Güncelleme Tarihi:
Erdoğan dün Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlenen Muhtarlar Toplantısı’nda özetle şunları söyledi:
BİZ DERTLİYİZ
“Kim çözümde yanımızda olursa onunla yürürüz. Ama ikiyüzlülerle, güvenilmezlikleri defalarca ispatlanmış olanlarla asla yol yürümeyiz. Bizim hiç kimseye meşruiyet kazandırmak gibi bir gayemiz yok, olamaz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, terör örgütleri, vandallar, yağmacılar, paralel ihanet şebekeleri karşısında boyun eğmez. Eğer itiraz ediyorsam, bazı yanlışlara dikkat çekiyorsam bunu, bugüne kadar yaşananları yakından bilen biri olarak yapıyorum ve bu ülkede Paralel’e, Paralel Yapılanma’ya dikkat çekerek yapıyorum. Bir şeyi daha özellikle söylüyorum; Paralel Devlet Yapılanması’nın özellikle bizlere yönelttiği şu andaki çağrılara bakarsanız, işte bunlar nerelerle, nasıl paslaştıklarını, gayet iyi bir şekilde ortaya koyuyor. Eğer eleştiriyorsam, bunu ülkem, milletim, çözüm, kardeşlik, barış adına yapıyorum. Biz dertliyiz. Dert adamı söyletir. Bu ülkenin ve bu milletin derdini, sızısını içimizde hissettiğimiz için konuşuyor, söylüyor ve yol göstermeye çalışıyoruz.
UCUZ KAHRAMANLIK
Meselesi ikbal ve koltuk olanlar, ucuz kahramanlık sevdalıları bizi anlayamadı, anlayamaz. Biz Allah’ın izniyle şahsi meseleleri işin içine katmadan hükümetimizle, devletimizle bu işi çözeceğiz. Muhalefetin, STK’ların, ilim ve fikir adamlarının yapıcı katkısı varsa, buyursun bunu versinler. Ama kimse şahsi hırslarını, ideolojik saplantılarını, çatışma senaryolarını Çözüm Süreci’nin önüne koymasın. Biz bu meseleyi çözmekte kararlıyız. Çözüm Süreci benim sorumluluğumda başlamış ve bugünlere gelmiş bir süreçtir. Bundan sonraki gelişmelere ilişkin söz söylemek, değerlendirme yapmak, teklifte bulunmak, herhalde benim hem hakkım hem de vazifemdir.
ZEMBİLLE İNMEDİM
Başından beri terör örgütü silahları bırakacak diyorum. Ben cumhurbaşkanlığı makamına gökten zembille inmedim. 12 yıl başbakanlık yaptım. 13 yıldır yaptıklarımız, özellikle de ret, inkar ve asimilasyonu sona erdirmemiz, silahı tamamen zeminsiz, bahanesiz bırakmıştır. Sıkılı yumruklarla hiçbir sorun çözülemez, hiçbir hedefe varılamaz. Bunu yapmadığınız, o silahları bırakmadığınız sürece o çözüme zerre kadar katkınız olmaz, tam tersine her zaman sorun olmaya devam edersiniz. Şimdi söylüyorlar: Silahlar bırakılsın. İfade olarak çok güzel. Tamam da 1 yıl önce Nevruz’da yine bunlar söylenmişti ve ‘Tamam’ dendi, ne oldu? Ben ne dedim geçenlerde, ‘Uygulamaya bakarız.’ Uygulama görmeden bunlara inanmak mümkün değil.
SİLAHTAN KURTULUN
Burada da muhatabım asla terör örgütü değildir. Bu çağrımı terör örgütüne değil, terör örgütünün vesayetinden kendisini kurtaramayan bu siyasi partiye yapıyorum. Eğer bu ülkede siyaset yapmak, eğer çözüme katkı sunmak istiyorlarsa önce silahların gölgesinden, önce silahların tasallutundan kurtulacaklar. Her ne pahasına olursa olsun, tek başımıza da kalsak, son nefesimize kadar bu ülkede Çözüm Süreci’yle formüle ettiğimiz kardeşliği tesis etmenin mücadelesini sürdüreceğiz. Ancak hiç kimsenin de benim Kürt kardeşlerimi zehirlemesine, Kürt kardeşlerim nezdinde haksız bir meşruiyet, bir muhataplık kazanmasına müsaade edemeyiz, etmemeliyiz. Silahların gölgesinde barış olmaz. Hele hele verilen sözlerin defalarca çiğnendiği, vaatlerin defalarca bozulduğu, itimadın tahrip olduğu bir ortamda somut adımları görmeden daha ileriye gidemeyiz.”
Demirtaş’a: Zavallı ya
“BİRİLERİ çıkmış ne diyor, ‘Artık tek adamsın. Yanında kimse yok.’ Ya bunlar çok zavallı ya. Ben cumhurun, bu milletin başkanıyım. Büyüklerimizin güzel bir lafı var: ‘Kendini bil, haddini bil, neslini bil’. Ama bunlarda hiçbirisi yok. Bizim Kürtlerle olan irtibatımızı, marjinal, ateist, inançsız, özellikle bu toprakların değerlerinden, özünden ve ruhundan kopuk akımlar, çıkıp da bizim birbirimize olan muhabbetimizi, uhuvvetimizi yeniden tanımlayamazlar. Hem terör örgütü hem de onun gölgesinde siyaset yapan parti, kendi kavramlarını, dünya görüşünü, yaşam tarzını dayatarak, benim Kürt kardeşimin ruhuyla, özüyle oynamaya, onu tahrip etmeye çalışıyor. Onların dünya görüşü, onların yaşam tarzı asla bu coğrafyaya bu millete ait değildir. ”
Muhtarlar bu kez pazartesi geldi
ERDOĞAN’ın Cumhurbaşkanı seçildikten sonra başlattığı ve salı günleri muhalefetin grup toplantısı saatlerine denk düşen Muhtarlar Toplantısı, bu hafta pazartesi günü yapıldı. Bundan önce düzenlenen 4 toplantı salı günleri yapılmıştı.