Tarihi Kağıthane Treni Haziran’da raylarda

Kağıthane Belediyesi, orijinali 60 kilometreyi aşan Haliç-Karadeniz Sahra Hattı'nın bir bölümünü Kağıthane sınırları içinde yeniden canlandırmak için çalışıyor. Yapımı devam eden Kağıthane Dekovil Hattı'nın, 3 kilometre uzunluğunda olması planlanıyor. Mecidiyeköy- Kağıthane- Mahmutbey ve Gayrettepe- Kağıthane- Havalimanı metro hatlarına entegre olarak hizmet verecek nostaljik görünümdeki Kağıthane Treni güzergahında 4 durak olacak.

Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, hattaki son çalışmaları yerinde inceleyerek trenin test sürüşünü yaptı. Başkan Öztekin; '' Tarihi ihya çalışmalarımız kapsamında Kağıthane Treni, Haziran ayında halkımızın hizmetinde olacak. Silahtarağa Bilgi Üniversitesi’nden başlayan ve Kağıthane Merkez’de son bulan hat üzerinde; 2 vagon ve 2 lokomotiften oluşan nostaljik görünümlü trenimiz, tamamen yerli ve milli imkanlarla Türk mühendisler tarafından üretildi. Nostaljik görünümüne karşın çevre dostudur. Güneş enerjisiyle destekli, tamamen elektrikle çalışmaktadır. Karbon salınımı yapmamaktadır. Yeşil adım kriterlerine uygundur. Bu kültür mirasımızı 100 yıl aradan sonra yeniden gün yüzüne çıkararak, genç nesillere armağan edeceğiz. İlçemizin kültür ve tarihinin bilinmesine katkısı büyük olacaktır.'' diye konuştu.

KAĞITHANE TRENİ’NİN TARİHİ

İstanbul’un köklü geçmişe sahip ilçelerinden Kâğıthane’de, bir zamanlar önemli görevler üstlenen bir demir yolu bulunuyordu; adı Haliç-Karadeniz Sahra Hattı… 1915-1916 yıllarında, Birinci Dünya Savaşı koşullarında, ülke İngiltere’yle savaş halinde olduğu için, Silahtar Elektrik Fabrikası’na gelen kömürlerin ithali durdurulmuştu. Zonguldak’tan gelen kömür gemilerini, Rus denizaltıları batırmaya başlamıştı. Bu nedenle Silahtar Elektrik Fabrikası, şehre elektrik veremez hale geldi. Ağaçlı Havzası kömürünü Silahtar Elektrik Fabrikası’na taşımak üzere Ayazağa ve Kağıthane üzerinden geçen bu tren hattı kuruldu. Hat, toplamda 15 ay içinde bir kolu Çiftalan Havzası’na diğer kolu Ağaçlı Havzası’na gidecek şekilde Karadeniz’i Haliç’e bağladı. Böylece Birinci Dünya Savaşı koşullarında şehrin elektriksiz kalması önlendi. İstanbul’un işgali döneminde bu tren hattı, depolardaki cephane ve silahların Anadolu’ya kaçırılması için de kullanıldı. Haliç kıyısındaki cephanelerin Karaburun’a nakledilmesi ve İnebolu’ya geçirilmesinde yaklaşık 1 yıl hizmet verdi. Cumhuriyet döneminde ise bu hat atıl kaldı. 1951-1952 yıllarına kadar sadece asker ve odun sevkiyatı yaptı. Sonrasında hattın rayları Afyon’da bir kömür madeninde kullanılmak üzere söküldü. Bu sökülme ve taşınma sırasında birtakım kayıplar da yaşandı. Afyon’un ardından hattın elde kalan rayları, vagonları ve lokomotifleri; Gelibolu’ya askeri bölgede yer alan bir madende kullanılmak üzere tekrar taşındı. Sonrasındaysa akıbeti bilinmiyor.