Tehditlere aldırmadı öldürüldü
Güncelleme Tarihi:
Neşet KARADAĞ/ADANA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Şubat 19, 2007 11:58
ADANA'da 32 yaşındaki Halil İbrahim Olgun tarafından tüfekle öldürülen 26 yaşındaki Adnan Alver’in, daha önce katil zanlısı tarafından ölümle tehdit edildiği, ancak bunu umursamadığı ortaya çıktı. Olgun'un kendisinin istettiği kızın Adnan Alver'in ağabeyiyle evlenmesi nedeniyle düşmanlık beslediği, cinayeti bu nedenle işlediği öne sürüldü. Ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlanan Olgun ise mahkemede, Alver’i uyuşturucu sattığı için öldürdüğünü iddia etti.
Sigortacılık yaptığı belirtilen Halil İbrahim Olgun, geçen yıl şubat ayında mahalleden tanıdığı 33 yaşındaki Kadriye’yi evlenmek için ailesinden istetti. Kadriye ve ailesi bu evliliğe razı olmadı. Kadriye, iki ay sonra nisan ayında ablasının kayınbiraderi 33 yaşındaki Şevket Alver ile evlendi. İddiaya göre, bu durumu gururuna yediremeyen Olgun, Şevket Alver ile kardeşi Adnan’ı öldürmeye yemin etti. 2 kardeşi öldüreceğini mahallede herkese söyledi. Cep telefonuyla da Adnan Alver’e ölüm mesajları gönderdi.
Alver kardeşler, kendilerine yönelik bu tehdide karşı, “Bu hep konuşur. Bir şey yapamaz” diyerek aldırmadı. Kadriye Alver’in 56 yaşındaki babası Ahmet, cinayetten 3 ay önce cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunarak Olgun’un damatlarını ve kızını ölümle tehdit ettiğini bildirdi. Cumhuriyet savcılığı bu suç duyurusu üzerine soruşturma başlatılırken Olgun, 24 Ekim 2006’da cep telefonu satıcısı Adnan Alver’i pompalı tüfekle sokak ortasında öldürdü.
Olaydan 6 gün sonra yakalanıp tutuklanan Olgun, Adana 4’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlandı. Olgun, Alver’i mahallede uyuşturucu sattığı için öldürdüğünü iddia ederken, 26 yaşındaki Ebru Alver ise, eşinin planlanarak öldürüldüğünü öne sürdü. Acılı eş Alver, “Sanık, kız kardeşim ve aynı zamanda eltim Kadriye’yi daha önce istetmişti. Uyuşturucu kullandığından dolayı ailem vermemişti. Kardeşim de, kayınbiraderimle evlenmişti. Bu yüzden sanık eşimi öldürmek istiyordu. Cinayetten iki gün önce sokak lambasını bile patlatmıştı. Eşimi dışarı çağırıp öldürdü” dedi.
EVLİLİĞİ İSTEMEDİM
Tanık olarak dinlenen Kadriye Alver ise, evlilik isteğini kabul etmediği için Olgun tarafından devamlı ölümle tehdit edildiklerini iddia etti. Kadriye Alver, “Bu tacizleri yüzünden babam savcılığa kendisini şikayet etmişti. Halil İbrahim Olgun, öldürdüğü kaynım Adnan’a hem yüzüne hem de cep telefonundan tehdit ve hakarette bulunuyordu. ‘Sen namussuzsun. Bile bile Kadriye’yi ağabeyinle evlendirmezdin. Hem Şevket’i hem seni öldüreceğim gibi mesajlar gönderiyordu” dedi.
Öldürülen Alver’in ağabeyi 34 yaşındaki Şevket Alver de, sanığın kendisini ve kardeşini devamlı ölümle tehdit ettiğini belirtti. Ağabey Alver, “Kadriye ile evleneli 7 ay olmuştu. Kardeşimin cep telefonuna devamlı ‘ikinizi de öldüreceğim’ diyerek tehdit mesajları gönderiyordu. Hatta mahallede herkese ‘onları öldüreceğim’ demiş. Kardeşimi planlayarak öldürdü” diye konuştu.
Tanıklardan 35 yaşındaki Murat Peköz, sanık Olgun’un, Adnan Alver’i öldüreceğini kendisine söylediğini öne sürürken, 46 yaşındaki Halis Daş da, olay günü Olgun’un, Adnan’ı öldürmek için sokakta av tüfeği ile dolaştığını belirterek, “Halil İbrahim beni görünce ‘bu işe karışma’ dedi. Ben de cep telefonuyla Adnan’ı uyarıp dikkatli olmasını söyledim. Adnan’da, ‘Onun her zamanki hali bir şey olmaz’ dedi. İşin ciddi olduğunu bildiğim için bulunduğu eve gittim. Tekrar Adnan’ı sözlü olarak uyardım. Bana yine bir şey olmayacağını söyleyip aldırmadı. Ben evime gittikten 40 dakika sonra Adnan’ın öldürüldüğünü duydum” dedi.
Daha sonra söz alan sanık Olgun, “Olayı kız meselesine dökmeye çalışıyorlar. Böyle bir şey yok. Benim fazla ceza almamı sağlamak için bu şekilde konuşuyorlar” diyerek tanık ifadelerini kabul etmedi.
Duruşma, dinlenmeyen tanıkların dinlenmesi için ertelendi.
Alver kardeşler, kendilerine yönelik bu tehdide karşı, “Bu hep konuşur. Bir şey yapamaz” diyerek aldırmadı. Kadriye Alver’in 56 yaşındaki babası Ahmet, cinayetten 3 ay önce cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunarak Olgun’un damatlarını ve kızını ölümle tehdit ettiğini bildirdi. Cumhuriyet savcılığı bu suç duyurusu üzerine soruşturma başlatılırken Olgun, 24 Ekim 2006’da cep telefonu satıcısı Adnan Alver’i pompalı tüfekle sokak ortasında öldürdü.
Olaydan 6 gün sonra yakalanıp tutuklanan Olgun, Adana 4’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlandı. Olgun, Alver’i mahallede uyuşturucu sattığı için öldürdüğünü iddia ederken, 26 yaşındaki Ebru Alver ise, eşinin planlanarak öldürüldüğünü öne sürdü. Acılı eş Alver, “Sanık, kız kardeşim ve aynı zamanda eltim Kadriye’yi daha önce istetmişti. Uyuşturucu kullandığından dolayı ailem vermemişti. Kardeşim de, kayınbiraderimle evlenmişti. Bu yüzden sanık eşimi öldürmek istiyordu. Cinayetten iki gün önce sokak lambasını bile patlatmıştı. Eşimi dışarı çağırıp öldürdü” dedi.
EVLİLİĞİ İSTEMEDİM
Tanık olarak dinlenen Kadriye Alver ise, evlilik isteğini kabul etmediği için Olgun tarafından devamlı ölümle tehdit edildiklerini iddia etti. Kadriye Alver, “Bu tacizleri yüzünden babam savcılığa kendisini şikayet etmişti. Halil İbrahim Olgun, öldürdüğü kaynım Adnan’a hem yüzüne hem de cep telefonundan tehdit ve hakarette bulunuyordu. ‘Sen namussuzsun. Bile bile Kadriye’yi ağabeyinle evlendirmezdin. Hem Şevket’i hem seni öldüreceğim gibi mesajlar gönderiyordu” dedi.
Öldürülen Alver’in ağabeyi 34 yaşındaki Şevket Alver de, sanığın kendisini ve kardeşini devamlı ölümle tehdit ettiğini belirtti. Ağabey Alver, “Kadriye ile evleneli 7 ay olmuştu. Kardeşimin cep telefonuna devamlı ‘ikinizi de öldüreceğim’ diyerek tehdit mesajları gönderiyordu. Hatta mahallede herkese ‘onları öldüreceğim’ demiş. Kardeşimi planlayarak öldürdü” diye konuştu.
Tanıklardan 35 yaşındaki Murat Peköz, sanık Olgun’un, Adnan Alver’i öldüreceğini kendisine söylediğini öne sürürken, 46 yaşındaki Halis Daş da, olay günü Olgun’un, Adnan’ı öldürmek için sokakta av tüfeği ile dolaştığını belirterek, “Halil İbrahim beni görünce ‘bu işe karışma’ dedi. Ben de cep telefonuyla Adnan’ı uyarıp dikkatli olmasını söyledim. Adnan’da, ‘Onun her zamanki hali bir şey olmaz’ dedi. İşin ciddi olduğunu bildiğim için bulunduğu eve gittim. Tekrar Adnan’ı sözlü olarak uyardım. Bana yine bir şey olmayacağını söyleyip aldırmadı. Ben evime gittikten 40 dakika sonra Adnan’ın öldürüldüğünü duydum” dedi.
Daha sonra söz alan sanık Olgun, “Olayı kız meselesine dökmeye çalışıyorlar. Böyle bir şey yok. Benim fazla ceza almamı sağlamak için bu şekilde konuşuyorlar” diyerek tanık ifadelerini kabul etmedi.
Duruşma, dinlenmeyen tanıkların dinlenmesi için ertelendi.