını Türkiye’ye kaydırmaları, bu sektörde, "İyi yönetilip çeşitli avantajlarla geliştirilip cazip hale getirilirse birçok firma Türkiye’nin BT üssü olarak konumlandırabilir. Bu da 12 bin kişilik yeni bir istihdam alanı açar" planlanlarını hazırlıyor.
BÜYÜYEN SEKTÖR: Türkiye’nin en genç, en dinamik sektörlerinden biri olan BT’nin yıllık cirosu şu anda 3.5 milyar dolar kabul ediliyor. Son 4 yılda ortalama yüzde 21 büyüyen sektör, sağladığı iş olanakları ile de dikkat çekiyor. Uluslararası pazar araştırmaları şirketi IDC’nin (International Data Corporation) verilerine göre, BT sektöründe 2001 yılında 80 bin olan çalışan sayısı geçen yıl 130 bine yaklaştı. Bu arada bugün Hindistan’da bu sektörde yaklaşık 500 bin kişinin istihdam edildiği ve 2010 yılında bu sayının 1.5 milyonu geçeceği de dikkate alınması gereken bir unsur olarak kabul ediliyor. Hewlett Packard, IBM, Oracle, Microsoft, SAP, Cisco Systems, Intel ve ST Microelectronics gibi uluslararası oyuncularının bulunduğu sektör, sadece BT firmalarının Türkiye’ye gelmesini değil, finanstan otomotive, beyaz eşyadan gıdaya kadar pek çok şirketi de Türkiye’ye çekiyor. Halen Oracle, Microsoft, Whirlpool, Unilever, Lutfansa, Siemens gibi pek çok uluslararası firma, BT merkezi olarak seçtikleri Türkiye’den Avrupa’dan Afrika’ya kadar pek çok ülkeye hizmet veriyor.
CEBIT’TE SUNUM: Bu hareketliliği izleyen Türkiye Bilişim Derneği (TÜBİSAD) gibi kuruluşlar da bunu destekliyor. Dernek yetkilileri, mart ayında Almanya’da yapılan Cebit Fuarı’nda bir de sunum yaptılar. Uluslararası şirketlere neden BT hizmetlerini Türkiye’ye kaydırmaları gerektiği anlatılan sunumda, Türkiye’nin kazançlarına da yer veriliyor. TÜBİSAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Data Expert CEO’su Hasan Altunkaya, Türkiye’nin de bazı altyapı çalışmalarını yapması halinde, 150 firmanın ortalama 80 kişilik BT merkezini taşımasıyla bu rakama ulaşılacağını savunuyor.
Fortis ve Deutsche Bank taşınıyor Ericsson inceliyor
TEKNOLOJİK hizmetlerinin bir kısmını Türkiye’ye aktarmaya hazırlanan pek çok şirket de var. Bunların arasında iki finans kuruluşu yer alıyor. Fortis BT Destek Merkezi’ni, Deutsche Bank ise 450 kişilik Avrasya Operasyon Merkezi’ni Türkiye’ye taşımaya hazırlanıyor. BT hizmetlerini Türkiye’ye aktarma konusunda inceleme yapan şirketler arasında ise Ericsson yer alıyor.
Ücretlerden 1.6 milyon Euro tasarruf mümkün
ŞİRKETLERİN BT merkezlerini Türkiye’ye taşımalarında en önemli etken, insan kaynağı. Her yıl 1.5 milyon gencin üniversite sınavına girdiği Türkiye’de bunların yüzde 1’inin yanı 5 bin 500 kişinin bilişim ile ilgili bölümlere girdiğine dikkat çeken Data Expert CEO’su Hasan Altunkaya, sektörde donanımlı bir genç nüfus bulunduğuna da dikkat çekti. BT sektöründe üst düzey yönetici ücretlerinde çok fark bulunmasa da diğer kademelerde Türkiye’de ücretlerin düşük olduğuna dikkat çeken Altunkaya, 80 kişi çalıştıran bir firmanın Avrupa’da yıllık 5.6 milyon Euro, Türkiye’de ise 4 milyon Euro yıllık ücret ödeyeceğini, yani bir yıllık ücretten 1.6 milyon Euro tasarruf edebileceğini hesapladı.
Düşük yatırımla yüksek katmadeğer
BİLİŞİMİN, en düşük yatırımla ve en kısa sürede istihdam yaratan bir alan olduğunu da vurgulayan Hasan Altunkaya, TÜBİSAD’ın yaptığı karşılaştırmayı da şöyle aktardı: "Sanayide bir kişi için 60 bin ile 80 bin dolar, turizmde yaklaşık 50 bin dolar yatırım gerekirken, bilişim için 5 bin dolar yetiyor. Yatırım süresi de yıllar değil, aylarla ölçülüyor. Bunun katma değeri ise çok yüksek. yapılan yatırım karşılığında alınan katma değer tarımda yüzde 5, sanayide yüzde 10, hizmetler sektöründe yüzde 15’lerde kalırken, bilişimde yüzde 30’ların üzerine çıkıyor."