Takvimde ölüm yaprağı

Güncelleme Tarihi:

Takvimde ölüm yaprağı
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 25, 2007 11:06

MUĞLA'nın Milas İlçesi'ne bağlı Çamovalı Köyü'nde Damgalı Ailesi'ne ait tütün tarlasında, altı yıl içinde iki kardeş öldürüldü, biri ağır yaralandı. Aile bireyleri, her üç olayda da tutuklanan üvey kardeşleri M.K.'yı suçladı, “Tütün tarlasında işlenen 21 Temmuz cinayetleriyle iki kardeşimizi kaybettik, şimdi de biz ölümü bekliyoruz” dedi, jandarma ve savcılığa yüze yakın dilekçe vererek can güvenliklerinin sağlanmasını istedi.

Haberin Devamı

Milas'a 35 kilometre uzaklıktaki dağ köylerinden Çamovalı'ya dehşeti yaşatan cinayetler, Ali Damgalı'nın 50 yıl önce evlatlık aldığı M.K.'nın, miras derdine düşmesiyle başladı. Baba Damgalı'nın 15 yıl önce yaşamını yitirmesinin ardından miras paylaşımı yüzünden yaşanan anlaşmazlıklar, M.K.'yı aileden uzaklaştırdı. Husumet yüzünden Damgalı olan soyadını değiştiren M.K., beş kardeşiyle düşman oldu.
İlk olarak 21 Temmuz 2001'de evli ve iki çocuk babası Kemal Damgalı (39), tütün tarlasında çalışırken, çocuklarının ve eşinin gözü önünde sırtından pompalı tüfekle, beş domuz kurşunuyla vurularak öldürüldü. Görgü tanıklarının ifadesi üzerine gözaltına alınan M.K. (55), tutuklandı, dört ay sonra delil yetersizliğinden beraat etti. Cinayet faili meçhul kaldı.

Haberin Devamı

Daha sonra 21 Temmuz 2002'de bu kez Kemal Damgalı'nın evli ve iki çocuk babası ağabeyi Mehmet Damgalı (48) yine tütün tarlasında çalışırken eşi ve kızının önünde sırtından pompalı tüfekle 4 kurşunla vurularak ağır yaralandı, sekiz ay yoğun bakımda kaldı. M.K. ile oğlu A.K. (23), zanlı olarak yakalandı. Suç aleti ve delil bulunamayınca, baba-oğul 7 ay hapis yattıktan sonra cezaevinden çıktı.

Damgalı ailesinin 35 bireyi, kapı komşuları M.K. ve oğulları A.K. ve A.K. (27) hakkında jandarma ve Milas savcılığı'na şikayet dilekçesi yağdırdı. Damgalılar, her iki olayın zanlısının da üvey kardeşleri M.K. olduğunu iddia etti, M.K. ve oğullarının, kendilerini de ölümle tehdit ettiğini, tarlalarında çalışamadıklarını, psikolojilerinin bozulduğunu söyledi. Aile üyeleri, can güvenliklerinin bulunmadığı yönünde 100'e yakın dilekçe verdi.

Son olarak geçen 21 Temmuz Cumartesi sabahı, evine 300 metre uzaktaki tütün tarlasında, kızı Türkan Damgalı (20), oğlu Gürkan Damgalı (22) ve eşi Fatma Damgalı (42) ile birlikte çalışan Mehmet Ali Damgalı (46), pompalı tüfekle 10 metreden sırtına ateş edilerek dört kurşunla öldürüldü. Zanlı M.K., jandarmalar tarafından yakalanarak, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Cinayetten bir gün sonra evde düzenlenen cenaze töreni sırasında, iddiaya göre M.K.'nin oğulları, otomobillerinin havalı kornalarını çalarak ve müzik sesini sonuna kadar açarak eğlence düzenledi. Kardeşlerden hayatta kalan Ahmet Damgalı “Cenaze töreni sırasında tüfek gösterip, eğlence düzenlemek, tehdit etmek olur mu? Beş kardeşten ikisi öldürüldü, biri aylarca komada kaldı. Korkudan tuvalete bile gidemiyoruz. İki yıl önceye kadar soyadımızı taşıyan M.K. 50 yıl babamızın ekmeğini yedi, kendi üzerine düşen mallarını sattı yedi. Sonra bizim malımıza gözünü dikti. Mallarımızı ele geçireceğini, hepimizi öldüreceğini söylüyordu. Seri cinayetlerine başladı. Şimdi de oğulları bu cinayetleri sürdüreceklerini söylüyor. 50 kişilik ailemizle köyümüzü terk edip nereye gideceğiz” dedi.

Haberin Devamı

Babasının ölümüne tanık olan Türkan Damgalı, “Kardeşimle üniversitede okuyorduk. Ailemizin yanında olmak, onlara sahip çıkmak için okulu bırakıp köye geldik. Daha önce diğer amcamı öldüren üvey amcam M.K., olay günü de çok yakından ateş etti, sonra kaçmaya başladı. Göz göze geldik, ‘Hepinize sıra gelecek’ diye bağırdı. Cinnet noktasına geldik. Sürekli ölümü hissediyoruz, sürekli gözümüz arkamızda. Önlem alınmazsa tütün tarlamız hepimize mezar olacak” diye konuştu.

Tutuklanan M.K.'nin eşi Ayşe K. (47) eşinin iftiraya kurban gittiğini öne sürdü. Ayşe K., “Asıl onlar bize iftira atıyor. Eşim iki yıl önce iftiralara dayanamayıp husumet yüzünden soyadımızı değiştirdi. Adalet er geç yerini bulacak. Daha fazla konuşamam” demekle yetindi.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!