Güncelleme Tarihi:
Kemal Kılıçdaroğlu, torunu Duru'dan uğur öpücüğü alıp evinden çıktı 5 dakika sonra Kurultay'ın yapılacağı salonun önündeydi. Binlerce CHP'li karşıladı onu. Salona girişi yarım saati aştı. Görülmemiş sevgi seli izdihama dönüşürken, kalabalığın arasından sıyrılmaya çabalayan Kılıçdaroğlu, ilk mesajını sözleriyle değil, giyim kuşamı ile veriyordu.
Tarihi Kurultay'da verilen o mesajın adı: Kravattı!      Â
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adayı olduğunda, kentte yaptığı seçim çalışmalarında da buna benzer bir mesaj vermişti Kemal Kılıçdaroğlu. Yerel seçimler boyunca neredeyse hep kravatsızdı ve boğazlı kazağı adeta simgesi olmuştu.
Bugün Kurultay'a beyaz üzerine mavi çizgili gömleği ile geldi. Yine kravat takmamıştı. Üstelik, tarihi bir Kurultay'a kravatsız katılan Kılıçdaroğlu, Ankara'nın önemli bürokratlarından, SSK Genel Müdürlüğü görevinden emekliydi. Yani onu kravatsız görmek neredeyse mümkün değildi.
Peki bu ne demekti. Mesaj kimlere gidiyordu. Boğazlı kazağı ile yerel seçimi geçiren CHP Genel Başkan adayı, Kurultay'a neden kravatsızdı.
Bu soruların, mesaj arayışlarının cevabını yine kendisi veriyor. Bir söyleşisinde gençlik anılarını anlatırken "Yaşamında ilk kez kravat taktığı, daha doğrusu takmak zorunda kaldığı günü" anlatarak  "kravat-boğazlı kazak sırrını" açıyor:
GENÇLİK GÜNLERİNDEN KALMA
"Akademiyi bitirdikten sonra sınavlara hazırlandık. 1971 yılında Maliye Bakanlığı'nın Hesap Uzmanlığı sınavını kazandım. Oldukça zor bir sınavdı. Sınavın belirlendiği gün, Ankara Ulus'taki Maliye Bakanlığı'nın binasında ismimi görünce listede Kızılay'a kadar koşarak kütüphanedeki arkadaşlarıma haber verdim. Öğrenciyken tabi bizim kravat takmamız sözkonusu değildi, rahattık. Ya boğazlı kazak giyerdik ya da gömlek.
Sınavı kazanıp İstanbul'a geldim. İstanbul'da Karaköy'de hesap uzmanlarının binası var. İkinci kata çıktık. Sınavı kazanan 11 arkadaş kütüphanede bekliyoruz. Kapı aralanıyor, birisi bir isim söylüyor, o gidiyor. Yine kapı aralandı Yılmaz Özbalcı diye bir üstadım, 'Kemal Bey' dedi. Ben arkama baktım, 'Kemal Bey kim' diye... Arkamdaki arkadaşım 'Seni çağırıyor' dedi. Kalktık gittik. Üstadımız oturttu beni, 'Kemal Bey öğleden sonra mükellefe gideceğiz. Bir kravat bulursanız ve sakalanızı keserseniz iyi olur' dedi. Ben hemen Karaköy altgeçidine indim. Traş oldum ve kendime bir kravat aldım. 'Tamam şimdi olmuş' dedi ve mükellefe gittik."
"KRAVATSIZ DAHA RAHAT"
Hafta sonları da kravat takmadığını ve daha rahat olduğuna vurgu yapan Kemal Kılıçdaroğlu, yurtdışına çıktığı günlerle ilgili bir başka anısını da, "Bir yıl süreyle yurtdışına gitmiştim. Bu bir yıl boyunca hiç traş olmadım ve olağanüstü güzel de bir sakala sahip olmuştum" diye anlattı.
"BURASI RESMİ YER DEĞİL"
Kurultayda bir gazetecinin "neden kravat takmıyorsunuz" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Burası resmi yer değil. Ben kendimi halka yakın hissediyorum. Bundan sonra da böyle olacağım" cevabını verdi.
Â