Güncelleme Tarihi:
Taksim'de cami yeri olarak tahsis edilen alanın yargı tarafından Ziraat Bankası'na iade edilebileceğini önceden düşünen FP'li İstanbul Büyükşehir ve Beyoğlu Belediyeleri başka bir yer buldu. FP'li belediyeler bu kez Beyoğlu Evlendirme Dairesi'nin yanında bulunan Taksim Gezi Alanı'nı cami yeri olarak belirledi.
Fazilet Partisi'nin, ‘Taksim’e Camii' ısrarını, mahkeme kararı da etkilemedi. FP'nin, cami yeri olarak tahsis edilen bu alanın, yargı kararıyla asıl sahibi olan Ziraat Bankası'na iade edebileceğini önceden düşünen FP'li İstanbul Büyükşehir ve Beyoğlu Belediyelerinin, caminin yerini değiştirdikleri ortaya çıktı. İstanbul Büyükşehir ve Beyoğlu Belediye Meclisleri, geçen yıl aldıkları bir kararla, yeni cami yerini, Yargıtay'ın Vakıf'tan alıp Ziraat Bankası'na iade ettiği alana 250 metre uzaklıktaki Beyoğlu Evlendirme Dairesi'nin yanında bulunan Taksim Gezi Alanı olarak belirledi. ‘Taksim Camisi’ olarak belirlenen Taksim Gezi Alanı, Türkiye'nin ilk uluslararası futbol karşılaşmasına yaptığı ev sahipliğiyle de tanınıyor. Türkiye'nin ilk uluslararası karşılaşması olan Türkiye-Romanya futbol karşılaşması, 1924 yılında burada yapılmıştı.
YARGITAY BİZİ ETKİLEMEZ
Beyoğlu Belediyesi yetkilileri, Yargıtay kararının, ‘Taksim Camisi’ projesini etkilemeyeceğini açıkladılar. Belediyeden üst düzey bir yetkili, bu konuda şu bilgiyi verdi: ‘‘Taksim'e cami yapılması konusu ilk olarak 1976 yılında gündeme geldi. Bu konudaki ilk dernek de o tarihte kuruldu. 1980'de de Ziraat Bankası'yla birlikte, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Belediye, orada bulunan ve kendilerine ait arsaları, caminin yapılması için bu amaçla kurulan vakfa verdiler. Ancak, aradan geçen zamana karşın cami yapımı konusunda tek bir adım bile atılmadı. Bunun üzerine de geçen yıl, Beyoğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri aldıkları bir kararla caminin yapılacağı yeri değiştirdiler. Bu karara göre yeni cami yeri, eski yerin 250-300 metre ötesinde bulunan Taksim Gezi Alanı'dır.’’ Aynı yetkili, Taksim Camisi için ayrılan bu yeni alanda, eskiden de bir cami bulunduğunu söyledi. Yetkili, ‘‘Osmanlı döneminde orada, daha sonra yıkılan Kışla Camisi vardı. Yani, yeni cami, eski bir caminin yerine yapılacak’’ dedi.
KARARI TOPLUM VERİR
Taksim Camisi'yle ilgili Yargıtay'ın aldığı kararın yankıları sürerken, FP'den de bu konuda farklı tepkiler geldi. Refahyol koalisyonunda konuyu ilk olarak gündeme taşıyan dönemin Kültür Bakanı, FP İstanbul milletvekili İsmail Kahraman, ‘‘Müddetinde istimlak hükümleri yerine getirilemediği için böyle bir karar verilmiş olabilir. Ama hiç bir hükümet, Taksim'de camiye ihtiyaç yoktur diye bir karar veremez, bu topluma ait bir karar ve keyfiyettir’’ dedi. FP İstanbul milletvekili Mehmet Ali Şahin de, Yargıtay kararının Taksim Camisi'ni etkilemeyeceğini, cami yapılabilecek başka yerler bulunduğunu belirterek, şöyle dedi: ‘‘Belki cami yapılacak yerlerden biri bankaya aittir, ancak orada cami yapılabilecek bir kaç yer daha var. Zaten, Büyükşehir ve Beyoğlu Belediye Meclisleri de, caminin, Taksim'de bir başka yere yapılması yönünde karar almıştı. Yani, o alanın bankaya devredilmesi Taksim'e cami yapılmasını engellemez. Sadece, bankaya devredilen yere cami yapılmaz. Taksim'e cami yapılır mı, yapılmaz mı? Yasalar izin verirse, imar durumu müsaitse yapılır. Ben bunu, Türkiye'nin önemli bir meselesi olarak görmüyorum. Yapılırsa iyi olur, yapılmamasının da öyle çok önemli bir kaybı olmaz. Çünkü Türkiye'nin çok önemli meseleleri var, böyle basit meselelerle uğraşmanın da doğru olmadığına inanıyorum.’’
YAPILMAZSA VEBAL ANAP'IN
FP Grup Başkanvekili Lütfü Esengün ise Taksim'e cami yapılamamasının bütün vebalinin ANAP'a ait olduğunu savundu ve ‘‘10 yıl önce o günün hükümeti, o alanı cami yapılsın diye bankadan alıp Vakıf'a vermiş. Ama 80'den 90'a kadar geçen süre içinde tek bir çivi bile çakılmamış. O süre içinde caminin en azından temelinin atılması gerekirdi. O dönemin hükümeti ANAP'ın kulakları çınlasın. Yani bu konudaki bütün vebal, sorumluluk onlarındır’’ dedi. 10 yıl hiç bir işlem yapılmaması nedeniyle Yargıtay'ın verdiği kararın hukuka uygun olduğunu söyleyen Esengün, ‘‘Biz, her ihtiyaç olan yere cami yapılmasını savunuyoruz. Taksim'de de ihtiyaç varsa yapılsın’’ dedi.
Yılmaz'ın ağzında bakla ıslanmıyor
FP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, Başbakan Mesut Yılmaz'ın Susurluk olayı ve çeteler konusunda sık sık konuşarak ortalığı bulandırdığını öne sürdü. Dün bir basın toplantısı düzenleyen Kapusuz, ‘‘Akın Birdal'a saldıranlar 'İç hesaplaşma' diye uyutularak yakalandı. Ancak sıra Yeşil'e gelince bizzat Başbakan 'Adresini biliyoruz' gibi laflar ederek kaçmasını sağladı. Bu Yeşil'e, 'Sen kaç' demektir. Acaba Yeşil Yılmaz tarafından korunuyor mu?’’ dedi. Yılmaz'ın artık bu olaylarla ilgili konuşmamasını öneren Kapusuz, ‘‘Başbakanın ağzında bakla ıslanmıyor. Emniyetin sözcüsü gibi davranarak hergün bu konuda açıklama yapmaktan vazgeçmelidir’’ dedi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in kendisini bir cazibe merkezi gibi göstermeye çalıştığını da belirten Kapusuz, ‘‘Cumhurbaşkanı siyasetin içinde değil, üstünde olmalıdır. Kendisini cazibe merkezi gibi gösterme gayretkeşliğini bıraksın’’ dedi.