Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanlığı’nın da desteğiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı koordinesinde İstanbul Fuar Merkezi’nde 1 - 4 Aralık tarihleri arasında Engelsiz Yaşam Fuarı ve Farkındalık Zirvesi düzenleniyor. Düzenlenen programı, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in yanı sıra çok sayıda engelli birey yakınları ve vatandaşlar katıldı.
Programda bir konuşma yapan Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Hastanelerde evlerde yaklaşık 10 bin çocuğumuza eğitim veriyoruz. Bu sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde tüm toplumun hiçbir ayrım yapmadan özel eğitimli değil ayrımı yapmadan herkesi kucaklayan yaklaşımının bir ürünüdür. Bu yaz yepyeni bir uygulamayı hayata geçirdik. Emine Erdoğan hanımefendinin de destekleriyle ilk kez Kadıköy’de açılışını yaptık. Yetişkin halk eğitim merkezleri. Yaş sınırlaması olmadan tüm bireylerimizin özel eğitim alabildiği aileleriyle birlikte ücretsiz bir şekilde taşıdığımız bir eğitim mekanizmasını sisteme dahil etmiş oluyoruz. Hedefimiz 81 ilde en az 1 tane engelsiz halk eğitim merkezini açabilmektir. Bugün itibaren de bunu başarmış olmanın mutluluğunu taşıyoruz” dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık programa ev sahibi olarak yaptığı konuşmasında, programa katılan herkese ayrı ayrı teşekkür ettiğini ifade ederek, “Bu yıl 12’ncisi gerçekleştirdiğimiz Türkiye’de ilk ve tek dünyada 6’ıncı büyük fuardır. Engelli vatandaşlarımızın hayat standartlarını en üst seviyeye taşımak adına kat ettiğimiz mesafeyi ve engelli teknolojileri konusunda nereden nereye geldiğimizi göstermektedir. Bu fuar aynı zamanda devlet düsturumuz haline gelen sayın cumhurbaşkanımızın sık sık tekrarladığı ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ ilkesinin engelli vatandaşlarımıza yönelik ilkesinin öne çıktığının en güzel göstergelerinden birisidir” şeklinde konuştu.
“ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİYLE, ENGELLİLERİMİZE YAPILACAK POZİTİF AYRIMCILIĞI EN ÜST DÜZEYDE GARANTİ ALTINA ALDIK”
TBMM Başkanı Şentop, engelli vatandaşlara yönelik ön yargıların kırıldığını da ifade ederek, “Devletimizin şefkat şemsiyesini genişletirken “yardım”, “lütuf” veya “ihsan” yerine “hak” temelli bir anlayışla hareket ettik. Bunun için önce engellilerimizle ilgili güçlü bir hukuki altyapı oluşturduk. Ülkemizin ilk Engelliler Kanununu, 2005 yılında çıkardık. Birleşmiş Milletlerin, Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşmesini 2009 yılında kabul ettik. Anayasa değişikliğiyle, engellilerimize yapılacak pozitif ayrımcılığı en üst düzeyde garanti altına aldık. Bunun yanında mevzuatımızı “özürlü-sakat-çürük” gibi incitici ifadelerden tamamen arındırdık. Eğitim, rehabilitasyon, istihdam, sosyal yardım, evde bakım, girişimcilik, sportif ve kültürel faaliyetler, sağlık ve erişilebilirlik gibi geniş bir yelpazede pek çok düzenlemeyi hayata geçirdik. Tüm bu çabalarımız sayesinde, ülkemizdeki kamuya ait bakım ve rehabilitasyon merkezlerinin sayısı 21’den 104’e yükseldi. Kamu-özel toplam 403 bakım merkezinde, şu an 33 bin kardeşimize yatılı bakım hizmeti sunuluyor. 2007 yılında başlattığımız evde bakım yardımı çerçevesinde 562 bin 365 vatandaşımıza aylık 1.840 lira ödeme yapıyoruz. Ailesi yanında bakımı mümkün olmayan engelliler için hayata geçirdiğimiz 149 umut evinde, 654 kardeşimiz hizmet alıyor” diye konuştu.
Şentop, Engelli Hakları Ulusal Eylem Planı hakkında konuşarak, “Engelli Hakları Ulusal Eylem Planımız, istihdamdan erişilebilirliğe, artan saldırılar ve tehditler karşısında, toplumun kilit taşı olan aile müessesini korumaya da büyük önem veriyoruz. Bu amaçla hazırlıklarını tamamladığımız anayasa değişikliği teklifimizi, Meclis’te grubu bulunan tüm siyasi partilere götürdük. Bütçe maratonunun bitmesinin ardından teklifimizi Meclis gündemine taşıyacağız. Aile kurumunu güçlendirme yanında hak ve özgürlükleri de genişleten bu teklifin, Meclisimize yakışır şekilde, büyük bir mutabakatla kabul edileceğine inanıyorum. Çünkü aile kurumu, günlük siyasetin çekişmelerine heba edilemeyecek kadar vebali ağır bir konudur. Şahsen, ülkeye ve millete karşı mesuliyet duygusuyla hareket eden hiç kimsenin ailenin korunmasına “hayır” demeyeceği kanaatindeyim.
Milletin emanetini taşıyan tüm milletvekillerimizi, buradan bir kez daha, özgürlüklere ve aile kurumuna sahip çıkmaya davet ediyorum. Bu plan, güçlü koordinasyon, çok taraflı iş birliği ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla hazırlanan, 31 hedefe yönelik, 107 eylem alanı ve 275 faaliyeti içeriyor. Ulusal Eylem Planımızı; kamu kurum ve kuruluşlarının politika, program ve hizmetlerine ilişkin tüm süreçlerde, engellilik konusunu hak temelli bir yaklaşımla ele almalarını sağlayacak şekilde hazırladık. Engelli bireylerin durumlarının çeşitliliğine ve düzeyine bağlı olarak farklılaşan ihtiyaçları için gerekli tedbirleri ve düzenlemeleri öngören çift yönlü yaklaşımla hareket ediyoruz. Etkili koordinasyon ve çok taraflı iş birliği ile engelli bireylerin katılımını gözeterek, bu plandaki tüm faaliyetleri uygulayacağız. Engelli Hakları İzleme ve Değerlendirme Kurulu’nu, yeni yönetim sistemimizin ruhuna uygun şekilde, daha da güçlendiriyoruz” dedi.