TBMM Üstün Hizmet Ödülleri sahiplerini buldu

Güncelleme Tarihi:

TBMM Üstün Hizmet Ödülleri sahiplerini buldu
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 13, 2009 18:09

TBMM Başkanı Köksal Toptan, milli iradenin yaşam bulduğu TBMM'nin milletten aldığı büyük sorumluluğun bilinciyle, yardım ve hizmet faaliyetleri içerisinde olan vatandaşları desteklediğini belirterek, “Milletimize hizmet için servetlerini, kazançlarını harcayan siz değerli insanlara bu ödülleri gururla ve onurla veriyoruz” dedi.

Haberin Devamı

Toptan, 2009 Yılı Üstün Hizmet Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmanın başında, Nabucco Projesine değinerek, Türkiye Cumhuriyeti'nin bugün tarihinin en büyük günlerinden birini yaşadığını, projenin, ekonomik yararlarının yanında çok büyük stratejik ve siyasi önem taşıdığını dile getirdi.

Üstün Hizmet Ödül Töreni'nin, hayırseverlerin ve seçkin sivil toplum örgütlerinin toplumsal sorumluluk bilinciyle üstlendikleri rollere devlet ve toplum olarak duyulan saygının ve minnettarlığın ifadesi olduğunu kaydeden Toptan, başkalarının dertleriyle dertlenmek, komşusunu düşünmek, yetimi, aç ve fakiri gözetmek, eğitimi yüce bilmek ve toplumsal ilerlemeye katkı sağlamak gibi hasletlerin, milletin en temel özellikleri olduğunu ifade etti. Toptan, şunları kaydetti:
“Büyük medeniyetler kurmuş, insanlığın gelişimine hizmet etmiş bir milletin mensuplarıyız. Atalarımız vakıflar kurmuş, imarethaneler açmış, devrinin en ileri, en modern kurum ve kuruluşlarıyla insanlığa hizmet etmiştir. Böylesi vakıf medeniyeti eserleri bugün de göğsümüzü kabartmakta, bir hizmet abidesi gibi parıldamaktadır. Günümüzün modern şartlarında böylesi hizmetleri daha da geliştirmek, güncel ihtiyaçlar doğrultusunda bu çabaları artırmak zorundayız. Küresel bir rekabetin ortasındayız. Gelişmiş çağ, ilerleme ve refahla birlikte sorunlarını da beraberinde getiriyor. Toplumsal sorunlarımızı hep birlikte düşünmek ve el birliğiyle ortak çareler üretmek zorundayız. Daha çağdaş, modern, kalkınmış, eğitim düzeyi yükselmiş, sağlık gibi temel hizmetleri en üst düzeyde sunabilen bir Türkiye'yi ancak hep birlikte inşa edebiliriz. Hayallerimizdeki Türkiye'yi gerçeğe dönüştürmede en büyük gücümüz nitelikli ve genç insanımızdır.”

“DAHA ÇOK HİZMET GÖNÜLLÜSÜNE İHTİYACIMIZ VAR”

Türkiye'nin, nüfusunun yarıdan fazlasının 28 yaşın altında ve 20 milyon eğitim çağında öğrencisi bulunan dinamik bir ülke olduğunu kaydeden Toptan, “Bu rakam çok sayıda Avrupa ülkesinin nüfusundan daha fazladır. Bu çocuklarımızı ve gençlerimizi küresel rekabetin koşullarına göre yetiştirmek, mesleki eğitimle donanımlı hale getirmek zorundayız. Gençlerimizi yetiştirebilmek ve geleceğe hazırlayabilmek için devletimiz var gücüyle çalışmaktadır” dedi.

Bütçeden en büyük payın eğitime ayrıldığını anlatan Köksal Toptan, “Ancak bunlar yeterli gelmemektedir. İşte burada, sizin gibi değerli hayırseverler devreye girmektedir. Sizlerin başta eğitim ve sağlık olmak üzere çeşitli alanlarda yaptığınız hizmetler, Türkiye'ye güç vermektedir. Her okul, her yeni hizmet birimi, yeni bir umudun ve heyecanın doğuşu demektir. Her hizmet adımı eğitimsizliğin, mesleksizliğin ve işsizliğin yenilmesi demektir. Her adım, her çaba evlatlarımızın gözünde başarmaya dair bir ümit kıvılcımıdır. Böylesi çabaları artırmak zorundayız. Bizim daha çok hizmet gönüllüsüne, daha çok millet sevdalısına ihtiyacımız vardır” diye konuştu.

“BU ÖDÜLLERİ GURURLA VE ONURLA VERİYORUZ”

Milli iradenin yaşam bulduğu TBMM'nin milletten aldığı büyük sorumluluğun bilinciyle, böylesi yardım ve hizmet faaliyetleri içerisinde olan vatandaşları desteklediğini anlatan Toptan, “Bu, Meclisimizle halkımızın, sivil toplum örgütlerimizin, iş çevreleri ve hamiyet sahibi vatandaşlarımızın kaynaşmasına dair güzel bir örnektir” dedi.

Halkın içinden çıkan milletvekillerinin, demokrasinin en önemli erki olan yasama kurumunun daima halkla yan yana ve iç içe olmasını istediklerini belirten Toptan, böylesi bir yakınlık ve iş birliğinin, birbirinin dilinden anlamayı, birbirinin derdiyle dertlenmeyi ve böylece toplumsal sorunların daha kolay bir şekilde çözülmesini sağlayacağına inandıklarını söyledi.

'Meclisimiz halkımızın sorun ve sıkıntılarında daima başvurduğu ilk adres olmuş, milletvekillerimiz halkımızın içinde onların refah ve mutluluğu için çalışmışlardır” diyen Toptan, hayırseverlere şöyle seslendi:
“Bugün gerçekleştirdiğimiz ödül töreni de bu birlikteliğimizin, kaynaşma ve iş birliğinin önemli örneklerindendir. Burada en büyük pay hamiyet sahibi, hizmet gönüllüsü milletimiz için çalışan hayırseverlerimizindir. Onlar içlerindeki duyarlılık ve millet sevdasını hizmet meşalesine dönüştürmüşler, bütün topluma, kendilerinden sonraki kuşağa örnek olmuşlardır. O yüzden, kendilerine, örnek oldukları, öncülük ettikleri bu davranış ve hizmetler için minnet ve şükran borçluyuz. Ben hepimize örnek olan bu değerli insanlara, herkes adına teşekkür ediyorum. Milletimize hizmet için servetlerini, kazançlarını harcayan siz değerli insanlara bu ödülleri gururla ve onurla veriyoruz. Yaptığınız yardımların ne kadar değerli olduğunu, milletine hizmet edenlerin ne kadar ulvi insanlar olduğunu göstermek için, küçük ama anlamının büyük olduğunu düşündüğümüz bu ödülü sizlere takdim ediyoruz. TBMM olarak sizlerin yanında olduğumuzu bilmenizi istiyoruz. Hepinize uzun, huzurlu ve böylesi hayırlarla dolu ömür diliyorum. Umuyorum ki, sizin varlığınız diğer insanlara örnek olacak ve ülkemizde yardımsever insanların sayısı her geçen gün daha da artacaktır.”

ÖDÜL ALANLAR

Toptan, konuşmasının ardından, Başkanlık Divanının değerlendirmesi sonucunda ödüle değer görülen 6'sı dernek ve vakıf, 62'si sivil toplum ve şahıs olmak 68 kişi ve kuruluşa Üstün Hizmet Ödülü verdi.

Zonguldak Valiliği ve Toptan tarafından aday gösterilen İş adamı Rifat Güpgüpoğlu, ödülünü aldıktan sonra yaptığı konuşmada, “Hayırseverlerden alınan vergilere çok kızıyorum. Hayrattan vergi alınır mı? Milletvekillerinden istirham ediyorum; hayırseverlerin önünü açın” dedi.

İş adamı Ferit Şahenk de Meclisin önemini vurgulayarak, ödül almanın kendisi için ayrı bir önemi olduğunu, babası Ayhan Şahenk'in ilk müteahhitlik işinde Meclisin bahçesini yaptığını belirtti. Eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e, “Milli eğitimin sadece okul olmadığını, teknoloji ve öğretmenleri de kendilerine hatırlattığı” için teşekkür eden Şahenk, “Sadece okul yaptırmayacağız. Unuttuğumuz öğretmenleri de kucaklayacağız” diye konuştu.
İş adamı Vural Öğer, Avrupa Parlamentosunun bu akşam Srasbourg'da yapılacak ödül törenine de davet edildiğini, ancak TBMM'de olmayı tercih ettiğini ifade etti. İzmirli İş adamı Selçuk Yaşar da ödülü “hayatının en büyük başarısı” alarak tanımladı.

İş adamı Ahmet Nazif Zorlu da konuşmasında, “Önce vatan... Varlığımız Türk varlığına armağan olsun” dedi.

Kütahyalı iş adamı Nurullah Koyuncuoğlu, ödülünü almadan önce Toptan'a, 17 yıl önce milli eğitim bakanı iken çekilen fotoğrafları verdi. Toptan, “17 yıl önce ben bakan olarak yine ödül veriyordum, o da ödül alıyordu. Bizim işimiz bu...” dedi.

“Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak” filmiyle festivallerde ödül alan Ahmet Uluçay, rahatsızlığı nedeniyle törene katılmazken, Yönetmen Atalay Taşdiken, sinemanın da “üstün hizmet” sayılmasından duygulandığını vurguladı. “Kaynanalar” dizisini yazan ve rol alan Sanatçı Alptekin Akmansoy ise 75. sanat yılını kutlarken Meclisten ödüle layık görülmesinin anlamlı olduğunu söyledi.

Almanya'da yaşayan doktor Yaşar Bilgin ve Bochum Üniversitesi Öğretim Üyesi ortopedik engelli Prof. Dr. Onur Güntürkün de ödülünü Toptan'dan aldı. Güntürkün, ödülünün kendisine değil, bilime verildiğini kaydederek, bilim ile uğraşmanın kutsal olduğunu vurguladı.

Yazar Nevzat Kösoğlu, “Bu ödüle layık mıyım bilmiyorum, ama TBMM veriyorsa demek ki öyledir” derken, Yazar Rasim Özdenören ise ödül alacağını aklına getirmediğini ifade ederek, “Biz okul yaptıramadık ama 50 yıllık yaşamımda okullarda okutulacak kitaplar yazdım” dedi.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!