Tahliye için yabancı misyonun aracı olmasına gerek var mı?

KİMSE AYAR VEREMEZ

“ABD Başkanı Donald Trump’a ve ABD yetkililerine seslenmek istiyoruz; ‘Hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti yargısına dışarıdan ayar verme gücüne ve hakkına sahip değildir.’ Hiç kimsenin Türk yargısına dışarıdan ayar verme haddi yoktur. Hiç kimsenin Türkiye’yi tehdit etme hakkı da yoktur, buna karşı en sert şekilde karşılık veririz. Bu bir Türkiye Cumhuriyeti devleti ve milleti koruma meselesi olarak görürüz. Ancak bir şeyi söylemeden geri duramayız. Bu hale neden geldik? Bir devlet başkanını Twitter hesabı üzerinden ya da dışişleri sözcüsünün Türkiye Cumhuriyeti hükümetini tehdit edecek, şantaj yapacak noktaya getiren siyasi anlayış hangi anlayıştır? Bunun hesabını da Erdoğan vermek durumdadır. Türkiye’yi bir çadır devleti görüntüsüne sokmaya kimsenin hakkı yoktur, milletten yetkiyi bunun için almadılar. Yargıyı siyasetin emrine sokarsanız, yargıyı pazarlık meselesi haline getirirseniz tehdit ve şantajlara açık hale düşersiniz. Bu zafiyetin en önemli içerdeki en önemli ve tek sorumlusu Erdoğan iktidarıdır. Dışarıya karşı güçlü itirazımızı ifade ederken, içerde de bu gerçeği dile getireceğiz.

VİCDANLARI RAHATLATSIN

Enis Berberoğlu cezaevinde. Anayasa’nın açık hükmüne rağmen, yeniden milletvekili seçilen Berberoğlu’nu Yargıtay tahliye etmedi. Siyasetin yargıya müdahalesinin çok çarpıcı bir örneğidir. Talimat alan, emir altında yargının çarpıcı bir örneğidir. Şimdi 17. Ceza Dairesi’nde itirazen görüşülmesi bekleniyor. Yargının bu hatayı düzeltip, bu meseleyi hukuk ekseninde, vicdanları rahatlatacak şekilde çözmesini bekliyoruz. Ancak, şunu sormadan edemiyoruz; TBMM üyesi bir milletvekilinin tahliye edilmesi için bir yabancı misyonun aracı olmasına mı gerek var?

YARGI LİME LİME DÖKÜLÜYOR

Macron talepte bulunuyor Fransız gazeteci serbest bırakılıyor, Schröder talepte bulunuyor Büyükada tutuklamalarında karar veriliyor, Merkel talepte bulunuyor gazeteci Deniz Yücel serbest bırakılıyor. Trump talepte bulunuyor Brunson ev hapsine çıkartılıyor. Trump’a bu yetmiyor tehdit etmeye başlıyor. Türkiye’de yargı hiç bu kadar ayaklar altına alınmamıştı. Öyle bir yargı kurgulanıyor ki neresinden tutsanız lime lime dökülüyor. 3 bin 700 hâkim ve savcı tasfiye edildi. Türkiye’de demokrasi inşaa edilinceye kadar diktatöre diktatör demeye devam edeceğiz.”

KILIÇDAROĞLU: TAHRİBATI GİDERMELİYİZ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaoğlu, dünkü Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında, kurmaylarına olağanüstü kurultay sürecini değerlendirdi. Alınan bilgiye göre Kılıçdaroğlu, özetle şunları söyledi: “Büyük gerilim yaratıldı, yaşanan süreçte parti çok hırpalandı. Bu sürecin sonunda partinin derlenip toparlanması lazım. Süreç sonuçlandıktan sonra bir an önce bu tahribatı gidermek zorundayız. Kurultay tartışmalarına girmeyin, bu tartışmalar içinde boğulmayın. 24 Haziran seçimlerine ilişkin örgütlerden gelecek analizler bir an önce toparlanmalı.”

İmza maratonu bitti

CHP’de olağanüstü kurultay için imza sürecinde 15 günlük süre dün saat 17.30’da tamamlandı. CHP PM üyesi Gaye Usluer ve Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, yeterli sayıda imzayı birleştirerek 2 Ağustos Perşembe günü Genel Merkez’e teslim edeceklerini açıkladı. Genel Merkez, teslim edilen imzaları inceleyecek. Bu süreçte, mükerrer imza, ölüm, imzadan vazgeçme ve sahte imza varsa bu belgeler geçersiz sayılacak. Kulislerde, parti yönetiminin salt çoğunluğun bulunmadığı yönünde karar vermesi durumunda muhaliflerin yargıya gideceği konuşuluyor.

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR