tartışmalı. Acayip. Tutarsız. uzlaşmaz: t.A.T.u.

Tüm dünyada tartışma yaratan, yeni bir skandala yol vermeleri ihtimaline karşı ekran karartma kararı çok önceden alınan t.A.T.u grubu ile İngilizler'in ünlü müzik dergisi Q, haziran sayısı için röportaj yaptı.

Moskova kadar karanlık olan t.A.T.u.'nun hikáyesi enteresan: Vücudunun hemen her yeri dövmeli bir ozanın kızı olan kızıl saçlı Lena (Elena Katina) ile Rus bir işadamının kızı olan siyah saçlı Julia Volkava, birlikte ilk kez, amatör müzik grubu Neposedy'de şarkı söylediler. İkisi de klásik eğitim almışlardı ve o sıralarda yaşları 14-15 civarındaydı. 2002 yılında, ilk albümlerinin Rusça versiyonu olan ‘‘Yanlış Patikada Saatte 200 km’’ 850 bin yasal kopya sattı ve 4 milyon ev kaydı yapıldı.

Daha sonra bir uluslararası şirketle anlaştılar ve albümleri İngilizce kaydedildi. ‘‘All The Things She Said / Söylediği Her Şey’’ dünya çapında bir hit oldu. Dahası da var: Bu iki genç kız lezbiyen olduklarını açıkladılar ve t.A.T.u sözcüğünün aslında; ‘‘Bu kız bu kızı seviyor’’ cümlesinin kısaltılmış şekli olduğunu ileri sürdüler. Konserler sırasında birbirlerini uzun uzun öpmeyi de ihmal etmediler. Çocuk koruma örgütleri bu duruma çok kızdılar ama lezbiyen grupları bu duruma gülseler mi ağlasalar mı bilemediler. Röportaj için buluşacağımız otele 40 dakika geç geldiler. Katina; ‘‘Tanıştığımıza sevindim,’’ diye söze girdi ama hiç de memnun olmuş görünmüyordu.

Şimdi sizinle sokağa çıkıp şöyle bir yürüsek ne olur?

- Katina: Bazıları fotoğraf çektirmek isteyecektir. Bazıları da delirmiş gözlerle bakıp; ‘‘Wow t.A.T.u.!’’ diyecektir. Konserlerde korumalarımız var çünkü çok fazla hayran birikiyor ve bu da biraz tehlikeli. Ama bu durum Moskova'da sorun yaratmıyor çünkü herkes bizi biliyor.

İlk tanıştığınız anı hatırlıyor musunuz?

- Katina: Yedi ya da sekiz yıl önceydi. Julia çalıştığımız grupta tanıştığım ilk kişiydi. Ben; ‘‘Merhaba,’’ dedim, o da selam verdi. Şimdi de t.A.T.u.'yuz işte...

Hep böyle yakın mıydınız?

- Katina: (Dudaklarını ısırırarak) Evet, oldukça yakındık.

Cinsel açıdan sormadım.

- Katina: Biliyorum.

Hayranlarınız sizde ne buluyor?

- Katina: Onlara sorsanıza...

PEDOFİLİ REKLAM

t.A.T.u yeni Rusya'nın sembolü háline geldi. Bundan gurur duyuyor musunuz?

- Katina: Bu soruyu sormamalıydınız.

Neden?

- Katina: Bu soruyu sorduğunuza inanamıyorum. Bu soruyu sormamalıydınız.

Ama insanlar sizin tehlikeli ve heyecan verici olduğunuzu düşünüyor.

- Katina: Bize şöyle bir bakın. Sizce biz tehlikeli miyiz? İnsanlar korkuyorlarmış. Bırakın korksunlar! Bu onların sorunu.

Sizin ahláki açıdan kötü bir örnek olduğunuz söyleniyor...

- Menajerleri: Sevgi, nasıl olur da çocuklar için kötü örnek oluşturabilir? İnsanlar korkaksa, bundan biz sorumlu değiliz.

Richard Madeley sizin hasta ruhlu olduğunuzu ve pedofiliyi promosyon amaçlı kullandığınızı söylüyor.

- Katina: Eğer bu İngiliz şöhreti, bizden önce bu tür bir cinsellik olmadığını, ayrıca rüştünü ispat etmemiş insanların seksten uzak durduğunu düşünüyorsa, esas deli o olmalı. Sorun nedir? Neden herkesin bize öfke duyduğunu bir türlü anlamıyoruz. Onlar kendilerinden ve kendi çocuklarından korkuyorlar. Herkesin kendi aklı, kendi beyni var. Neyi ne zaman yapacağına herkes kendi karar verebilir. Bu tamamen kendini hazır hissetmekle ilgili bir meseledir; yaşla alákalı bir durum değil yani... Kimisi kendini 11'inde hazır hisseder, kimisi 20'sinde...

Siz ne zaman hazır hissettiniz?

- Menajerleri: Julia bu soruya yanıt vermek istemiyor. Sadece sizden çok önce olduğunu söylüyor!

Randevumuzdan bir süre önce The Daily Express sizin aslında heteroseksüel olduğunuzu iddia etti. Bunu birkaç hafta içinde The Daily Mirror ve News Of The World'ün benzer açıklamaları izledi. Basında cinsel eğiliminizle ilgili her gün yeni bir metin yayınlanıyor. Bu haberlerin, lezbiyenlik numaranızı mundar ettiğini düşünüyor musunuz?

(Bu sırada Julia ayağa fırlayıp Rusça bağırmaya başlıyor. Katina ise onun bu hareketine karşı kayıtsız...)

- Katina: Biz kimseye lezbiyen olduğumuzu söylemiyoruz ki... Kimse bizim ne olduğumuzu bilmiyor. Belki lezbiyeniz, belki heteroseksüel, belki de biseksüel. Sevginin bir çok çeşidi var. Önemli olan, onu yüreğinde ve ruhunda hissedebilmek.

(Menajer lafa karışıp, sadece iki soru hakkı kaldığını hatırlatıyor...)

SMITHS KİM Kİ?

‘‘How Soon Is Now?’’ şarkısının cover'ını yaptığınıza göre, Smiths hayranı olmalısınız?

- Katina: Onlar kim ki?

Eğer bu grubu kurmuş olmasaydınız, şu anda ne yapıyor olurdunuz?

- Katina: Biz içinden ‘‘eğer’’ kelimesi geçen cümleler kurmayız, o kelimeyi sevmiyoruz. Biz t.A.T.u.'yuz... Bunu geriye döndürecek ya da başka bir yöne sapmasını sağlayacak bir şey mevcut değil bu dünyada. Bunu istedik, bunu yaptık, bunu yapmaya da devam edeceğiz.

* Tercüman, bu cümlenin üzerine tek kelime bile İngilizce çeviri yapmayı reddediyor. Röportaj t.A.T.u usulü son buluyor; tıpkı başladığı gibi...