Güncelleme Tarihi:
Atatürk Havalimanı'na inişe geçtiği sırada telsiz frekansına sızan bir kişinin uçakları yanlış yönlendirmesine ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bilgin,
hava trafik kontrolünün FM bandından pilotlarla iki şekilde iletişim kurduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Hava trafik kontrolü pilotlara bir talimat verir. Bu talimatı alan pilot, talimatı alır almaz manevraya başlamaz. Pilot aldığı talimatı manevraya başlamadan önce kontrolöre geri bildirir. Bunu kontrolörün geri bildirimin doğru olup olmadığını teyit etmesi için yapar. Eğer pilot tarafından yapılan geri bildirim doğru ise kontrolör bunu onaylar. Bu onay üzerine pilot verilen manevraya başlar. Yani kanunsuz bir girişim sonucunda kontrolörün vermiş olduğu talimata tezat teşkil eden bir talimatı, pilot geri bildirim olarak kontrolöre bildirecek ve kontrolör de bunun aykırı bir talimat olduğunu anlayıp gerekeni yapacaktır.
İkinci olarak ise biz radarla çalışıyoruz, Türkiye hava sahası bir bütün olarak radarla yönetiliyor. Radar sistemi içerisinde, uçakların her türlü manevrasını çok hızlı bir şekilde takip ediyoruz. Uçakların manevralarını takip ederek onların emniyetli bir şekilde uçmasını sağlarız. Hava trafik kontrolörünün verdiği talimata aykırı manevra yapmaya başlayan uçak, radardan gözleneceği için yanlış manevralara hemen müdahale edilir. Yaşanan bu örnekte de hava trafik kontrolörü derhal gereğini yapmıştır.”
“İLK KEZ KARŞILAŞTIK”
Bilgin, mayıs ayında yaşanan olaya Türkiye'de daha önce karşılaşıp karşılaşmadığının sorulması üzerine, “Hayır, ben daha önce böyle bir olay yaşamadım, bu olay beni kesinlikle şaşırttı. İlk kez böyle bir olayla karşılaştık” diye konuştu.
Dünyada böyle bir olay duyup duymadığına ilişkin de Birol Bilgin, “Ben açıkçası bilmiyorum. Benim bildiğim böyle bir olay yok. Ancak, radyo verici cihazlarıyla FM bandı üzerinden bu frekanslara bütün dünyada girmek mümkün” dedi.
Birol Bilgin, hava trafik sistemlerine girilmemesi için konuşmaların kriptolu yapılıp yapılamayacağına ilişkin soru üzerine de, “Dünyada böyle bir örnek yok. Bizler de ileri teknolojiyi kullanarak iletişim sağlıyoruz. Eğer böyle bir imkan sağlanırsa daha emniyetli olacağını düşünüyorum. Ama kriptolu yayın yapılması yayının diğerleri tarafından anlaşılmasını engeller, o yayına tekrar müdahale edilebilirliği değil” şeklinde konuştu.
Devlet Hava Meydanları İşletmesinin (DHMİ) olay günü hemen gerekli raporları istediğini de belirten Bilgin, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığına konunun takibi için gerekli yazışmaların yapıldığını, hava trafik kontrolörleri ve pilotlara da daha dikkatli olmaları için mesajların çekildiğini söyledi.
“TERÖRİSTÇE BİR MÜDAHALE”
Birol Bilgin, korsan telsizle uçuş frekanslarını yönlendirmeye çalışmanın yaptırımı konusunda, “Yaptırımının çok ağır olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu bir nevi teröristçe bir müdahaleye giriyor” dedi.
Bilgin, korsan telsizcinin girişiminin başarılı olamayacağını söyleyerek, “Çünkü bunun başarılı olması ve ölümlü bir kazaya yol açması ihtimali sıfır. Aktif trafik kontrolörü ve pilot görevini yaptığı sürece böyle bir kaza olasılığı kesinlikle yok. Kurallara uyulduğu sürece böyle bir girişimin önlenememe ihtimali kesinlikle yok” diye konuştu.
Bilgin, Smart projesine geçilince böyle bir girişimin engellenip engellenemeyeceğine ilişkin soru üzerine de, “Bu, Smart'ın kapsamı dahilinde değil. Bu konu teknik bir konu, bununla ilgili teknik olarak ne yapılıp yapılamayacağı da ayrıca ele alınması gereken bir konudur” değerlendirmesinde bulundu.
Hava trafik kontrolörlerinin kullandığı frekans sistemlerinin çok eski olduğu ve 1960'lı yıllardan kaldığı eleştirileri de hatırlatılan Bilgin, “Hayır, doğru değil. Son teknolojik sistemler kullanılıyor” dedi.
FM bantlı telsizlerin elde edilmesinde bir kısıtlama olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine de Bilgin, “Telsizler Türkiye'de izinle alınabiliyor, ama bunlar, Türkiye dışından ve internet üzerinden de kolayca temin edilebiliyor. Bu telsizlerin birçoğu alıcı telsiz, verici özelliği yok. Yani dinleyebiliyorsunuz, ama verici olarak müdahale olanağı yok. Ama yurt dışından verici özelliği olanlar da kolayca alınabiliyor” ifadelerine yer verdi.
Bilgin, korsan telsizcinin konuşmalarının kule tarafından duyulmadığını, sadece pilotun onu duyduğunu, kule tarafından duyulması durumunda zaten müdahale edilebileceğini de söyledi. Bilgin, korsanın konu hakkında biraz bilgili olduğunun anlaşıldığını da kaydetti.
Birol Bilgin, vatandaşlara da çağrıda bulunarak, “Vatandaşlarımız hiç korkmasın, kesinlikle paniğe kapılacak bir durum söz konusu değil. Pilot ile kontrolör arasında tek yönlü değil, çift yönlü bir iletişim var. Manevralar da bunun onaylanması sonucu yapılıyor” dedi.
Hava Trafik Kontrolörü ve Smart Sorumlusu Ergün Şapçı da hava trafik kontrolörlerinin kullandığı uçuş frekans sistemlerinin 14 nisan 2008 tarihinde yenilendiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Son model sistemleri kullanıyoruz. Yaklaşık 3 yıldır bu sistem kullanılıyor. Bir yıl içinde de bir üst sisteme geçeceğiz. Projenin adı Smart. Şu andaki sistemimizde güvenlik ağlarımız var. Uçakların çarpışma riskine girmesi durumunda minimum 80 saniye içinde haber verecek sistem bunlardan biri. Ayrıca uçaklarda çarpışmayı engelleyici sistemler var. Smart projesi kapsamında ise güvenlikte bir üst seviyeye geçeceğiz. Uçakların yakınlaşması durumunda 20 dakika önce ikaz veriyor, ayrıca yer yakınlık ikazı olacak. Uçaklarda bu var. Aynı sistem kontrolörlerde de olacak. Dikey ve yatay yaklaşma ikaz sistemleri de var. Dolayısıyla hava trafik kontrolörünün gözünden bir olayın kaçma olasılığı neredeyse sıfır. Korsanların uçakları yönlendirmesi mümkün değil, teşebbüsten ileri gitmez.”