Tanıklar susuyor

Eyüp Sultan Mezarlığı sakinleri, mezarlığa kimin dua için, kimin fuhuÅŸ için geldiÄŸini biliyorlar. Kimin ne zaman ayrıldığından, kimin ne yaptığından haberdarlar. Bir tek Ãœzeyir Garih cinayetinin olduÄŸu gün bir bilinmez hepsi için. O gün koca bir karanlık hepsi için. Dışarıdan bakıldığında yüzyıllık mezar taÅŸlarıyla, ulu aÄŸaçları ve ermiÅŸ türbeleriyle tarihi ve mistik bir mezarlık Eyüp Mezarlığı. Tesettürlü kadınların, başı takkeli hocaların dua ettiÄŸi, yakınlarını ziyarete gelenlerle hareketlenen geniÅŸ bir alan. Ama sakinleri gene de hakim bu alana. Mezarlığa kimin dua için, kimin fuhuÅŸ için geldiÄŸini biliyorlar. Kimin ne zaman ayrıldığından, kimin ne yaptığından haberdarlar. Bir tek Ãœzeyir Garih cinayetinin olduÄŸu gün bir bilinmez hepsi için. Ne siyah Mercedes dikkatlerini çekmiÅŸ, ne de kelli felli bir adamın mezarlığa doÄŸru sakin adımlarla yürümesi. O gün koca bir karanlık hepsi için. MÜŞTERÄ°LERÄ° TANIYORLAREyüp Sultan'ı anlatanlar ne mezarlıktan bahsediyor, ne de Piere Loti'den. 'Buralarda fuhuÅŸun, heyecanın Allah'ı var' diyorlar. FuhuÅŸ yapan altı kadını isimleriyle, müşterileriyle anlatıyorlar. UyuÅŸturucunun da, uyuÅŸukluÄŸun da kol gezdiÄŸi mezarlık alanında, gündüz vakti yapılan fuhuÅŸu kimsenin takmadığını düşünüyor insan. Esnaf katılmıyor. ‘‘Biz de takıyoruz, çirkin bir ÅŸey. Ama ne yapacaksın ki?’’ diye çaresizliÄŸini dile getiriyor. ‘‘Bir tek polis göremezsin buralarda. Kim mezarlığa girip, kontrol eder ki? Diyelim ki kadınla adamı bir mezar içinde yakaladın. Ne yapacaksın? AnlaÅŸma yolunu seçsen, buraya o amaçla gelmiÅŸ bir adam, kadının yanında özür dileyip gider mi hiç? Başından sakat. O zaman, tek çare dövmek. Ä°ÅŸte o da buranın eli sopalı kadınlarıyla, öyle adamlarla olmayacak iÅŸ. Neyine güveneceksin? ’’ Bu duruma düşen çok. Kimi ‘‘Ben mezar kenarında gördüm bir çifti. Hem gündüzdü, hem de gelen giden tek ben deÄŸildim’’ derken, bir diÄŸeri, ‘‘Türbe içi daha geniÅŸ, bir de daha sakin’’ diyerek, fuhuÅŸ için türbe içlerini kullananları anlatıyor. Mezarlara su dökerek geçinen küçük A.S çok ÅŸeylere tanık olmuÅŸ olmanın getirdiÄŸi kendine has bir güvenle, ‘‘Eyüp Sultan'ı bilmeyen yok ki’’ diyor.EYÃœP SULTAN MUCÄ°ZESÄ° Kendisini 35 yıllık Eyüp Sultanlı olarak tanıtan Mustafa anlatıyor. ‘‘Burada herkes tanır birbirini. Sokak kadınlarının buluÅŸtuÄŸu yer mezarlığın altındaki Halid Sahil Parkı, iÅŸi bitirdikleri yer mezarın içidir. UyuÅŸturucuyu bulacağın adam da bellidir, kapıp kaçtığın çantayı satacağın yer de’’ diyor. ‘‘Burada çalışan kadınlar bellidir. GüneÅŸ, Nuran, Halime, Suna, Nina ve Sümbül’’ diyor bir baÅŸkası. ‘‘5 milyonla 10 milyon arasında paraya bu iÅŸi yaparlar’’ diyorlar, ‘‘Bazen mezar üstünde, bazen türbe içinde’’ diyorlar da, konu 25 AÄŸustos Cumartesi gününe, Ãœzeyir Garih'e gelince hiçbir ÅŸey bilmiyorlar. Oysa cumartesi günleri Eyüp'ün en kalabalık günü. ‘‘Sünnet çocuÄŸundan, askerine, yeni doÄŸmuÅŸ bebeÄŸini getiren lohusadan sakallı dedesine cumartesileri kimi ararsan burada’’ diyor esnaf. ‘‘Hasdal Kışlası'ndan çarşı izni alan asker Alibeyköy'de gezecek deÄŸil ya, buraya gelir elbet.’’ Ama o karanlık gün hepsi kör, hepsi sağır sanki. Mezarlara su döken küçük A.S gülüyor. ‘‘Bu mucize abla, mucize! Adamı sekiz kez bıçaklamışlar, Eyüp Sultan'da gören bilen yok. Ä°ÅŸte bunun adı Eyüp mucizesi! ’’ Eyüp Sultan'da ilk cinayet 1808'deEyüp Sultan'da bilinen ilk cinayet 1808 Ekimi'nde iÅŸlendi. Katil, Alemdar Mustafa PaÅŸa'nın diktatörlüğü devrinde Ä°stanbul içindeki hamamlardan birinde çalışan Süleyman adında, 18 yaşında genç bir tellaktı. Süleyman çalıştığı hamamdan kovulmuÅŸ, Eyüp'te yaÅŸayan hemÅŸehrisi Mustafa'nın yanına sığınmıştı. Eyüp'ün tanınmış ismi Kürd Ahmet, genç Süleyman'ı gözüne kestirince kendi sonunu hazırladı. Bir gece balta ile tehdit ettiÄŸi Süleyman'a tecavüz etmeye çalışırken, bir kenara koyduÄŸu baltayı kapan genç tellak Kürd Ahmet'i baltayla katletti. Elinde tellak peÅŸtemalı ile çıplak halde bulunan Süleyman yalı hamamının önünde kanlı balta boynunda asılı idam edildi. 1946 yılı Åžubatı'nda bir baÅŸka cinayete mekan oldu Eyüp. Ayralıköy'de genç bir yanaÅŸma, 80 yaşındaki adamı yine baltayla öldürdü. Anlatılanlara göre, ihtiyar Kudsi'nin 20 yaşındaki kızı Fikriye, yanaÅŸma Hüseyin ile seviÅŸmiÅŸ, ihtiyar da kızını niÅŸanlamaktan çekinmemiÅŸ. Ancak yanaÅŸma Hüseyin, Fikriye ile 2 yıl metres gibi yaÅŸayınca yolları ayrılmış. Delikanlı Fikriye'yi babasından tekrar isteyince kesin red cevabı almış. O da ihtiyarı kendi baltası ile öldürmüş. Eyüp'teki bir baÅŸka cinayet tarihi de 1959. Eyüp'te Ordu Caddesi'nde ayda 70 lira kira ile oturan 78 yaşındaki Mehmet Ali, 4 Nisan 1962 günü akÅŸamı 68 yaşındaki Hatice'yi kıskançlık ve namus yolunda baltayla öldürmüş. Karısının kendisini aldattığından şüphelenen adam, cinayet için yine balta kullanmış. 1966 yılı Kasım ayında bir baÅŸka baltalı Eyüp cinayeti yaÅŸanmış. Dokumacı 40 yaşındaki Mehmet BaÅŸkaya, 17 yıllık karısı Emine'yi Eyüp'te, Sofular Çıkmazı'ndaki evlerinde namus meselesinden baltayla öldürmüş. Katil, 34 yaşında güzel bir kadın olan karısının önce uzun boylu, yakışıklı bir adamla gezdiÄŸini öğrenmiÅŸ, sonra da karısına Ali imzasıyla yazılmış 5 aÅŸk mektubu ele geçirdiÄŸini iddia etmiÅŸ. Avusturyalı profesöre tecavüz etmiÅŸlerdiÃœzeyir Garih'in öldürüldüğü Eyüp Mezarlığı'nda, 7 yıl önce, ülkemize konferans vermek için gelen 45 yaşındaki Avusturyalı Profesör J.T de, tecavüze uÄŸramış, kimse yardımına koÅŸmamıştı. Profesör J.T. 1994 yılının Kasım ayında, saat 17.00 sıralarında Piyer Loti'de kahve içtikten sonra dönüş için mezarlık yolundan Eyüp Meydanı'na doÄŸru inerken arkadan gelerek beline sarılan sapık tarafından mezarlığın içlerine sürüklendi. J.T'ye tecavüz ettikten sonra parasını ve eÅŸyalarını alıp kaçan 17 yaşındaki oto boyacısı D.K, kısa süre sonra yakalandı.Profaesör J.T'ye tecavüz olayını araÅŸtıran polis, dört günde, biri Japon turist, üç kadına daha tecavüz edildiÄŸini ortaya çıkarttı.Â