Taş ocağına mahkeme engeli
Güncelleme Tarihi:
Latif SANSÜR/KUŞADASI, (Aydın) (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Haziran 05, 2009 12:15
AYDIN 1'inci İdare Mahkemesi, Kuşadası'na bağlı Davutlar Beldesi'ndeki taş ocağına Çevre İl Müdürlüğü tarafından yapılan eksik inceleme sonucu Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli olmadığı yönünde rapor verildiğini belirterek, yürütmenin durdurulmasına karar verdi.
Bayram Celepçi, 2006 yılında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü'ne başvurup, Davutlar Beldesi ile Caferli Köyü arasındaki Taşlıbelen Mevkii'nde 100 hektarlık alanda taş ocağı açmak için ruhsat aldı. Celepçi, iki yıl sonra taş ocağını Bazalt Nakliyat, Turizm ve Madencilik Şirketi'ne devretti. Bu şirket de, Davutlar Belediyesi'nden işletme ruhsatı alarak, faaliyetlerine başladı. Fakat 20 köylü, taş ocağının zeytin ve şeftali bahçeleri ile Davutlar Barajı Havzası'na zarar verdiğini ileri sürerek avukatları Nail Özazman aracılığıyla Aydın 1'inci İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Avukat Özazman, mahkemeye verdiği dilekçesinde, taş ocağının içme suyu amaçlı Davutlar Barajı'nın su toplama alanı ve baraj aksı içinde kaldığını ve DSİ Genel Müdürlüğü'nden bu konuda görüş alınmadığını ileri sürerek, verilen tüm madencilik ruhsatlarının iptalini istedi.
DSİ HARİTA VE KROKİLERİNE BAKILMAMIŞ
Başvuruyu değerlendiren mahkeme, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın ruhsat verdiği taş ocağıyla ilgili olarak Çevre ve Orman Bakanlığı'na bağlı Çevre İl Müdürlüğü'nden üç kişilik heyetin hazırladığı ÇED raporu gerekli olmadığı yönündeki raporun eksik incelemeden kanaklandığını belirtip, yürütmeyi durdurdu.
Mahkeme kararında, taş ocağının ruhsatının hukuğa uygun olduğu, Çevre İl Müdürlüğü görevlilerinin kendi bakanlıklarına bağlı DSİ'nin harita ve krokilerine bakmadan eksik inceleme yaptıkları vurgulandı. Mahkemenin kararında ayrıca, Aydın DSİ'den istenen 1/25 binlik harita ve krokiye göre, taş ocağının bir kısmının içme suyu amaçlı Davutlar Barajı'nın mutlak koruma alanında, bir kısmının ise göl alanı içinde kaldığı görüldüğü ifadesine yer verilerek, “Bu durumda, ‘ÇED gerekli değildir’ belgesinin eksik inceleme sonucu verildiği, ona dayanılarak verilen maden işletme ruhsatının da hukuka uyarlılık bulunmamaktadır” denildi. Mahkemenin bu kararı, köylüler tarafından sevinçle karşılandı.
“KARAR SEVİNDİRİCİ”
Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, mahkemenin verdiği kararın memnuniyet verici olduğunu söyledi. Dernek olarak taş ocaklarına karşı olduklarını vurgulayan Sürücü, “Taş ocaklarına karşı tavrımız açık ve nettir. Doğal yaşamı yok eden, su kaynaklarını mahveden taş ocaklarına karşıyız. Patlatılan dinamitler yer altı su kaynaklarını olumsuz etkiliyor. Taş ocakları ise ekolojik yaşamı bitiriyor. Mahkemenin verdiği kararın uygulanması gerekiyor” dedi.
DSİ HARİTA VE KROKİLERİNE BAKILMAMIŞ
Başvuruyu değerlendiren mahkeme, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın ruhsat verdiği taş ocağıyla ilgili olarak Çevre ve Orman Bakanlığı'na bağlı Çevre İl Müdürlüğü'nden üç kişilik heyetin hazırladığı ÇED raporu gerekli olmadığı yönündeki raporun eksik incelemeden kanaklandığını belirtip, yürütmeyi durdurdu.
Mahkeme kararında, taş ocağının ruhsatının hukuğa uygun olduğu, Çevre İl Müdürlüğü görevlilerinin kendi bakanlıklarına bağlı DSİ'nin harita ve krokilerine bakmadan eksik inceleme yaptıkları vurgulandı. Mahkemenin kararında ayrıca, Aydın DSİ'den istenen 1/25 binlik harita ve krokiye göre, taş ocağının bir kısmının içme suyu amaçlı Davutlar Barajı'nın mutlak koruma alanında, bir kısmının ise göl alanı içinde kaldığı görüldüğü ifadesine yer verilerek, “Bu durumda, ‘ÇED gerekli değildir’ belgesinin eksik inceleme sonucu verildiği, ona dayanılarak verilen maden işletme ruhsatının da hukuka uyarlılık bulunmamaktadır” denildi. Mahkemenin bu kararı, köylüler tarafından sevinçle karşılandı.
“KARAR SEVİNDİRİCİ”
Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, mahkemenin verdiği kararın memnuniyet verici olduğunu söyledi. Dernek olarak taş ocaklarına karşı olduklarını vurgulayan Sürücü, “Taş ocaklarına karşı tavrımız açık ve nettir. Doğal yaşamı yok eden, su kaynaklarını mahveden taş ocaklarına karşıyız. Patlatılan dinamitler yer altı su kaynaklarını olumsuz etkiliyor. Taş ocakları ise ekolojik yaşamı bitiriyor. Mahkemenin verdiği kararın uygulanması gerekiyor” dedi.