Tecavüz odasına ceza yağdı

Fethiye’yede Özge A. ve Taşkın G., ailelerinin rızasıyla nişanlandı. Ancak bir süre sonra Özge A., Taşkın G.’ye ayrılmak istediğini söyledi. Duruma karşı çıkan Özge A.’nin ve nişanlısının ailesi, genç kızı, büyü yapılmış olabileceği gerekçesiyle hocaya götürdü. Kararından yine vazgeçmeyen Özge A., 2 Ağustos 2012’de hocaya götürme bahanesiyle Gökben Köyü’ndeki Taşkın G.’nin teyzesi H.C.’nin evine götürüldü. Bir odaya kilitlenip 3 saat boyunca nişanlısı Taşkın G. tarafından cinsel ilişkiye zorlanan Özge A., pencereden atlayarak kaçtı. Jandarmaya sığınan Özge A.’nın şikayeti üzerine gözaltına alınan nişanlısı Taşkın G., babası N.G., ağabeyi Y.G., ablası S.G., ablasının eşi H.G., teyzesi H.C., teyzesinin oğlu Ç.C. ile genç kızın annesi S.A. ile babası S.A. ’cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak ve nitelikli saldırıya teşebbüs’ suçlarından çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

BÖYLE EVLENMİŞLERDİ / FOTO GALERİ

NİŞANLI ÇİFTE TECAVÜZ ODASI HAZIRLAMIŞLARDI / HÜRRİYET TV

NİŞANLISIYLA CEZAEVİNDE EVLENDİ

Üst mahkemeye yapılan itirazla Taşkın G. dışındaki 8 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Daha sonra Özge A., kendisini ilişkiye zorladığı gerekçesiyle şikayetçi olduğu nişanlısı Taşkın G. ile geçen yıl 3 Eylül 2012’de cezaevindeyken evlendi. Taşkın G., 2’nci duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde 14 ay süren davanın karar duruşması yapıldı.

EŞİNİ SAVUNDU

Duruşmaya eşi Taşkın G. ile birlikte gelen Özge G., sanık sandalyesinde oturan eşini savundu. Çok mutlu olduklarını anlatan Özde G. şöyle dedi:

"Yuvamın dağılmasını istemiyorum. Bana yönelik eşim ve diğer aile fertlerinin herhangi bir şekilde suç oluşturan eylemi olmamıştır. Eşim benim mutlu olmam için her şeyi yapmaktadır. Hatta buraya 3 kişi gelecektik. Ancak bebeğimizi kaybettik. Eşimden ayrılmak istemiyorum. Kimseden şikayetçi değilim. Mahkemeden de bizi ayırmamasını istiyorum. Sanık olan eşim yanımda olmadığı takdirde benim açımdan hayatın da bir anlamı olmayacak. Ben eşimi seviyorum, kendisinin yokluğu halinde aşırı derecede mağdur olacağım. Bu hususlarında mahkemece gözönüne alınmasını arzu ediyorum."

EVLENDİK MUTLUYUZ

Daha sonra savunmasını yapan sanık Taşkın G. de, "Mutlu bir evliliğim var. Eşimden ayrılmak istemiyorum. Önceki savunmalarımı tekrar ediyorum. Biz çok mutluyuz, o benim nişanlımdı. Evlendik, çok mutluyuz. Evliliğimizin devamına yönelik mahkemenin bu hususu gözeterek karar vermesini talep ediyorum" diye konuştu.

Taşkın G.’nin avukatı Nuri Gökçöl ile diğer sanıkların avukatı Cemalettin Bacak yaptıkları savunmada olayda cinsel saldırı suçu ve hürriyeti tahdit suçu oluşmadığı gerekçesiyle sanıkların beraatını istedi.

EŞİNİN SAVUNMASINA RAĞMEN 6 YIL 11 AY 10 GÜN HAPİS

Yapılan yargılamanın ardından mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklardan damat Taşkın G.’yi, ’nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs’ suçundan 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, Taşkın G.’yi eşi Özge G.’ye yönelik ’hile ve cebir kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçunun cinsel amaçla gerçekleştirmesi nedeniyle 5 yıl hapis cezasına çarptırdı. Hükmün açıklanması geri bırakılırken, Taşkın G.’nin 5 yıl süreyle denetime tabii tutulmasına karar verildi.

HÜKMÜN AÇIKLANMASI GERİYE BIRAKILDI

Sanıklar Y.G., N,G. ve H.C.’ye ise Özge G.’ye yönelik ’nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs’ suçuna yardım ettiği iddiasıyla ayrı ayrı 11 ay 20 gün, ’hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’ suçundan ayrı ayrı 5 yıl hapis cezası verildi.

Diğer sanıklar S.A., Ç.C., S.G. ve S.A. ise Özge G.’ye ’nitelikli cinsel saldırıya yardım etmek’ suçundan dolayı 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı. Sanıklar ayrıca ’hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçuna yardımdan dolayı ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırıldı. Tüm sanıklar hakkında hükmün açıklanmasını geriye bırakılırken, sanıkların 5 yıl süreyle denetime tabii tutulmasına karar verildi. Mahkeme, Taşkın G.’nin ablasının eşi Halil G.’nin ise beraatına karar verdi.

Karar üzerine avukatlar temyize gideceklerini, dosyada ’kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçuyla ilgili herhangi bir delilin bulunmadığını savundu.