OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 30, 2001 00:00
Türk asıllı İtalyan yönetmen Ferzan Özpetek bir
film yaptı ve Ä°talya'yı salladı. Ä°talya'nın en çok hasılat (21 milyar liret) getiren filmlerinden biri olan ‘‘Cahil Periler’’ nihayet Türkiye'de de gösterime girdi. Film kocasının eÅŸcinsel iliÅŸki yaÅŸadığı sevgilisiyle dostluk kurmaya çalışan bir burjuva kadının öyküsünü anlatıyor. Yönetmen Ferzan Özpetek sadece birkaç günlüğüne geldiÄŸi ülkesinde ‘‘bilge bir peri’’ gibi oradan oraya konarak filmini anlatıp durdu. Sizin için Ä°talyan sinemasını ayaÄŸa kaldıran üç yönetmenden biri deniliyor. DiÄŸerleri kim?Nanni Moretti ile Mucchino. Ä°talya'da yedi-sekiz yönetmenin filmi iyi gitti. Üç yönetmenin filmiyse beklentilerin üzerine çıktı.Cahil Periler dünya sinemalarında da oynayacak mı?New York'ta Ä°talyan sineması bölümünde dört gün gösterildi, New York Times'da pazar günü yarım sayfa film üzerine yazı çıktı. Film 2 Kasım'da Ä°spanya'da, 6 Kasım'da Fransa'da, Kasım sonunda da Almanya'da gösterime çıkıyor. Filmin hikayesinin Ä°talya'daki ilk yıllarınızla bir ilgisi var mı?Yok. O dönemden tanıdığım ÅŸeyler var ama kendi hayatımı anlatmadım.Bir sürü arkadaşımın hikayesi var ama kalkıp da kendi özel hayatımı sinemada görmek istemem hiçbir zaman.Filmin baÅŸrol oyuncularından biri de sizin Ä°talya'da 25 yıldır yaÅŸadığınız Roma'nın Ostiense semti. Filmde eski Ä°stanbul'u andıran sıcak bir mahalle havası var.DoÄŸru. Orada bir sebze hali vardı o kalkıyor artık ve Ostiense kültürel bir semt oluyor. Film mahallenin çehresini çok etkiledi, daire satışları arttı, emlak fiyatları yükseldi. Bir sürü pub filan açıldı, orası aslında bir sürü Romalı'nın bilmediÄŸi bir mahalleydi, ÅŸimdi insanlar Cahil Periler'in mahallesini dolaÅŸmak için geliyorlar. Mahallede ben kralım ÅŸu anda. Bana Roma ÅŸehrini kuran Romus ve Romulus'u besleyen kurdun ödülünü verdi Roma Belediyesi.Sizce Ä°talyanlar neden bu filmi o kadar çok sevdi? Sadece Ä°talyanların tepkisini deÄŸil, mesela Ä°srailliler'in, Toronto ve San Sebastian Festivali'ndeki insanların tepkisini de gördüm. Bakalım Türkiye'de nasıl karşılanacak? Zannederim duyguları anlatıp sevgiden bahsettiÄŸiniz vakit o bir ÅŸekilde insanlara varıyor. Dağıtımcı firma Medusa Ä°talya'nın önde gelen gazetelerinde yarım sayfa teÅŸekkür ilanı yayınladı ama bunu seyircisi bir milyon kiÅŸiyi aÅŸan her filmi için yapıyorlar.Şöhretle karmaşık bir iliÅŸkiniz mi var? Bir yandan tanınmak isteyip, bir yandan da adınızı bilmeyenlere sinirlenmek gibi! Birdenbire popüler olmanın farkına vardım artık. Åžimdilik güzel bir duygu ama geçici bir ÅŸey. Bakarsınız bir yıl sonra kimsenin tanımadığı birisi olabilirim.Film hiç olumsuz eleÅŸtiri almadı mı?Almadı. Ä°ki eleÅŸtirmen bir ÅŸeyler söyledi ama sonradan onu biraz çevirdiler. Filmin toz pembe bir hayatı anlattığını ve gerçekçi olmadığını söyleyenler oldu. Ben de onlara dedim ki ‘‘Filmin kahramanlarından biri Türkiye'den sürgün gelmiÅŸ, yirmi yıldır Ä°talya'da yaÅŸayan bir kadın, birisi hayatta ne istediÄŸini bilmeyen bir insan, bir tanesi AIDS'ten ölmek üzere olan bir çocuk, bir tanesi süpermarkette çalışıyor, aÅŸkı arıyor ama bulamıyor. Ama hepsinin hayata bakış açıları deÄŸiÅŸik, ki bu ben de vardır, hayatla dalga geçmek. Filmi izleyen insanları etkileyen de bu.’’Filmde bir Almodovar havası da var.Bunu söyleyen baÅŸkaları da oldu. Ama benim hiç Almodovar kompleksim yok, tam tersine ona benzetilmek gurur duyacağım bir ÅŸey. Filmin içinde bir travesti olduÄŸu zaman, cinsellik serbestçe konuÅŸulduÄŸu zaman, gülüp aÄŸlanacak bir ÅŸey olduÄŸu zaman hemen Almodovar deniliyor. Filmin gay kahramanlarının kendilerine Ä°nternet'te partner bulmaya çalıştıkları sahnede siz de görünüyorsunuz.Evet, çünkü baÅŸka birini bulamadık.Film aynı adama aşık olan bir kadın ve erkeÄŸin hikayesini anlatıyor. EÅŸcinsel karakterleri çizerken kliÅŸeler kullandınız mı zaman zaman?KliÅŸe olduÄŸunu hiç düşünmedim. Hatta filmin övgü aldığı yer ‘‘ilk defa eÅŸcinselliÄŸi anlatırken çok yalın ve ciddi bir bakış getirilmiÅŸ, kliÅŸeye girilmemiş’’ noktası oldu.Ama bir heteroseksüelin aklına eÅŸcinsellik denince tıpkı sizin filmdeki gibi sürekli eÄŸlenen, gamsız, toplu halde yiyip içen ama aslında yalnız, duygusal tipler geliyor. Bu bir kliÅŸe deÄŸil mi?Filmin bütün kahramanları eÅŸcinsel deÄŸil, hem ben hayata bakış tarzları aynı olan insanları anlatıyorum filmde.Film Türkiye'de gösterime girdikten sonra başınıza gelecekleri tahmin edebiliyor musunuz? Hamam'daki eÅŸcinsellik bu filmdekinden çok daha geri plandaydı ama kıyametler kopmuÅŸtu.Olabilir, ama Türk seyircisini bu kadar cahil görmeyin bu konuda.Peki kendinizi bu tür bir tartışmanın tam ortasına düşmeye hazır hissediyor musunuz?Hayır. Böyle bir tartışmaya girmek istemiyorum. Ä°nsanlara açıklama yapmak durumunda deÄŸilim, benim açıklamam filmim. BeÄŸenen beÄŸenir, beÄŸenmeyen beÄŸenmez. Filmin baÅŸka bir zemine çekilme ihtimali olabilir ama bu normal. Hem bu filme daha çok iÅŸ yaptırır.Filminizi bizimki gibi bir ülke için cesur buluyor musunuz?Evet, film için çok cesur dediler ama bunun sebebi konusu deÄŸil sinema dilinde televizyon kliÅŸesinden uzaklaÅŸmış bir anlatım tutturması. Duygular cinsel tercihlerin ve sınıf farklılıklarının üzerindedir.Siz ne kadar sıcak ve insani bir öykü anlatsanız da insanların eÅŸcinsellik mevzuuna takılacağını düşünüyorum.Ä°yi ya, bu da tartışma getirir ve filmin üzerinde çok büyük reklam olur. Her tartışılan film büyük iÅŸ yapar, ‘‘Paris'te Son Tango’’ filmi olay olmuÅŸtur.Bu filmi Türkiye'de yaÅŸasaydınız çekebilir miydiniz?Bilemiyorum ki, hiç fikrim yok. Belki çok daha ağır ve derin bir film yapacaktım bu konuda, bilemiyorum. ‘‘Her çalıştığım sette motive olmak için biriyle aÅŸk yaÅŸarım’’ diyorsunuz bir röportajda.Bu sette öyle bir ÅŸey olmadı. Geçti bizden artık, o defterleri kapattık. Â
button