Tarihi dini yapılarda zarar büyük

Medeniyetler şehri Hatay’da Bayezid-i Bistami Türbesi büyük ölçüde yıkıldı. Kırıkhan ilçesinde bulunan 2 bin yıllık türbe yüksek bir alanda bulunuyor, yıkılan türbenin tüm taşları depremin etkisiyle aşağı düşmüş ve türbeye çıkan yolları kapatmış durumda. Birinci derece sit alanı olan ve günlük bin ziyaretçi alan türbenin imamı İsmail Bağ, “Türbenin girişi, içindeki çeşme, su kemeri büyük ölçüde yıkıldı.1886 yılında eklenmiş olan balkon kısımları tamamen yıkıldı. Türbenin kendisi de büyük zarar gördü” dedi.

Bağ, vakıflar müdürlüğü ile görüştüğünü ve türbenin orijinal çiziminin ellerinde olduğunu, kısa sürede türbenin onarılıp eski günlerine döneceğini söylediklerini aktarıyor. Ortaçağda Haçlı Seferleri’nde kullanılan yapı 1200 yıldan beri cami olarak kullanılıyor.

Ece ÇELİK ve Rıza ÖZEL Hatay'dan bildiriyor...

GERİYE ÇİZİMLER KALDI

Antakya merkezde bulunan Aziz Pavlus Ortodoks Kilisesi de depremin etkisiyle yerle bir olan yapılardan oldu. Kilisenin bulunduğu cadde komple yıkılırken kiliseden geriye sağlam kalan birkaç duvardaki çizimler ve yere düşen kilise çanı kaldı.

Hürriyet Caddesi’nde bulunan Aziz Patrus Rum Ortodoks Kilisesi’nin yapımına 1830 yılında başlanmış, 1872 depreminde büyük zarar görmüştü. Kilise yeniden inşa edilmiş, 1900’lerde ibadete açılmıştı.

DEV MOZAİK SAPASAĞLAM

Antakya’da Necmi Asfuroğlu Arkeoloji Müzesi’nin üzerine kurulan Hatay Müze Oteli’ni gezdik. Yaşanan depremde dünyanın en büyük tek parça mozaiğinin hiç hasar almadığını gördük.

Antakya’da 2009 yılında yapılacak bir inşaat kazısı sırasında ortaya çıkan arkeolojik kalıntıların yerinde korunması için kurulmuş olan Hatay Müze Oteli’nde depremden sonra hasar olmadı. Necmi Asfuroğlu Arkeoloji Müzesi’yle birlikte kurulan Hatay Müze Otel’i müze müdürü Ayşe Ersoy ile birlikte gezdik. Bazı alçı tavanlarda çökmeler, ufak tefek cam kırıkları görülen müzede hiçbir eser zarar görmemiş.

TAVANLAR DEĞİŞECEK

Ersoy, deprem olur olmaz günün ilk ışıklarında tüm çalışanlarla birlikte müzeye koştuklarını ancak geldiklerinde durumun endişe ettikleri gibi olmadığını gördüklerini söyledi. Depremin hemen ardından tüm çalışanlarla birlikte eserlerin güvenliğini sağlamak için nöbet tutmaya başladıklarını anlatan Ersoy, “İkinci gün Türkiye’nin diğer şehirlerindeki müzelerinden buradaki müzelere ek güvenlik takviyesi yapıldı. Müzelerin mevcut afet eylem planı kapsamında restoratörler müzeye gelerek taşınabilir tüm eserleri Hatay Arkeoloji Müzesi’nde topladı. Gerekli kontroller yapıldı. Müzelerimiz ağır hasar görmedi. Deprem bölgelerindeki tüm alçı tavanları değiştirme kararı aldık. Dünyanın en büyük tek parça mozaiği hiçbir hasar almadı. Üzerinde MS 500 - 600 yıllara ait depremlerde aldığı zarara dair dalgalanmalar görülebiliyor. Ancak eser bu depremden de sağlam çıktı” diye konuştu.