Tekirdağ sahilleri çamura bulandı

Dünyanın ikinci büyük konteyner limanı olması planlanan ve temeli 2007 yılında atılan Asyaport Limanı'nın yapımına 2010 Mayıs ayında başlandı. Tekirdağlı işadamı Ahmet Soyuer ve İtalya'daki taşımacılık şirketi MSC (Mediterranean Shipping Company) ortaklığı ile merkeze bağlı Barbaros Beldesi'nde yapımı devam eden 1 milyon adet kapasiteli limanın 2013 tarihinde hizmete girmesi planlanıyor.

Barbaros sahilinde 2 aydır aralıksız devam eden liman inşaatında deniz toprakla dolduruluyor. Denize dolgu malzemesi olarak bırakılan topraklar dalganın etkisiyle komşu belde olan Kumbağ'ın 10 kilometrelik sahilini de tamamen etkisi altına aldı. Dalgaların getirdiği toprak, suyla birlikte sahillere çamur olarak vurmaya başladı. Çamurdan dolayı denize giremediklerini söyleyen tatilciler ve yazlık sahipleri, 24 saat çalışan iş makineleri yüzünden de evlerinde uyuyamadıklarını söyledi.

ÇAMURDAN DENİZE GİREMİYORUZ

Müşterilerin çamur ve gürültü nedeniyle Kumbağ'a artık gelmediklerini ifade eden işletmeci Ali Akkiraz, “Yaz sezonunda sahili liman yapmak için toprakla dolduruyorlar. Tekirdağ'ın denize girilen sadece Kumbağ Beldesi vardı onu da bu şekilde mahvediyorlar. Yazlıkçılar da şikayetçi, müşteri de gelmiyor. Belediyeye şikayette de bulunduk. 40- 50 günlük bir sezonumuz var liman inşaatı nedeniyle kimse gelmiyor. Liman yapımında oluşan çamur ve makine gürültüsünden rahatsız oluyoruz. Denize dolgu malzemesi olarak atılan toprak dalgaların etkisi ile sahile vuruyor, kirliliğe neden oluyor” dedi.

Yaz tatillerinin liman inşaatı nedeniyle mahvolduğunu belirten yazlıkçı Mehmet Avcı, “18 senedir burada yaşıyorum. İlk defa böyle bir şey oluyor. Denizi doldurmak için kullanılan toprak dalgaların etkisi ile sahile vuruyor. Sahile gelen çamur denizin kirlenmesine neden oluyor. Çamur geliyor rahatsız oluyoruz. Denize giremiyoruz. Buranın sakinleri yazlıklarını satıp gitmek istiyor. Yazın buraya dinlenmeye geliyoruz, liman nedeniyle rahatsız oluruz. Buraya taş dolduracakları yerde toprak dolduruyorlar oda dalgaların etkisi ile sahili kirletiyor” dedi.

Turizm mevsiminde liman inşaatının yapılmasına tepki gösteren tatilci Mustafa Aydın ise denizde küçük bir dalgalanmanın çamura neden olduğunu söyledi. Aydın, “Denize giremiyoruz. Çamur gibi olduğu için denize girmiyorum. Limanın İtalyan ortağı varmış acaba bu mevsimde aynı limanı İtalya’da yapabilirler mi? Burada kimse ses çıkarmıyor. Amirlerimiz büyüklerimiz belediyelerimiz izin vermişler. Burada turizm ölmüştür” şeklinde konuştu.

PROFÖSÖR, KARA TABLOYU ÇİZDİ

Liman yapılırken çevresi kapatılmadan denize bırakılan toprağın denizdeki canlı hayatı yok edeceğini belirten İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü’nden emekli deniz araştırmacısı Prof. Dr. Dinçer Gülen, deniz dibine çöken çamurun 30 yılda temizlendiğini söyledi. Çamurun denizdeki canlıları etkilediğini belirten Prof. Dr. Gülen şöyle konuştu:
“Buradaki liman İstanbul’da Kadıköy’den Kartal’a kadar deniz doldurularak yapılan sahil yolu yöntemi ile yapılıyor. Önce toprak dökümü yapılıyor, sonra ise kazık çakılması yapılacak. Bu çok tehlikeli bir durum. Kapatmadan toprak dökmek çok tehlikeli. Buraya dökülen toprak dalgaların etkisi ile dibe yayılıyor. Dibe yayılan toprak tüm fauna ve florayı yok ediyor. Sığ sularda avlanan balık larvaları gelmeyecekler kıyılara. Marmara’nın en temiz suları Tekirdağ ile Şarköy arasında o da yavaş yavaş yok olmak üzere. Daha bundan sonra ne olacak bilmiyorum. Dipte biriken çamur 30 yılda kendini tamamlar, normal düzene döner. Herkes çamur içinde denize giriyor. Bu toprağın ne olduğu belli değil. Toprağın analizi yapılsa ne olduğu ortaya çıkar. Toprak bir sürü organik atık getiriyor.”