Tekke bile açtılar

Bu olay çok derin... Kim kucak açarsa onun kucağına düşüyorlar. Ekonomi düzeldikçe baÅŸka sorunlar çıkıyor, sıla hasreti ÅŸoven milliyetçiliÄŸe, dinsel inanç ihtiyacı da tarikatçılığa dönüşüyor kolayca. Paris’te tekkeler ve zaviyeler olduÄŸunu biliyor muydunuz?28 yıldır Paris'te yaÅŸayan Murat Baba çok baÅŸarılı bir iÅŸadamı, tekstilci. Türban olayında, kimsenin görmek istemediÄŸi, belki görüp de anlamadığı, belki Arap ile Ä°slam'ı özdeÅŸ saydığı için hissetmediÄŸi bir gerçeÄŸi dile getirdi: Arap milliyetçiliÄŸi. Åžoven milliyetçilikle çeliÄŸine su verilmiÅŸ bir Ä°slam... Bu nedenle Stasi raporunun mutlaka yasalaÅŸmasını gerektiÄŸini söylüyor...‘‘Bu kanunun mutlaka onaylanması lazım. Çocuklarım laik okullarda okuyor, eÅŸim Fransız, o da laik okulda okumuÅŸ. EÅŸimin babası Müslüman, annesi Katolik, hiçbir din sorunları olmamış, bizim de öyle. Ortağım Yahudi, iÅŸ arkadaÅŸlarımın çoÄŸunluÄŸu Yahudi.’’‘‘Mesela, Kıbrıs'ta Müslüman din kardeÅŸlerinin deÄŸil Rumların yanında yer alıyorlar. Ä°stanbul'un hedef olduÄŸu terör saldırılarından sonra Arap liderler galiba baÅŸsaÄŸlığı ve geçmiÅŸ olsun mesajı bile göndermediler...’’ diye açıyorum konuyu.Bizim onlara yardım etmemiz lazım‘‘Bana göre Ä°slami örtünme önce Arap milliyetçiliÄŸinin, sonra Ä°slamcılığın simgesi. Dinini deÄŸiÅŸtiren, Hıristiyanken Müslüman olan ÅŸarkıcıları Arap giysilerinin içine sokmak ne demek? Arap milliyetçiliÄŸi deÄŸil mi? Adam Müslüman olmuÅŸ, ama onlar AraplaÅŸmış olarak takdim ediyorlar adamı. Ben Arap giysisi giymeden de Allah'ın izniyle Müslümanım.’’‘‘Bu yasanın Türkler üzerinde ne gibi bir etkisi olabilir?’’ diye soruyorum.‘‘Bu olay çok derin, ekonomik, sosyolojik boyutları var. Bizim böyle küçük topluluklarımız var. Yalnız... Bizim onlarla yardımlaÅŸmamız, onlara yardım etmemiz lazım. Kim kucak açarsa onun kucağına düşüyorlar. Ekonomi düzeldikçe baÅŸka sorunlar çıkıyor, sıla hasreti ÅŸoven milliyetçiliÄŸe, dinsel inanç ihtiyacı da tarikatçılığa dönüşüyor kolayca. Paris'te tekkeler ve zaviyeler olduÄŸunu biliyor muydunuz?’’Harem selamlığı getirdilerBanliyölerdeki site ve gettolarda dilediklerini yapan, paralel bir yönetim kuran Ä°slamcı militanlar kapalı yüzme havuzlarında harem ve selamlık günlerini bazı belediyelere kabul ettirecek kadar güçlenmiÅŸler. ‘‘Törelere ve baÅŸka kültürlere saygı’’ anlayışını yanlış yorumlayan belediyelerin bu uygulaması Chirac'ı harekete geçiren en çarpıcı örneklerden biri.28 yıldır Paris’teTürk iÅŸadamı Murat Baba, 28 yıldır Paris'te yaşıyor. Tekstil iÅŸiyle uÄŸraşıyor. Ortağı ve iÅŸ arkadaÅŸları Yahudi. Çok iyi anlaşıyorlar. Ortam sıcak. Özdemir Ä°nce ile sohbet ederken, Yahudi Lison gelen telefonlara bütün sevimliliÄŸi ve güleryüzüyle yanıt veriyor. Dergilerin kapağındaYAHUDÄ°LERÄ°N yasayla bir sorunu olmayacak. Ama Yahudiler Fransa'da antisemitizmin, Yahudi düşmanlığının yükseliÅŸinden kaygı duyuyorlar. Nasıl kaygı duymasınlar. Koskoca Le Nouvel Observateur dergisi, 11-17 aralık 2003 sayısının kapağını ırkçılık ve antisemitizme ayırmış. İçerde Jean Daniel baÅŸyazısını gene bu konuya ayırmış. Gene, ırkçılık ve antisemitizm üzerine yazılar var. Caroline Brizard'ın imzaladığı yazıdan, Paris'in göbeÄŸindeki Montaigne lisesinde Magrep kökenli bir Yahudi çocuÄŸun kendisinden büyük iki Arap öğrenci tarafından dövülmüş olduÄŸunu öğreniyoruz. Araplar ayrımcılık kurbanı olduklarından yakınıyorlar, Yahudiler de antisemizimden. Ä°ÅŸ ciddi. Bunu gören Le Nouvel Observateur, bir bildiriyi imzaya açmış. Yazarlar, sanatçılar, filozoflar imzalıyor.Cumhuriyet kararlı GÖRDÜĞÜM ÅŸu: Fransa'da Cumhuriyet kararlı. Fransa'da ‘‘cumhuriyet’’, Fransız devleti, Fransız ulusu, Fransa'nın geçmiÅŸi ve geleceÄŸi anlamına geliyor. Belki de her ÅŸeyle dalga geçen Fransız, ‘‘cumhuriyet’’ derken gurur ve onur duyuyor. Cumhuriyet, ‘‘laiklik’’ temeli üzerine oturmuÅŸ, laiklik de ‘‘okul’’un temelleri üzerine... Ä°rtica ‘‘okul’’a dokunduÄŸu, ‘‘okul’’un düzenini bozmaya kalkıştığı için ‘‘Bütün Fransa’’ ayaÄŸa kalktı... Yasa çıkmadan da yerine oturmayacak... Fransız için ‘‘vatan’’ ve ‘‘cumhuriyet’’ aynı ÅŸey... Sonuç olarak ‘‘Monsieur Bernard STASI raporu’’ sadece Fransa için deÄŸil Avrupa için de yeni bir milat olacak. Bu yazının hazırlanmasında hiçbir katkısını esirgemeyen DoÄŸan Medya Grubu ve Hürriyet Gazetesi Fransa temsilcisi MUAMMER ELVEREN'e teÅŸekkürlerimi sunarım.Bu camide Türkiye’yi savundukBU yazıyı Dr. Dalil Boubakeur'ü konuÅŸturarak bitireceÄŸim. Dr. Dalil Boubakeur Paris Camii Ä°slam Enstitüsü Rektörü (Rektör'ü eleÅŸtirmek isteyenler babasının da rektör olduÄŸunu mutlaka belirtiyorlar), Fransa Müslümanları Yüksek Konseyi BaÅŸkanı... Öteki baÅŸkanlık ve görevlerini aktarmayacağım, ama kartında yazmayan bir özelliÄŸinden söz edeceÄŸim: Sarışın ve galiba yeÅŸil gözlü olan Dr. Boubakeur'ün annesinin kökeni Aydın'a dayanıyormuÅŸ. Belki de bu nedenle Fransa Müslümanları Konseyi'nin Laiklik Raporu'yla ilgili görüşlerini açıkladığı basın toplantısından sonra bizi çok özel olarak kabul etti... Åžunu söyleyeyim: Dr. Boubakeur Osmanlı ve Türkiye tarihlerini çok iyi biliyor.Åžimdi Dr. Dalil Boubakeur'ü dinleyelim:‘‘Cezayir'de Türk kökenli olmak son derece önemlidir. Bu camide biz her zaman Türkiye'yi savunmuÅŸ, onun için dua etmiÅŸizdir.‘‘Karl Marx'ı tanır mısınız? Bakın ne diyor Karl Marx... ‘Din kitlelerin afyonudur diyor...' diyorum...‘‘Hayır daha baÅŸka: Din, yoksul insanlığın kendini ifade ve karşı çıkma tarzıdır, diyor.’’‘‘Vallahi bilmiyordum. Hangi kitapta?...’’‘‘Din üzerine bir inceleme kitabında...’’‘‘Peki bu karşı çıkmada Arap milliyetçiliÄŸinin bir payı var mı?’’‘‘Kısmen, pek az... Eskiden Fransa'da Cezayir milliyetçiliÄŸi vardı. Åžimdilerde OrtadoÄŸu ve Filistin gençliÄŸin kimlik arayışlarına cevap veriyor. Ama bu bir genel isyan politikası deÄŸil kesinlikle, marjinal... Bu gençleri Afganistan'a götürüyorlar belki, Irak'a da götürüyorlar, ama dediÄŸim gibi marjinal. Bay Stasi'nin raporu çok önemli. Ama hazırlanırken Müslümanlar yeterince dinlenmedi, yeterince dinlendiÄŸi kanısında deÄŸilim.’’1400 CAMÄ° VAR‘‘Rapor bu haliyle yasalaşırsa ne olur? Fransa'daki Müslüman cemaatin tepkisi ne olur?’’‘‘Yasadan önce, ‘Dikkatli olun!' diyoruz. Bizi sıkıştırmayın, iÅŸi aceleye getirmeyin. Doucement... Doucement!’’‘‘Şuvayye... ÅŸuvayye!...’’ diyorum.‘‘YavaÅŸ, yavaÅŸ...’’ diyor Rektör, Türkçe. ‘‘YavaÅŸ yavaÅŸ, çok güzel.. yavaÅŸ yavaÅŸ...’’ diyor Türkçe, sonra Fransızca sürdürüyor:‘‘Çünkü patlayıcı bir konuya el attılar. Ä°slam yükseliÅŸe geçti, sizde de... Fransa'da 1400 cami var, cumaları cemaate dar geliyor. Oysa kiliseler, sinagoglar, mabetler bomboÅŸ. Avrupa Ä°slamlaÅŸmakta... Bu nedenle diyoruz ki dikkat ediniz... Türkler çok zekidir, anlarlar bunu...’’‘‘Ama Türkler için Etrak-ı bi idrak (Ä°draksız Türkler) demiÅŸler...’’‘‘Onu diyenler halt etmiÅŸler... Tanzimat Fermanı, Osmanlı Tanzimatı Ä°slam toplumunun ilk uyanışıdır...’’- BÄ°TTÄ° -Â