TBB Başkanı Metin Feyzioğlu'ndan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a cevap

Ankara kulislerinde, o törenden bu yana bir araya gelmeyen Erdoğan ve Feyzioğlu'nun Eylül ayındaki Yargıtay yıldönümü töreninde ne yapacakları konuşuluyordu.
AK Parti'nin dün akşam yapılan kuruluş yıldönümü törende bu soru Başbakan Erdoğan'a soruldu.
Erdoğan "Baro Başkanı konuşturulursa, ben o törene katılmam" dedi. Erdoğan şöyle konuştu;
, "Eğer Yargıtay, Baro Başkanını çağırıp orada konuşturacak olursa oraya ben katılmam. Cumhurbaşkanı gelip de orada Baro Başkanını dinlemek durumunda değil. Bugüne kadar bu tür şeyler olduysa artık bunların reforme edilmesi lazım. Bütün bunlara rağmen Yargıtay Başkanı orada konuşacaksa, Yargıtay Başkanını ben de seve seve dinlerim, Yargıtay'ın başı olduğu için dinlerim" ifadelerini kullandı.

FEYZİOĞLU YANIT VERDİ: BAŞBAKAN YARGITAY'A BASKI YAPIYOR

Erdoğan'ın bu sözlerine TBB Başkanı Feyzioğlu yanıt verdi.
Feyzioğlu, Twitter'dan yaptığı açıklamada, Başbakan Erdoğan'ın bu sözlerle "yargıtay'a baskı yaptığını" öne sürdü.
Feyzioğlu şu mesajları paylaştı;
"Sayın Erdoğan'ın adli yıl törenine katılmayacağı açıklaması Yargıtay üzerinde baskı kurma ve savunmanın örgütlü gücünü susturma çabasıdır.
Cumhurbaşkanı Makamından yürütülecek bir korku ve baskı rejiminin ilk adımları ise bu herkes bilsin ki bizim Allah'tan başka kimseden korkumuz yoktur."

YAZILI AÇIKLAMA DA YAPTI

Twitter mesajlarının ardından bir de yazılı açıklama yapan Feyzioğlu, şunları söyledi:
"Sayın Erdoğan, “Türkiye Barolar Birliği Başkanı geliyorsa Adli Yıl açılış törenine katılmam” şeklinde bir açıklamada bulunmuştur. Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde yetmiş yedi milyonun Cumhurbaşkanı olacağına dair Milletin huzurunda verdiği sözle uyumlu olmayan bu açıklama, Cumhurbaşkanlığı Makamının tarafsız olmasını bekleyen herkesi hayal kırıklığına uğratmıştır.

Avukatlar, yargının içinde yurttaşı temsil eden “kurucu unsur”dur.
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın savunmayı protesto etmesi, Yargıtay üzerinde baskı kurmaya ve yetmiş yedi milyonu savunan avukatların meslek örgütünü susturmaya çalışmaktır.

Bu üzücü açıklama, Sayın Erdoğan’ın henüz Başbakanlıktan Cumhurbaşkanlığı’na geçişi zihninde tamamlayamadığını göstermektedir. Temennimiz, bu geçişi bir an önce tamamlayarak herkesin Cumhurbaşkanı olduğunu kabullenmesidir.

Eğer bu açıklama Cumhurbaşkanlığı Makamından yürütülecek bir korku ve baskı rejiminin ilk adımlarıysa, herkes şunu bilmelidir ki bizim Allah’tan başka kimseden korkumuz yoktur.

Özgürlükleri esas alan laik, insanı merkeze koyan çağdaş, sosyal, demokratik hukuk devleti mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz."