Güncelleme Tarihi:
Boşanma sigortası yapılsın
MHP ORDU MİLLİTVEKİLİ RIDVAN YALÇIN
Yıllarca avukatlık yaptım, boşanma davalarına baktım. Mahkemelerin verdiği nafaka kararlarının kağıt üzerinde
kaldığını, tahsilin mümkün olmadığını meslek hayatımdan tecrübelerimle biliyorum. Eş ve çocuk, nafakasını alsın istiyorum. Kaynak yaratmak zor değil, her evlilikten cüzdan alınıyor ya; karşılığında, ‘boşanma sigortası’ adı altında cüzi bir rakam alınabilir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, vatandaşının nafakasını ödemekten aciz olamaz. Benim talebim, yasanın istismarını da önleyecek bir denetim mekanizması kurulması. Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı bünyesinde kurulacak Nafaka Takip Müdürlüğü bu fondan ödeme yapabilir. Nafakanın icra yoluyla tahsil edilemediğine dair, yani ‘Malı mülkü yoktur, tahsil kabiliyeti bulunmuyor’ belgesi getirilmesini şart koşarsınız, olur biter. Müdürlük ödemeyle birlikte alacaklı hale geçecek, ödeme yapması gereken kişiyi takip edecek.
Ödememenin yaptırımı yok
BOŞANMIŞ ANNELER DERNEĞİ BŞK. YARD. AYÇA ÖZDOĞAN
Bu tasarı yıllardır dile getirdiğimiz, Avrupa ülkelerinde uygulanan bir sistemi içeriyor ve çok önemli. Nafaka konusunda en temel sıkıntı nafaka miktar belirlenirken yaşanıyor. Mahkemece belirlenen nafakalar çoğu zaman ihtiyacı karşılar nitelikte değil. Tahsilinde de başka sorunlar yaşanıyor. Kanunlarımızda nafaka ödenmemesinin cezai yaptırımı yok. Bu konuda açılmış davaların çok uzun sürmesi ve yaptırımın yetersiz olması nafaka alacaklısına büyük sıkıntılar yaşatıyor. Ama kadın ve çocuğun korunması anayasal bir görev. Anayasanın temel ilkelerinden biri sosyal devlet ilkesi. Nafaka borçlusunun tespit edilebilir gelir kaynağı bulunmuyorsa veya tahsilat yapılamıyorsa; kadın ve çocuğun korunmasında devletin müteselsil (zincirleme) sorumluluğu var. Kalıcı bir sosyal fon oluşturulmalı. Avusturya’da nafaka yükümlüsü olup da bunu yerine getirmeyen kişilerin nafaka borcunu devlet ödüyor. Kaldı ki AB Bakanlar Komitesi’nin 82/2 sayılı Tavsiye Kararı gereği de devletin bu konuda yükümlülüğü var.
Babasızlık mı nafakasızlık mı daha vahim
BOŞANMIŞ BABALAR PLATFORMU BAŞKANI NECİL BEYKONT
Tasarının gerekçesinde yer alan, “her yıl artarak devam eden boşanmalar nedeniyle kaç çocuğumuz aile sıcaklığından uzak, maddi ve manevi yetersizlikler içerisinde yaşam mücadelesi vermektedir, maalesef doğru düzgün istatistiği bile bulunmamakta” ifadesi bizim platformumuzun ortaya çıkış nedenine benziyor. Biz de 2006 yılında demiştik ki; her yıl binlerce çocuk boşanmalar esnasında eski eşine karşı kin ve intikam duygularını aşamamış anneler tarafından babadan uzaklaştırılıyor. Tasarı gerekçesinde söz edilen maddi yetersizlikler nafaka ise, işin manevi kısmı babadan soğutulma ve zorla uzaklaştırılma şeklindeki duygusal tacizler sonucunda çocuğun yaşadığı ‘Ebeveyne yabancılaşma sendromu’. Babasızlık mı, nafakasızlık mı? Hangisi daha vahim? Yani bir yanda çocuğunu aç bırakmaya razı, insanlıktan nasibini almamış adamlar, diğer yanda çocuğunu zorla babasız bırakan, yine insanlıktan nasibini almamış kadınlar var.
İmza kampanyası başlatacağız
AİLE HUKUKU DERNEĞİ 2. BAŞKANI DOÇ. DR. ŞÜKRAN ŞIPKA
Nafakanın tahsil edilememesinin çeşitli nedenleri var. Birincisi, nafaka yükümlüsü olan eşin üzerine kayıtlı herhangi bir malvarlığı ya da geliri bulunmayabilir. İkinci neden ise nerede olduğu tespit edilememesi. Örneğin yurtdışında olup, resmi bir adresinin bulunamaması, kayıp olması gibi... Böyle durumlarda, boşanan kadın çalışamayacak durumdaysa, malvarlığı ve geliri de bulunmuyorsa, ailesinin yanına da sığınamıyorsa, anne ve çocuklar ekonomik olarak mağdur oluyor. Sayın Rıdvan Yalçın’ın kanun teklifi ve gerekçelerini biz de dernek olarak destekliyoruz ancak; bu konuda derneğimiz daha kapsamlı bir çalışma hazırlığı içinde. Diğer sivil toplum örgütleriyle işbirliği yapacağız. Bir kanun teklifi hazırlayıp, bunu parti gruplarına ve kamuoyuna duyurmak için geniş kapsamlı bir imza kampanyası başlatmak istiyoruz.